Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan ekim ayına ilişkin dış ticaret verilerini değerlendirdi.

Tarım sektörü açısından ihracatın büyük önem taşıdığına dikkati çeken Bayraktar, özellikle sebze ve meyvede ihracatın devamının tarım sektörü açısından olmazsa olmaz olduğunu vurguladı.

Bayraktar, ekimde tarım ve gıda ihracatının, yüzde 5 artışla genel ihracatın üzerinde artış göstererek 1 milyar 761,9 milyon dolara ulaştığını anımsattı.

Tarım ve gıda ithalatında ise söz konusu ayda toplam ithalattan daha fazla gerileme görüldüğünü ifade eden Bayraktar, “Ekim ayında tarım ve gıda ihracatı, nisan ayından bu yana gerileyen ithalatın iki katına yaklaştı. Genel dış ticarette, yüzde 78,6 olan ihracatın ithalatı karşılama oranı tarım ve gıdada yüzde 192,6’ya yaklaştı” değerlendirmesinde bulundu.

Bayraktar, ocak-ekim döneminde de tarım ve gıda ihracatının 13 milyar 509,4 milyon dolara ulaştığına, ithalatın ise 9 milyar 184,7 milyon dolarda kaldığına işaret ederek, sektörünün yılın 10 ayındaki dış ticaret fazlasının 4 milyar 324,7 milyon dolar olduğunu belirtti.

“Rusya pazarı için önlem alınmalı”

Açıklamasında, Türkiye ile Rusya arasındaki gerginliğe de yer veren Bayraktar, şu ifadeleri kullandı:

“İhracatın belli pazarlara bağlı kalması, siyasi sorunlarda sıkıntılara yol açıyor. Her ne kadar, Ortadoğu ve Afrika, Kafkaslar, Balkanlar, Orta Asya, kuzeyi, güneyi, batısı ve doğusuyla Avrupa önceliğimiz olsa da ülke olarak uzak yakın demeden dünya yüzeyinde her ülkeyi ihracatta hedef almamız, her ülkenin ithalat potansiyelini değerlendirmemiz gerekir. Önümüzdeki dönemde sıkıntıya girebilecek bir Rusya pazarı için önlem alınmalı, alternatif pazarlar yaratılmalı”.

Rusya’nın gıda ve tarım sektörü ticaretinde önemli yeri bulunduğunu belirten Bayraktar, sektörün geçen yıl Rusya’ya 1 milyar 143 milyon dolar ihracat gerçekleştirdiğini, bunun karşılığında 2 milyar 491 milyon dolarlık ithalat yapıldığını hatırlattı.

Bayraktar, Rusya’ya yönelik ihracatta en önemli payı 622 milyon dolarla meyve, 385 milyon dolarla da sebzenin aldığına dikkati çekerek, “Meyveler içinde öne çıkan ürünler turunçgiller ve üzüm. Sebzeler içinde domates öne çıkmakta. Rusya’ya diğer önemli ihracat kalemlerimiz su ürünleri, yağlı tohum, kanatlı etidir. Bu alanlarda ihracat potansiyelimiz bulunmaktadır” ifadelerini kullandı.

“Rusya’nın Türkiye’ye daha fazla ihtiyacı var”

Rusya’nın yıllık 40 milyar doların üzerinde gıda ve tarım ürünü ithal ettiğinin altını çizen Bayraktar, şunları kaydetti:

“Rusya’nın, Türkiye’ye daha fazla ihtiyacı var. Nitekim Rusya, 7 Ağustos 2014 tarihinden geçerli olmak üzere bir yıl süreyle AB, ABD, Avustralya, Kanada ve Norveç’in sığır ve kümes hayvanı eti, tüm meyve ve sebzeler, kaşar peynirleri ve süt başta olmak üzere tarım ve gıda mallarına ambargo kararı aldığında, bu ihtiyaçlarını karşılayacak 4 ülke arasında Brezilya, Çin ve Arjantin ile birlikte Türkiye’yi de saymıştır. Rusya’ya yönelik tarım ve gıda ihracatımızda her ne kadar meyve ve sebze öne çıkmışsa da kış sezonuna girmemiz nedeniyle portakal, limon gibi turunçgiller, çiçek ve sera ürünleri hariç, ihracatımız çok fazla etkilenmeyecek gibi görünüyor”.

Bayraktar, Türkiye’nin kısa vadede sıkıntılar yaşansa da orta ve uzun vadede alternatif pazarlar yaratacağını sözlerine ekledi.