Taraftarların kendisini istifaya davet etmesi üzerine konuşan Sağlam, “Sözleşmem 4,5 yıllık. Bugüne kadar çalıştığım hiçbir takımdan hak etmediğim hiçbir günün parasını almadım. Amacım bana çok şey kazandırmış olan Samsunspor’a bir katkımız dokunur mu, Süper Lig’e çıkartabilir miyiz? Tek beklentim buydu. Bu amaca ulaşamadık. O açıdan sözleşmenin ne kadar devam ettiğini önemi yok. Bunları konuşacağımız insanlar belli. Kimsenin aklı kalmasın. Gereğini yaparız. Maç devam ederken istifaya davet edilmenin de bir manasını olmadığını düşünüyorum. Çok üzgünüm” diye konuştu.
Finale çıkacak sonucu elde edemediklerini ifade eden Ertuğrul Sağlam, şunları söyledi:
“Samsunspor’da olmamızın en önemli sebebi gönülden Samsunsporlu olduğumuz ve aidiyet duygusuyla Samsunspor’a katkımız olabilir mi diye geçen sezon işe başladık. Herkesin umudunu kestiği dönemde çalışmaya başladık. O dönem ilk hedefimizi gerçekleştirmiştik. Bu sezon amacımız Samsunspor’u camianın 10 yıllık beklentisi olan Süper Lig’e ulaştırmak için gecemizi gündüze kattık. Elimizden gelen her şeyi yaptık. Zamam zaman büyük sorunlarla, kulüp içi ve dışarıda birçok kaosla uğraştık. Sakatlık ve Kovid-19 ile uğraştık. Transferlerden gerekli şekilde verim alamadık. Birçok oyuncuyu oynatamadık. Son haftaya kadar ligde yarışta kaldık.
3 takımın 70 puanla bitirmesi ve averajla lige çıkamamak büyük talihsizlik. Sonrasında play-off’ta çıkmak için çabaladık. Skoru alacak şansları bulma durumuna getirdik. Pozisyonlar bulduk ama maalesef amacımıza ulaşamadık. Büyük bir hayal kırıklığı yaşıyorum. 16 yıllık antrenörlük kariyerimde 1. Ligde bile çalışmamış antrenörüm. Futbolcu ve antrenör olarak Süper Lig’de şampiyon olduk. Birçok antrenörün hayal bile edemeyeceği başarılara ulaştık. Buraya isteyerek geldim. Maalesef futbolda karşınıza çıkacak bir durumla karşılaştık. Taraftarlar hayal kırıklığına uğradı. Başarıda alkış varsa başarısızlıkta da eleştiri olacaktır. İş hakaret boyutuna ulaştığı zaman onura ve haysiyete dil uzatılırsa bunu kabul edemem. Sezon içerisinde de yüzüne bakılmayacak, insanlıktan nasibini almayacak birçok kişi tarafından da hakarete uğradık. Bugün de hiç kabul edilmeyecek hakaretlerle karşılaştık. Bizim kadar Süper Lig’e çıkmak isteyen insan yoktur. Ben dünyanın parasını da kaybettim ve antrenörlük hayatım da geriye doğru gitmiş de olabilir. Çok üzüldük. Ahlaksızlık yapmadık. Sadece bir yarışta mücadele verdik ve olmadı. Söylenen sözler, yapılan hakaretler maalesef bizi derinden yaraladı. Çok üzgün ve hayal kırıklığı içerisindeyiz. Bundan sonrası ile alakalı da çok fazla seçeneğimiz yok hayata devam edeceğiz.”