Özdal, yazısında şu ifadeleri kullandı:

Malum BDDK, geçen hafta, faizsiz ev veya otomobil edindiren 21 firmanın tasfiye sürecine alındığını açıkladı.

Tasfiye edilen 21 ‘evim’ şirketinden biri olan ‘Gerçekevim’ saadet zinciri çıktı.

Şirket 13 bin kişiden 600 milyon lira toplamış.

Parasını, belki de tüm birikimini hiçbir devlet veya banka garantisi olmayan sisteme yatıran 13 bin kişinin amacı neydi?

Piyasadan çok daha düşük fiyatlara ev sahibi olmak değil mi?

Yetersiz gelirleriyle normal şartlarda ev alamayacak olanlara söyleyecek söz yok.

Ancak bu sisteme dahil olanların önemli bölümünün, ederinden çok daha ucuz mal edinip,  emek vermeden, alınteri dökmeden para kazanma peşinde olduklarını biliyoruz.

Ekonomisi ve demokrasisi gelişmiş bir ülkede ne,  tekin olmayan sistemlere izin verilir, ne de insanlar ‘yüksek riskli, bol kazançlı’  işlere tenezül eder.

Sorunun kökten çözümü, saadet zinciri türü şirketleri tasfiye etmekte değil, insanların zihinlerine zerk edilmiş, ‘kısa yoldan para kazanma’ anlayışını yıkmaktan geçiyor.

Olay Gazetesi Yazarı Mustafa Özdal’ın yazısının tamamı için tıklayın…