ABD Merkez Bankası’nın (Fed) piyasa beklentileri dahilinde mesajlar içeren mayıs ayı toplantı tutanaklarının, enflasyonist baskıların farkında olunduğu ve faiz artırımlarında esnek davranılarak gerekirse eylül ayında beklemeye geçilebileceği şeklinde yorumlanması ile risk iştahı arttı.

Şimdilik 50 baz puanın üzerinde faiz artırımlarına ihtiyaç duyulmadığına işaret eden tutanakların ardından, enflasyonun seyrine dair daha fazla ipucu verecek verilerin önemi de arttı. Bu kapsamda bugün ABD’de açıklanacak kişisel tüketim harcamaları raporu ile ülkede enflasyonun martta zirve yapıp yapmadığına dair belirsizlikler giderilmeye çalışılacak.

DOLARIN ZAYIFLAMASI ALTINI DESTEKLİYOR

Dolar endeksi aşağı yönlü hareketine devam ederek 101,4 ile bir ayın en düşük seviyesini gördü. ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi ise yatay bir seyir izleyerek yüzde 2,75’te dengelendi. ABD dolarının Fed’in faiz artırımlarına Eylül ayında ara verebileceği söylemleri, ECB’den gelen Temmuz ayında faiz artırımı açıklamalarıyla birlikte önde gelen para birimleri karşısında değer kaybetmeyi sürdürmesi altına destek veriyor. Dolardaki zayıflığın etkisiyle 1850 dolar desteğinin üzerinde tutunmayı başaran ons altın fiyatı şu sıralarda düne göre yüzde 0,16 artışla 1853,74 dolardan değerleniyor. Gram altın fiyatları ise 972 liradan güne başlamasının ardından 980 liranın üzerini test etti.

DEV BANKADAN ALTIN TAHMİNİ

Altın fiyatları için ANZ Bank analistleri yaptıkları değerlendirmede, “Çin’deki koronavirüs karantinaları ve Rusya-Ukrayna savaşının yol açtığı ekonomik yavaşlama beklentileri güvenli liman alımını artırdı. Ancak bu, ABD Merkez Bankası’nın agresif bir faiz artırımı döngüsüne ilişkin endişelerle dengeleniyor. Sonuç olarak, önümüzdeki birkaç ay içinde enflasyonun ne yapacağı altının performansında büyük rol oynayacak” ifadelerini kullandılar.

DOLAR VE EURO

Öte yandan dün yurt içinde en önemli gündem konusu Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın Para Politikası Kurulu’nda (PPK) aldığı faiz kararı oldu. Merkez, politika faizini yüzde 14 seviyesinde sabit bıraktı. Piyasa beklentileri de bu yönde şekillenmişti. Bir önceki karar notunda yer alan “makro ihtiyati politika setinin güçlendirilmesine karar verilmiştir “yolundaki söylemin ticari krediler düzleminde alınan son kararlar sonrasında, “ilave tedbirlerle kararlılıkla uygulamaya devam edecektir” ifadeleri PPK metninde öne çıkarken analistler gelecek dönemde de ek adımların olabileceğini öngördüklerini ifade etti. Karar sonrasında TL’de önemli bir hareketliliğin yaşanmazken dolar/TL kurunun 16,35 – 16,45 bandında seyrettiği izlendi. Kur bu sabah 16,36 liradan işlem görürken, euro/TL ise 17,58 liradan değerleniyor.

“16,90 SEVİYESİ GÜÇLÜ BİR DİRENÇ DEĞİL”

Tacirler Yatırım tarafından yapılan analizde dolar/TL kuruna ilişkin şu değerlendirme yapıldı:

“Bu hafta içerisinde 16 seviyesini aşarak günlük grafikte takip ettiğimiz yükseliş kanalını yukarı yönlü kıran dolar/TL paritesinde teknik göstergelerin ve formasyonların yükseliş eğiliminin devam ettiğinin sinyalini verdiğini görmekteyiz. Kurda kısa vadeye ilişkin olarak 16,90 direncini izliyoruz. Bu noktada, 16 – 18 bandının Aralık ayında kısa süreliğine test edilmiş bir bant olmasından ötürü kurda mevcut seviyelerde aşağı yönlü hareketlerde tampon görevi görecek bir destek seviyesi veya yükselişlerde sınırlayıcı etkide bulunabilecek bir direnç seviyesinin olmadığını, kısa vadeye ilişkin öne çıkardığımız 16,90 seviyesinin de güçlü bir direnç teşkil etmediğini belirtmemizde fayda var. Olası geri çekilmelerde ise bu hafta içerisinde kırılan eski kanalın çizgisi yakınına denk gelen 16,10 seviyesi kısa vadeli destek konumunda yer alıyor.”