Yasa dışı bahis oynatanlar cezalardan kaçmak, paraları aklamak ve zimmetlerine geçirmek için yeni yöntemler geliştiriyor.
Sosyal medya sayfalarında kurulan gruplar üzerinden ihtiyacı olan insanlara ulaşan dolandırıcılar, kişilerin banka hesaplarını belirli bir pay vermek vaadiyle kara para akışında kullanmak için kiralıyor.
Yasa dışı kumar ve bahisten elde edilen paralar kiralanan banka hesapları arasında dolaşıma sokuluyor.
Böylece işleyen sistem içerisinde asıl suçlunun kimliğinin gizlendiği bir suç ağına dönüşmüş oluyor.
Kolay yoldan para kazanmak isteyen bir çok kişi de bu tuzağa düşerek kendilerini bir anda suç ağının ortasına suçlu sıfatıyla düşmüş halde buluyorlar.
Banka hesabını kiraladığı için şu an nitelikli dolandırıcılık suçundan yargılanan Mustafa Kazan, 2022 senesinde paraya ihtiyacı olduğunu ve banka hesaplarını kiralayan bir grup gördüğünü dile getirdi.
“Bu gruba giriş yaptım ve banka hesabımı kiralamak istediğimi söyledim. Benimle iletişime geçtiler ve ertesi sabah Aksaray’da buluştuk. Orada bir kafede yedik, içtik.” diye konuşan Kazan, “Telefonumu almadılar sadece hesap bilgilerimi istediler. Para geldi mi diye hesabı kontrol ettiler. İşlemlerden sonra kartıma o an bloke geldi.” dedi.
Blokeden sonra şüphelendiğini ve ayrılmak istediğini söylediğinde de şüphelilerin kendisini göndermediklerini dile getiren Kazan, “Silahla tehdit edip, oturacaksın dediler. Akşama kadar orada oturdum. İşlemleri bittiğinde kartlarımı verip gidebilirsin dediler. Ertesi gün bir arkadaşım bana 3 bin TL para göndermek istedi. Para gönderdiği sırada karşı tarafın hesabı bloke oldu. Böyle olunca banka tarafından dolandırıcı olarak görüldüm.” dedi.
Kazan şöyle devam etti:
Bu olaylarda hesaptan para çeken, işlem yapan ben değilim. Karşı taraf olduğu için suçlu durumuna düştüm. Mağdurum. İşe girmek isteyince, para yatırınca sıkıntı yaşıyorum. Sabıka konusunda mağdurum.
Sosyal medya siteleri üzerinden ulaştığı hesap kiralamak isteyen dolandırıcıyla görüşen Kazan’ı ikna etmeye çalışan dolandırıcı vergi kaçırdıklarını ve bu nedenle hesap kiraladıklarını belirterek, “Büyük ihtimalle sen sosyal medyadan böyle şeyleri görüyorsun. Bahis işinde böyle bir şey yok. Biz sürekli çalıştıracak adam arıyoruz. Sabit olarak seni çağırırım ama hafta 1 veya 2 gün yaparız. Sürekli olarak her gün her gün yaparsak şu şekilde bir sıkıntısı var; sana vergi borcu çıkabilir.” dedi.
Dolandırıcı şöyle devam etti:
“Bahis işinde kazanç elde edildiği zaman, senin hesabına sürekli olarak para girdiğinde sana ‘Bu para nereden geliyor’ diyorlar. Bizim şirket hesaplarımız var. Şirket hesabında bunu faturalandırma yapıyoruz. Bizim şirketlerimiz eğlence, hobi, inşaat olarak geçiyor. Bu şirket hesaplarına belli bir miktar para girdikten sonra malum vergi kesiliyor. İşin açıkçası biz biraz da vergi kaçırıyoruz. Buna da mecburuz. 1 milyon TL girdi diyelim. Biz buna fatura kestiğimiz an otomatik olarak bu paradan 250-300 bin TL’ye yakın bir para alıyorlar. Hesaplara günlük 700-800 bin TL para giriyor mesela. Biz bu parayı çıkartırken şahıs hesaplarına ihtiyaç duyuyoruz. Şahıs hesabına para çıkış yaptığı zaman, biz bu adamdan demir aldık, palyaço hizmeti satın aldık diyoruz. Buna da fatura kesiyoruz. Kimisi kara para aklıyor, kimisi başka bir şey yapıyor ama benim işim yüzde yüz bahis. Bana sürekli gelecek adam lazım. Bir günlük gelecek adam lazım değil. Ben zaten gelen adamı tartıyorum, ölçüyorum. Rastgele, her önüme gelen adamı alıp çalışmıyorum.”
Kazan’ın konuştuğu bir diğer dolandırıcı ise, “Mobil bankacılık kiralarım, haftada 5 gün çalıştırırım. Mobil bankacılığına girecek meblağ ve alacağın komisyon ufak olacak. 50-60 bin lira arası para girer mobil bankacılığına, sana yüzde 4 veririm. Yüz yüze işleme sabah 09.00 akşam 19.00 arası çalışırım. Memnun kalırsam, devamlı çalışırız. Bu sefer uzaktan, senin hesaplarını, kartlarını alırım. O şekilde hesaplarına 100-300 bin lira arası para girer, sana da yüzde 8 pay veririm. Ben seni ikna etmek için söylemiyorum. Senin hesapların burada köprü oluyor. Ben bahis sitesine kayıtlı olan hesaplardan paramı önce çekiyorum. Sonra senin hesabına dağıtıyorum. Senin hesabın ikinci veya üçüncü hesap oluyor. Geldiğinde ekip seni karşılıyor. Devamlı olarak çalışmış olduğumuz sitede kayıtlı olan hesaplar mevcut. Kaçak bahis sitesi evet ama biz güvenlik zafiyeti fazla olan sitelerden değiliz. Burada yazılımcı arkadaşlarımız yazılım kullanarak para düşürüyorlar. Senin hesabını kesintisiz 4 ay kullanırım. Sonra 1 ay mola veririm. Tekrar 4 ay çalışırım. Seni ifadeye hesabına maaşın haricinde paralar giriyor diye ifadeye çağırırlar belki, çağıracaklarını düşünmüyorum. Bugüne kadar kimseyi çağırmadılar. Ben kripto kullanmıyorum. Kripto dolandırıcıların ATM’de, kuyumcuda görüntü vermemek için direkt masa başında parayı akladıkları bir yöntem. Ben dolandırıcılık işi yapmıyorum. Benim bir iş sahibi abim beni para giriş çıkışına bakmam için Havale-Fast kısmına koydu. Ben de orada belirli bir komisyon karşılığında çalışıyorum. Paraları da kuyumcu ya da posttan çekiyorum. Bankalar kapandığında ya da kartın limiti dolduğunda paramı çekmek için kuyumcuyla anlaşıyorum. Kuyumcuya belli bir komisyon veriyoruz gelen paradan. O da bize nakit para ya da altın veriyor. Benle çalışmayı düşünmezsen grupta gördüğün mağdur kişilerle aynı duruma düşersin. Bu dolandırıcılık işleri çok arttı. Para senin hesabına geldiği için dolandırıcılık parası atılırsa sorumlusu sen olursun. ATM ya da bankada görüntün olursa hesap sahibi olarak sen sorumlu olursun. Artık hesap sahiplerini de cezaevinde yatırıyorlar.” diyerek uyardı.
Avukat Burak Yıldırır son zamanlarda özellikle çeşitli sosyal medya uygulamaları aracılığıyla kişilerden belirli bir ücret karşılığında banka hesapları istenerek dolandırıcılığın arttığına işaret etti.
Yıldırır, “Bu kişiler bu işlemleri yaparken esasında suçun mağduruyken bir anda faili oluyorlar. Banka hesaplarını kullandırdıkları için haklarında suç oluşuyor. İleride kendileri hakkında bir soruşturma başlatılır ve mahkeme aşamasında nitelikli dolandırıcılık suçundan ciddi cezalar alabilirler. Dolandırıcılar tarafından bir ağ kuruluyor. Bu suçun mağduru yaklaşık 50-60 kişi. Bu kişiler suça iştirak etmiş gibi gözüküyor. Böylece gerçek faillerin, dolandırıcıların izi kaybolmuş oluyor.” diye konuştu.