Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre; koronavirüs salgını sürecinde il ziyaretlerine ara verilmesi nedeniyle illerdeki ‘Ziya Öğretmen Buluşmaları’nı uzaktan bağlantıyla gerçekleştiren Bakan Selçuk, meslektaşlarının fikir ve önerilerini daha yakından paylaşabilmeleri için bu kez ‘Ziya Öğretmen ile Zümre Toplantıları’nı başlattı. İlk zümre toplantısını sınıf öğretmenleriyle yapan Bakan Selçuk, akademik hayatının büyük bölümünü sınıf öğretmeni yetiştirmekle geçirdiğini belirterek, “Sınıf öğretmenlerinin, çocukların eğitim hayatında çok önemli bir yeri var. Bir bakışınızın, bir gülümsemenizin çocukların yüzünde nasıl güller açtırdığının farkındayız. Bir karar alırken ben sahadaki arkadaşlarıma danışmak istiyorum. En iyi kararı ortaklaşa almak zorundayız. Buluşmalarımız, farklı zümrelerle devam edecek ama özellikle sınıf öğretmenlerimiz ile başladık” dedi.

Toplantıya katılan sınıf öğretmenlerinin, ilkokulda branş öğretmenlerinin derse gireceği konusundaki iddiaları hatırlatması üzerine Bakan Selçuk, “Sınıf öğretmeni, bir çocuğun kişilik gelişiminin çok kritik bir evresinde onlarla birlikte. Çocukların akademik gelişimi, duygusal gelişimi, evde yaşadıkları konusunda her şeyi bilmek durumunda. Bu nedenle çocuklarla daha çok vakit geçirmesi gerekiyor” değerlendirmesini yaptı.

İNGİLİZCE ÖĞRETMENLERİYLE BULUŞTU

Bakan Selçuk, ikinci zümre toplantısında ise İngilizce öğretmenleriyle buluştu. Toplantıya katılan İngilizce öğretmenleri, daha etkin bir yabancı dil eğitimi için önerilerini Bakan Selçuk ile paylaştı. Bakan Selçuk, ihtiyaçların farkında olduklarını, ders kitaplarında, öğrenme materyallerinde iyileştirme çalışmaları yapıldığını belirtti. Selçuk ayrıca küçük yaştaki çocuklar için çizgi film, animasyon gibi hazırlıkların yapıldığını dile getirdi. Bakan Selçuk, çocukların İngilizceye neden ihtiyaç duyduğunun doğru tanımlanmasının da önemli olduğunu vurguladı.

‘BENİM DERDİM O DERSİ KİMİN VERDİĞİYMİŞ’

‘Ziya Öğretmen İle Zümre Toplantıları’nın 3’üncüsünde ise Bakan Selçuk, ortaokul matematik öğretmenleriyle bir araya geldi. Selçuk, “Ben öğrenciliğimde, öğretmenimi seversem matematiği seviyordum. Benim derdim o dersi kimin verdiğiymiş. Acaba diğer çocuklar da benim gibi düşünüyor mu?” dedi. Bakan Selçuk’a yanıt Kahramanmaraş’tan Muttalip Şahin’den geldi. Muttalip Öğretmen, “Öğretmenini sev, dersini sev” diyerek konuyu sloganlaştırdığını belirtti.

‘ÇOCUKLARIMIZA MATEMATİĞİ SEVDİRELİM’

Öğretmenlerin sınıfta yaşadıklarını daha yakından bilmenin, daha isabetli kararlar almaya yardımcı olduğuna dikkat çeken Bakan Selçuk, meslektaşlarına yeni eğitim öğretim yılını ‘matematiği sevme konusunda iş birliği yılı’ ilan etme çağrısında bulundu. Selçuk, “Çocuklarımıza matematiği sevdirelim. Matematik alanında uluslararası düzeyde, bu ülkenin çıtasını daha yukarı taşıyalım. Bizler matematiği okul öncesinden itibaren mantıksal olarak, duygu olarak, öğreterek günlük hayatla bağını kurmak istiyoruz. Geç öğrenen, normal süreçte öğrenen ve üst düzey eğitim alması gereken çocuklarımız var. Bu üç grup için de çeşitli hazırlıklar yapıyoruz. Matematiğin zorluğu konusunda geliştirilen geleneksel tutumun dönüştürülebilmesi için meslektaşlarıma bazı önerilerim var: Öğretmenlerimiz, ders yılı başında ilk birkaç saat matematiği sevdirmek konusunda oyunlar, etkinlikler yaparsa öğrenci ve öğretmen arasında güçlü bağ kurulur” diye konuştu.