Sberbank’ın, Denizbank’daki hisselerini Emirates NBD’ye satmayı da içerecek şekilde başladığı stratejik görüşmelerde gelinen noktaya ilişkin gazetecilerin sorularını yanıtlayan Ateş, “Süreç inşallah, hayırlısıyla. Hayırlı bir aya giriyoruz. Hayırlı bir ayda inşallah güzel sonuçlar alırız.” ifadesini kullandı.
Ateş, “Mayıs ayında kesin sonuçlanabilir diyebilir miyiz?” sorusu karşısında, “İnşallah, Allah’ın izniyle.” yanıtını verdi.
Sürecin neden uzadığına ilişkin soruların yöneltilmesi üzerine Ateş, şunları kaydetti:
“Ben 1997’den beri bu bankanın profesyoneliyim. Yetkili ağızlar her zaman hissedardır. Benim bankada 1 tane bile hissem yok. Dolayısıyla bunu alan var, satan yok. Biz potansiyel alıcıyı da kamuoyuna Emirates NBD diye deklare ettik. Onlar da çok maruf bir banka. Rusya’nın da en büyük bankası Sberbank. Bunlar zaten belli bir açıklamayı kendileri yapacak. Hissedar işidir bu, bizi aşan bir konu ama biz ne yaparız, gelinimiz güzel, kızımız güzel, sadece tarımda ne yapacağımızı anlatacağız. Onun dışındaki birçok faaliyetlerimizden de haberdarsınız. Dolayısıyla varlık güzel bir varlık.”
Ateş, dünyanın zor bir süreçten geçtiğine işaret ederek, “Gelişmekte olan ülkeler, bu arada Türkiye’nin de hele ki bulunduğu jeopolitik durum itibarıyla çok rahat ve güzel günlerden geçtiğimizi söyleyemeyiz. Çok gül bahçesi değil. Önümüzde erken seçim dönemi var. Bu kadar politik, ekonomik ve gelişmekte olan ülkelerin çok da lehine gelişmeyen, petrolün fiyatının 77 dolar seviyelerine çıktığı bir ortamda, bizim yarattığımız varlık demek ki güzel, demek ki gelecek vadediyor, demek ki karlı büyümenin habercisi. Bu bakımdan da talibi var. Ben öyle algılıyorum.” diye konuştu.
“Tarihi deklare etmek benim işim değil”
Hakan Ateş, Sberbank Üst Yöneticisi (CEO) ve İcra Kurulu Başkanı Herman Gref’in, Rusya’da ekonomiden sorumlu 7 yıl bakanlık yaptığını, bankacıdan ziyade bir devlet adamı olduğunu anlatarak, “Onun çok istediği bir olay değildi ama şartlar, ABD-Rusya ilişkileri, yaptırımlar vesaire onları bu yönde bir karar almaya zorladı. Hatta ben 6 yıldır beraberim, ilk bankanın hisse değerinden bahsettiğimde, ‘Ya ne hisse değeri, biz satmayacağız ki…’ derdi bana ama dünyada şartlar ve dinamikler değişiyor.” ifadelerini kullandı.
“Kurun seviyesi, satış süresini uzattı mı?” sorusunu Ateş, “Hayır, hiç alakası yok. Süreci ne kolaylaştırdı, ne de zorlaştırdı. Konu bile değil.” şeklinde yanıtladı.
Ateş, “Fiyatlamayı TL üzerinden yapmıyor musunuz?” sorusu karşısında da, “Hayır. Zorlu Grubu’ndan ilk satış, Fransız-Belçika ortaklığına ve 4,7 katıydı. Bu tarihi bir rekordur. Şu anda Türkiye’de halka açık bankaların pazar değerleri 125 milyar dolarlara kadar çıktı. Şu anda 42-43 milyar dolar mertebesinde. Burada ortalama çarpan da defter değeri, birinci kuşak sermayenin piyasa değerine oranı da 0,70. Yani içindeki paranın yüzde 30’u kadar eksiği. Bir kere sonuçlanmadı, imza atılacak. Yine sonuçlanmayacak, imzadan sonra Sermaye Piyasası Kurulu, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) ve Rekabet Kurumu’nun onayları.. Biz biliyorsunuz tek bir banka değiliz. Avustralya ve Rusya’daki regülatörlerden de onay alınma süreci var. Dolayısıyla bu onayların alınma sürecinin bitiminde bu gündeme gelecek.” ifadelerini kullandı.
“Süreç neden bu kadar uzadı, fiyat mı beğenilmiyor? sorusunun yöneltilmesi üzerine Ateş, şunları söyledi:
“Çok uzaması sizin değerlendirmeniz. 170 milyarlık bir varlıktan bahsediyoruz. Zaten data room’ların açılması şubat sonlarını buldu. Ondan sonra da 2-2,5 aylık bir değerlendirme süreci son derece normaldir. 12 milyon müşterisi, 751 şubesi ve Deniz AG, Deniz Moskova da dediğiniz zaman 3 kendi başına bankası olan, sadece Avusturya’daki bankamızın bu seneki karı 170 milyar avrodur ve 11 milyar avroyla Avusturya’nın yabancı olarak en büyük ikinci bankası karlılık açısından. Bizim Intertech şirketimize HSBC’nin teknoloji yetkilileri Londra’dan geldi ve biz 35 milyon dolara onlara core banking, yani ana bankacılık ve perakende bankacılık sistemini yaptık. Onlar büyük bir değişim olarak bunun tanıtımını yaptı. Bir Türk firması ve hep değer yaratmaktan bahsediyoruz. Ne burası Silikon Vadisi, ne Londra, ne Singapur ne de Çin ama biz dünyadaki 50 tane bankaya, 24’ü farklı ülkelerden olmak üzere sistem ve yazılım satıyoruz. Bunun da kredilendirilmesi lazım, çünkü bu değerdir.”
Ateş, gazetecilerin, “Yani siz kurun geldiği seviye etkilemedi, mayıs ayında satış sonuçlanır diyorsunuz?” sorusuna, “Tarihi o şekilde deklare etmek benim işim değil, çünkü yetkili değilim ama inşallah sonuçlanır. Alan memnun, satan memnun, yönetim memnun bir yapının kurulmasıdır arzu edilen. Bunun Türkiye açısından ne anlama geldiğini gazeteci olarak sizin değerlendirmenize bırakıyorum. Gelişmekte olan ülkelerin hangisinde çok milyarlı bir işlem oluyor, dünyada örneği var mı? Bunun sonuçlanmasına bakalım hep birlikte, ondan sonra onay mekanizmaları var. Her tarafa ve her merciye bilgi verilmesi onay alınması var.” yanıtını verdi.
Denizbank’ın satış görüşmelerine ilişkin KAP’ta yer alan açıklaması
Denizbank, ana ortağı Sberbank’ın kamuya yaptığı açıklamaya istinaden, 30 Ocak 2018’de Kamuyu Aydınlatma Platformu’nda (KAP) bir açıklama yayımlamıştı.
Açıklamada, şu ifadelere yer verilmişti:
“Sberbank, Denizbank AŞ’deki hisselerinin Emirates NBD tarafından satın alınması seçeneğini de içerecek şekilde, Denizbank AŞ ile ilgili Emirates NBD ile stratejik görüşmelere başladığını belirtmiştir. Görüşmeler henüz başlangıç aşamasında olup, sürecin nasıl sonuçlanacağı belli değildir. Sberbank, farklı piyasalardaki potansiyel fırsatları düzenli bir şekilde değerlendirmekte olduğunu ve bu konuda önemli bir gelişme olmadıkça başkaca bir açıklama yapılmayacağını da ifade etmiştir.”