Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Polatlı’daki 58. Topçu Tugayı ile Topçu ve Füze Okul Komutanlığında çalışan ve “anayasal düzeni ihlal” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilen Abdülkerim Ceyhan, “Halkla askerin karşı karşıya kalmasını engellemesi anlamında anonsların durdurulmasının uygun olacağını söyledim.” yalanına sığınarak, 15-16 Temmuz 2016 gecesi halkı darbecilere karşı direnişe çağıran selaları susturmaya çalıştığını, aleyhine tanık beyanlarına rağmen inkar etti.

Topçu ve Füze Okul Komutanlığı bünyesindeki Öğrenci ve Kurslar Tabur Komutanı Ceyhan’ın, terör örgütünün darbe girişimi sırasında aktif rol oynadığı belirlendi.

Ceyhan, 26 Haziran-27 Temmuz 2016 arasında Kara Harp Okulu Personel Temin Mülakat Komisyonunda görevliydi.

Ancak yazılı olarak hiçbir görev ayrılış ve başlayışı yapmaksızın, darbe girişimi günü 3 telsiz, harita ve “Birlik, telsiz çağrı kodları, irtibat personeli” başlıklı listeyi Polatlı’ya getirerek, 58. Topçu Tugay Komutanı Murat Aygün’e teslim etti. Söz konusu listede telefon numarası bulunan Ceyhan, “irtibat personeli” olarak gösteriliyordu.

Ceyhan, darbe girişimi esnasında, ilçe ve emniyet birimlerinin kontrolünü sağlamak üzere asker ve kursiyerlerin çağrılması, silahlandırılması ve gerektiğinde Ankara’ya intikal için hazır bekletilmesini emretti. Ayrıca uçaksavar ve mühimmat ile Zırhlı Personel Taşıyıcı (ZPT) hazırlanmasına yönelik hazırlık yaptırdı.

“Meydana uçaksavarlı ZPT koyalım”

Yargılamalar sırasında mahkemede verilen ve Ceyhan’ın yalanlarını çürüten sanık ve tanık ifadeleri, sanığın darbe girişiminde oynadığı rolü ortaya koydu.

Ceyhan ile yargılanan sanık Güngör Gazi Karslı, mahkemede Ceyhan’ın “Kaymakamlığa, Emniyete birlik gönderelim. Hatta şehir meydanına da uçaksavarlı bir Zırhlı Personel Taşıyıcı koyarız.” dediğini anlattı.

Karslı, “Ben, ‘Halka ateş mi açacaksın? Ne yapacaksın? deyince ‘Komutanım görüntü olsun diye koyarız.’ şeklinde cevap verdi. Ceyhan heyecanıyla dikkatimi çekmişti. Ama faaliyet izleme merkezinde, herkesin bulunduğu bir ortamda geçen bu konuşmanın ardından şundan artık emindim. Ceyhan ve muhtemelen birliği bu darbe girişiminin içindeydi veya olabilirdi. Kendisine verilen darbe görevini adeta kendi ağzıyla kendisi bana ifade etmişti.” beyanını verdi.

Selaları susturmaya çalıştı

Ceyhan, olay gecesi bir grup askerle kışla dışına çıkarak, vatandaşları darbe girişimine karşı koymaya çağıran Polatlı Askeriye Camisi ile Merkez Camisi’nde selaları susturmaya çalıştı.

Orada bulunan bazı askerler, ifadelerinde Ceyhan’ın, “Sizler bu gibi durumlar için eğitim aldınız. Dışarıya çıktığınızda gerektiğinde silahınızı kullanmaktan çekinmeyin.” dediğini aktardı.

Askeriye Camisi imamı Hikmet Boza, tanık olarak verdiği beyanda, camiye gelen üniformasında “Ceyhan” yazan askerin selayı kesmesini istediğini, kendisini tutuklamakla tehdit ettiğini, “Diyanet yok, lağvoldu. Biz varız.” diye konuştuğunu bildirdi.

Polatlı Merkez Camisi imamı Ali Ayhan da mahkemeye verdiği tanık beyanında, sela okumaya başladıktan sonra Ceyhan’ın imam odasına gelerek, “Selayı bitirin. Asker yönetime el koydu. Diyanet İşleri Başkanlığı ve Cumhurbaşkanlığı lağvedildi, hükümetin düştü. Yönetim askerin eline geçti. Sizleri tutuklarım. Derhal odayı boşaltın, sesleri kesin.” dediğini kaydetti.

Ayhan, “Sela okumaya devam ettim. Bunun üzerine mikrofonların kablolarını koparttı, silahını çekmek istedi. Sanayi Camisi imamı komutanın silahını tutarak çekmesini engelledi.” dedi.

Camilere gittiğini kabul etti

Ancak ilçe halkı, Ceyhan’ın da arasında bulunduğu darbeci askerlere tepki gösterdi.

Ceyhan, Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanırken, “Gazi Karslı’nın emriyle 58. Topçu Tugayı karargahının bitişiğindeki Asker Camisi’ne, Murat Aygün’ün emriyle Polatlı Merkez Camisi’ne gittik.” diyerek, camilere gittiğini kabul etti. Ancak Ceyhan, “Halkla askerin karşı karşıya kalmasını engellemesi anlamında anonsların durdurulmasının uygun olacağını söyledim.” iddiasında bulundu.

Camideki vatandaşların kendisine yönelik tepkisine ilişkin Ceyhan, “Sivil vatandaşlarımız gelip yumruk atıyorlardı veya uçarak tekme atıyorlardı ve kenara çekiliyorlardı. Bekledim. Yani yaklaşık olarak belki 30-40 kişi girdi içeriye, herkes üç aşağı beş yukarı aynı şeyi yapıyordu.” ifadelerini kullandı.

Ceyhan’ın 4 erken terfisi

Hakkındaki bilgi ve belgelere göre, Ceyhan, 4 kez erken terfi aldı. Ceyhan, rütbesine rağmen Okul Komutanlığındaki Öğrenci ve Kurslar Tabur Komutanlığına tabur komutanı olarak atandı.

Ceyhan’ın yargılandığı dava kapsamında tanık olarak beyanı alınan Mustafa Yaşar, buraya oğlunu ziyarete gittiğinde Ceyhan’ın odasında geçen diyalogdan bahsetti.

Yaşar, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’den “sahtekar” ve “üçkağıtçı” diye söz ettiğini, “Bu adam ahlaksızın, şerefsizin teki. Türkiye’ye en büyük kötülüğü yapıyor. Suçu yoksa neden Türkiye’ye gelmiyor, Amerika’da kalıyor.” dediğini, Ceyhan’ın ise “Gülen istediği yerde oturur. Herkesin oturacağı yeri sen mi tayin edeceksin?” şeklinde tepki gösterdiğini anlattı.

Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Polatlı’daki darbe girişimi eylemlerine ilişkin davada Ceyhan’ı “anayasal düzeni ihlal” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı.