Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, zenginleşmenin ve kalkınmanın anahtarının girişimcilik olduğunu söyledi.

Hisarcıklıoğlu, TOBB ve Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) iş birliğiyle belirlenen Türkiye’nin en hızlı büyüyen 100 şirketinin açıklanacağı toplantıdaki konuşmasında ‘Türkiye 100′ listesi hazırlanırken, başvuran şirketlerin son iki yılının (2015-2017 arası) ciro artış hızının dikkate alındığını belirtti. Türkiye’nin en hızlı büyüyen 100 şirketinin bu dönemdeki ortalama büyümesinin yüzde 605 olduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, şöyle devam etti: ‘’Bu, çok çarpıcı bir rakam. Çünkü Türkiye’deki milli gelir artışının 18 kat üzerinde performans gösterdiler. Yine aynı süre içinde çalışan başı üretimlerini, yani verimliliklerini ise ortalama yüzde 332 artırdılar. 2017 yılında her bir şirket ortalama 60 milyon liralık satış yaptı. Yine her biri ortalama 93 kişiye istihdam sağladı. 2015-2017 döneminde Türkiye 100 şirketlerinin istihdamı yüzde 70 arttı. Türkiye 100 şirketlerinin yüzde 63’ü ihracat yapıyor. Tam 68 farklı ülkeye ihracat gerçekleştiriyor. Böylesine büyük başarılar gösteren ve Türkiye 100’e girmeye hak kazanan şirketlerimizle iftihar ediyorum. Bu başarı elbette kendiliğinden gelmiyor. Buradaki şirketler hem genç hem yenilikçi hem de sürdürülebilir şirketler.”

ANADOLU’NUN YÜKSELİŞİ

Söz konusu 100 şirketin dijital teknolojiyi çok iyi kullandıklarını dile getiren Hisarcıklıoğlu, listeye giren şirketlerden 10 tanesinin önceki yıllarda da listede yer aldığını vurguladı. Hisarcıklıoğlu, ‘’Burada çok önemli iki nokta daha var. Türkiye 100 listesinin bölgesel dağılımı da oldukça dikkat çekici. Listede 3 büyük şehir dışında 22 şehrimizden şirketler var. Anadolu’nun yükselişi, burada da açık şekilde görülüyor. Sektörler açısından da yine ilginç bir dağılım var. Listede bilişimden telekoma, inşaattan lojistiğe, gıdadan tekstile, plastikten makineye kadar çok sayıda farklı sektörden şirketler bulunuyor. Bu çeşitlilik, aslında ülkemizde her sektörde fırsatlar olduğunun, doğru iş modeliyle her sektörde başarının yakalanabileceğinin en güzel ispatı” dedi.

İHRACAT YAPMALARINI İSTİYORUZ

‘Türkiye 100′ programını üç nedenle çok önemsediklerini vurgulayan Hisarcıklıoğlu, şunları kaydetti: ‘’Birincisi şu, marifet iltifata tabidir. İşte iltifatı en çok hak edenler, bu ülkenin zenginleşmesinde öncü rol üstlenen, vergi ödeyen, üreten, ihracat yapan ve istihdam sağlayan girişimcilerimiz. İkinci olarak, iyi yönetilen, geleceği parlak olan bu şirketlerin önünün daha fazla açılmasını, daha fazla büyümelerini istiyoruz. İşte bunun için Türkiye’nin en hızlı büyüyen 100 şirketini herkese tanıtıyoruz. Yatırımcıya ve müşteriye daha kolay ulaşmalarını sağlıyoruz. Sadece yurt içinde değil, yurt dışında da aktif olmaları, ihracat yapmalarını istiyoruz. Bunun için destek oluyoruz. Bu işe önem vermemizin üçüncü nedeni de bu çağda zenginleşmenin, kalkınmanın anahtarı girişimcilik. Bizim de daha fazla girişimciye ihtiyacımız var. Girişimcilik de heves işi.”

OYUN KURUCU HALİNE GELDİLER

Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan da, küresel ekonominin çok önemli bir dönemden, büyük bir değişim ve dönüşüm sürecinden geçtiğini ifade etti. 20 yıl önce dünyanın en karlı 20 şirketi arasında sadece otomobil ve enerji şirketleri olduğunu hatırlatan Pekcan, bugün dünyanın en karlı 20 şirketi arasındakilerin çoğunun bilişim, teknoloji ve yüksek teknoloji üreten, yeni girişimcilik fikirleri olan firmalar olduğuna işaret etti. Pekcan, ‘’Girişimci, yeni fikirlerin ortaya çıkması, uygulanması ve yayılmasında, yeni sektörlerin oluşmasında anahtar rol oynayacak kişidir. Girişimci, hayali geniş olan, toplumun ihtiyaçlarını ve fırsatlarını sezebilen, ileriyi görebilendir. Bugün sizler de ileriyi görebildiğiniz ve vizyoner ekonomik politikalar üretebildiğiniz için buradasınız” diye konuştu. Ekonomik hedeflere ilişkin konuşan Pekcan, ‘’Türkiye’nin önümüzdeki 10 yılda temel hedefi, yüksek gelirli ülkeler ligine yükselmektir. Bu doğrultuda da sektörlerde özellikle teknoloji, inovasyon, tasarım ve markalaşmaya daha fazla yer vermeniz gerekmektedir” dedi.

DESTEKLERİ KULLANIN

İhracatçılara yönelik desteklere de değinen Ruhsar Pekcan, ‘’Katma değeri yüksek ve markalı ürün ihracatımızı artırmak için KOBİ düzeyinden başlayıp, kurumsallaşma ve küresel marka olma yolunda ilerleyen her seviyedeki ihracatçımıza bu yıl 3 milyar 104 milyon lira civarında destek vermeyi öngörüyoruz. Lütfen bu destekleri kullanın” diye konuştu. Pekcan, söz konusu desteklerin ‘kolaydestek.com.tr’den rahatça görülebildiğini anlattı.

İŞSİZLİĞİN PANZEHİRİ

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ise, gençlere hayal kurabilecekleri bir ortam oluşturmak için mücadele ettiklerine dikkati çekti. Varank, ‘’Çünkü biliyoruz ki kalkınmanın dinamosu ve işsizliğin panzehiri girişimciliktir. Bugün artık teknoloji çağında her şey çok çabuk değişir ve dönüşürken, ekonominin ve ticaretin kuralları yeniden yazılırken; biz bu değişimlere seyirci kalamayız. Oyunun bir parçası olmak, değişen koşullara ayak uydurmak ve hatta kuralları belirleyen aktör olmak durumundayız. Bunu da ancak girişimcilerimizle, sivil toplum kuruluşlarımızla ve ufukları alabildiğine geniş olan yürekli gençlerimizle yapabiliriz. Bugünün parlak fikirleri eğer geliştirilmezse dünde kalıyor çürüyüp gidiyor” dedi. Bakanlık olarak girişimcilere destek vermekle kalmadıklarını belirten Varank, onların Ar-Ge ve yenilikçilik becerilerini de teşvik ettiklerini söyledi.

200 BİN TL’YE KADAR HİBE

Bireysel Genç Girişimci Başvuruları (BİGG) programı hakkında bilgi veren Varank, söz konusu programla bugüne kadar 115 milyon lirası hibe olmak üzere 175 milyon lira destek sağladıklarını ve bin 94 firmanın kurulmasına ön ayak olduklarını vurguladı. Varank, şöyle devam etti: ‘’2018 yılında BİGG kapsamında 2 farklı zamanda genç girişimcilerimize çağrıda bulunduk. Bu çağrılardan ilki ocak ayında yapıldı ve 3 bin 300’ün üzerinde başvuru aldı. Bu 3 bin 300 başvurunun arasından 136 girişimci, 150 bin liraya kadar destek almaya hak kazandı. Bireysel genç girişim programının ikinci çağrısını ise eylül ayının başında yapmış ve 4 bin 500 başvuru almıştık. 50 milyon liralık bütçe ayırdığımız TÜBİTAK Bireysel Genç Girişim Programının, ikinci çağrısı da sonuçlandı. Teknoloji odaklı proje yürüten 146 genç girişimcimize 200 bin liraya kadar geri ödemesiz hibe desteği vereceğiz. Durmak, pes etmek, duraksamak, ağırdan almak yok.”