Yargıtay, sanığın kızını 8 yıldan bu yana görmemesinin onu tanımaması için engel olmadığını bildirirken akli dengesinin belirlenmesini istedi. Sanık Emeç, “Ben deli değilim” dedi.

Nilüfer İlçesi Çalı Mahallesi’nde oturan Haydar Emeç’in kızı Gülcan, 12 yıl önce evden ayrılıp Erzincan’da oturan Taner Tiryaki ile evlendi. Kızından haber alamayan inşaatlarda usta olarak çalışan Haydar Emeç, mahallede yayılan, ‘Kızın kötü yola düştü’ dedikoduları üzerine iddiaya göre, bunalıma girdi. Haydar Emeç, 1 Ağustos 2014 tarihinde, Küçük Sanayi Sitesi’ndeki bir kaynakçı dükkanında sekreter olarak çalışan Remziye Yıldız’ı, Batı Garajı’nda görüp kendisine, “Sen benim kızımsın” dedi. Genç kızın kimliğini gösterirken, şöyle konuştu:

“Amca ben senin kızın değilim ayırca evliyim de” demesine inanmayan Haydar Emeç, takip ettiği genç kadını, ‘Senin kulakların kızımın kulağına benziyor. Sen Gülcan’sın. Korkudan ismini benden saklıyorsun” diyerek tabancası ile 5 el ateş etti. Kurşunlardan biri kalbinin hemen üzerine isabet eden genç kadın kaçıp kurtulmak isterken, peşinden koşan Haydar Emeç tarafından bu kez sırtından karnından da bıçaklandı. Hastaneye kaldırılan Remziye Yıldız, uzun süren tedavinin ardından taburcu edilirken, tutuklanan Haydar Emeç ise 2015 yılında yargılandığı Bursa 6’ncı Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 16 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

YARGITAY: AKLI DENGESİ ARAŞTIRILSIN

Yargıtay 1’inci Ceza Dairesi, yerel mahkemenin sanık Haydar Emeç hakkında verdiği kararı bozdu. Yargıtay Ceza Dairesi, bozma ilamında, sanığın kızı Gürcan’ı 8 yıldan bu yana görmediği, olay tarihinde kızın 33 yaşında olma olasılığı nedeniyle tanıyamamanın hayatın doğal akışına göre aykırı olacağından akli dengesinin araştırılmasını istedi.

Yargıtay’ın kararı bozmasının ardından sanık tutuklu bulunduğu Çanakkale Cezaevi’nden Bursa’ya getirilip tekrar yargılanmasına başlandı.

Yargıtay’ın ilamına göre hakkında verilen kararın bozulduğunu hakimden öğrenen Haydar Emeç, “Ben deli değilim” dedi. Mahkeme heyeti, sanık Haydar Emeç’in akli dengesinin yerinde olup olmadığının tespiti için İstanbul Adlı Tıp Kurumu’na gönderilmesine karar verdi.