Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişiminde Jandarma Genel Komutanlığındaki eylemlere ilişkin davanın dosyasına eklenen eski yarbay Muharrem Demirkale’nin ses kayıtları, “terör saldırısı üzerine jandarma karargahına gittiği” ve “darbe girişiminde bulunmadığı” savunmasını çürüttü.

AA muhabiri, darbe sanığı eski yarbay Muharrem Demirkale’nin, 15 Temmuz 2016’da, WhatsApp üzerinden gönderdiği ses kayıtlarına ulaştı.

Dava dosyasına eklenen kayıtlar, aynı zamanda Hrant Dink cinayeti davasında da yargılanan Demirkale’nin, mahkemede, darbeden haberdar olmadığı yönündeki savunmalarının gerçeği yansıtmadığını ortaya koydu.

Kayıtlara göre Demirkale, darbe girişiminin başladığı saatlerde WhatsApp programı üzerinden sesli mesaj gönderdiği kişilere silahlı halde Jandarma Genel Komutanlığına gelmeleri talimatını verdi.

Demirkale’nin çağrısına olumlu cevap veren görüşme yaptığı kişilerden biri de karargaha gelecek olanlara neredeyse bütün darbe sanıklarının bahanesi olan “Faaliyet için geldik” yalanını söyleyerek, kışlaya girmeleri telkininde bulundu.

Daha önce 15 Temmuz akşamı uzun namlulu silahla atış yaptığı tespit edilen sanık Demirkale’nin, Özkan adındaki kişiye seslendiği kayıtlar şu şekilde:

“Demirkale: Özkan abicim hemen ekibini topla, hemen ekibini topla. Genel Komutanlık karargahına intikal edeceksiniz ama ben sana söyleyeceğim, topladıktan sonra beni ara.

Özkan: Komutanım tamamdır, daha henüz görüşemedim arkadaşlarla ama bir 10 dakika sonra buluşacağım. Ondan sonra ben size haber veririm, tamam.

Demirkale: Abicim yanına herkes silahlarını filan alsın tamam mı, hemen Genel Komutanlık karargahına alın. Hadi görüşürüz abicim.

Bilinmeyen kişi: Karargahın oraya geliyorsunuz, ‘Faaliyet için geldik’ diyorsunuz.

Demirkale: Abicim bekliyoruz sizi. Abicim biraz çabuk olun ya, biraz çabuk olun. Abicim siz ne taraftasınız?”

“Acele kopun gelin”

Demirkale’nin “darbe” için karargaha çağırdığı Veli isimli kişi ile diyaloğu ise şöyle:

“Bilinmeyen kişi: Komutanım hediyeler 20.00’den sonra mı alınacaktı?

Demirkale: 8’den sonra, 8’den sonra.

Bilinmeyen kişi: Komutanım hediyeler de tamam.

Demirkale: Aslansınız abicim ya maşallah, hadi görüşürüz.

Demirkale: Veli hemen ekibini topla, hemen ekibini topla abicim bana haber ver. Çabuk.

Veli: Komutanım yeni ekiple buluşmaya gidiyorum, 15-20 dakika sonra geç olur mu?

Demirkale: Veli, ekibini topluyorsun Genel Komutanlık karargahı var Beştepe’ye, oraya geliyorsun abim, çok acele.

Veli: Komutanım 3 arkadaş (AVM’de) bekliyecekler beni, ben diğerleriyle daha buluşamadım. Onlarla bir 5-10 dakikaya kadar buluşma sağlayacağım bir sorun olmazsa. Eğer buluşamazsam direkt arkadaşları alıp dediğiniz gibi karargaha geliyorum ben.

Demirkale: Yani hepsiyle toplu buluşamayacaksan zaten esprisi yok.

Demirkale: Abim acele kopun gelin siz, hadi, acele kopun gelin. Onlar da arkadan gelirse gelir.

Demirkale: Karargahın kapısına geliyorsunuz direkt, ‘Faaliyet için geldik’ diyorsunuz. O kadar.

Demirkale: Tamam abicim acele edin. Emir komuta o şekilde bildirildi, bilginiz olsun.

Demirkale: Neredesiniz abim…

Veli: Komutanım bu diğer arkadaşlarla buluşma sağlayamadık, gelmediler. Ben şimdi 3 arkadaşı (AVM’nin) oradan alıp karargaha geliyorum. Şu anda yoldayım, herhalde bir 15-20 dakikaya geliriz.

Demirkale: Abicim onlar telefon açarsınız öyle gelirler tamam mı? Siz basın gelin.

Veli: Öyle yaptık zaten komutanım. Onlar direkt gelecekler, söyledim ben. Göreve, ‘Faaliyet için geliyoruz.’ diye gelecekler, o şekilde. Ben diğerlerini alıp geliyorum.

Veli: Komutanım biz geldik içeri girdik. Siz neredesiniz?

Demirkale: Saraya bakan taraftaki nizamiyedeyim ben.”

10 kez ağırlaştırılmış müebbet istendi

Ankara 23. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen Jandarma Genel Komutanlığı darbe davasının sanığı Demirkale, mahkemedeki ilk savunmasında “terör saldırısı üzerine jandarma karargahına gittiğini” ve “darbe girişiminde bulunmadığını” ifade etmişti.

Davanın 9 Temmuz 2019’daki duruşmasında açıklanan esasa ilişkin mütalaada Demirkale’nin, “anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçundan bir, 9 kişiyi de “kasten öldürmek” suçundan 9 kez olmak üzere toplam 10 kez ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum edilmesi istendi.

Muharrem Demirkale, Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in, 19 Ocak 2007’de öldürülmesine ilişkin İstanbul’da görülen davanın da sanıkları arasında yer alıyor.