Eygi’nin Didim Devlet Hastanesinden alınan naaşı, Altınkum Mahallesi’ndeki baba evine getirildi.
Bu sırada evde bulunan Eygi’nin babası Mehmet Suat Eygi, eşi Pakistan asıllı Hamid Mazhar Ali ve akrabalarına Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş da eşlik etti.
Burada dua edilmesinin ardından cenaze, Didim Merkez Camisine götürüldü.
Helallik alınması sonrası evin önünde toplanan vatandaşlar “Kahrolsun İsrail” sloganları attı.
Öte yandan helallik alınması öncesi baba Eygi’yi ziyaret eden Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu da başsağlığı dileklerini iletti.
Katılımın yoğun olmasından dolayı cenaze töreni, caminin önündeki Cumhuriyet Caddesi’nde gerçekleşti.
Alanda yoğun güvenlik önlemleri alındı, caddeye ve camiye dev Türk bayrakları asıldı.
Bazı vatandaşların Filistin bayrağı taşıdığı cenaze töreninde, “Kahrolsun İsrail” sloganları atıldı.
Polis merasim mangası tarafından cenaze aracından alınan naaş, musalla taşına konuldu.
Burada konuşan Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Kadir Dinç, bütün vicdanı paslanmamış, merhametini yitirmemiş, insanlığını kaybetmemiş insanlık alemine başsağlığı dilediğini söyledi.
Ayşenur Ezgi Eygi’nin terör devleti İsrail’in askerleri tarafından şehit edildiğini belirten Dinç, “Rabbim şehadetini mübarek eylesin, orada şehit düşen 41 bini aşkın şehidimizle beraber menzillerini mübarek eylesin. Şehidimiz Ayşenur kardeşimiz, artık milletimize mal olmuştur, ilelebet aziz milletimizin bağrında yaşamaya devam edecektir. Cenabı Hak, zalim İsrail devleti başta olmak üzere onun gizli, açık bütün destekçileri kahhar ismiyle kahreylesin. İslam ümmetine birlik, dirlik nasip eylesin.” dedi.
“Kanı yerde kalmayacaktır”
Eygi için kılınan namaz ve helallik alınmasının ardından TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş bir konuşma yaptı.
Bugün büyük bir öfke ve hüznün içinde olduklarını, tüm İslam ümmetinin ve yeryüzünde insanlıktan nasibini almış milyarlarca insanın kalbinin ve zihninin Didim’de olduğunu belirten Kurtulmuş, “Ayşenur evladımız bundan sonra bütün milletimizin evladıdır. Bütün insanlık aleminin mahşeri vicdanının temsilcisidir. Milletimiz emin olsun, Ayşenur evladımızın kanı yerde kalmayacaktır. Ayşenur evladımızın katillerinden bütün uluslararası mahkemelerde hesap sorulacaktır. Bunun böyle bilinmesini istiyorum.” dedi.
Bugün burada Türkiye’nin bütün siyasi kanaatlerinden siyasi partilerin, farklı kanaat gruplarının temsilcilerinin olduğunu, milletçe şehide sahip çıktıklarını anlatan Kurtulmuş, “Bir milli şehit olarak, Türkiye’nin milli davası olan Filistin davasının önemli bir işareti, sembolü olarak Ayşenur evladımıza bugün sahip çıkıyoruz.” ifadesini kullandı.
Türkiye Cumhuriyeti devleti olarak olayın vuku bulduğu andan itibaren duruma müdahale edildiğini, Adli Tıp Kurumunun da uluslararası standartlarda otopsi raporlarını ortaya koyduğunu anlatan Kurtulmuş, “Milletimiz emin olsun, Ayşenur evladımızın kanı yerde kalmayacaktır. Ayşenur evladımızın katillerinden bütün uluslararası mahkemelerde hesap sorulacaktır. Bunun böyle bilinmesini istiyorum.” diye konuştu.
“Cenabı Allah bu milleti, inşallah Ayşenur evladımızın açtığı bu yolda Filistin davasını da sahiplenerek birlik beraberlik içinde hareket etmeyi nasip etsin.” diyen Kurtulmuş, Gazze’de dünyanın modern tarihi boyunca izlediği en büyük vahşetin işlendiğini, öldürülenlerin rakamlarının dahi tutulamadığını, bu ortamda İsrail’in işgalci güçlerinin el altından Batı Şeria’daki toprakları da adım adım işgale devam ettiğini söyledi.
“İşbirlikçi devletlerin de suçudur”
Ayşenur Ezgi Eygi’nin Batı Şeria’daki bu kanunsuz işgale dikkati çekmek için oradayken şehit olduğunu kaydeden Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu sadece birkaç tane İsrailli cani askerin suçu değildir. Bu, suça göz yuman terör devletinin suçudur. Terör devletine arka çıkan birtakım işbirlikçi devletlerin de suçudur. Dünyanın büyük devletlerinden birisinin başkanı olduğunu zannettiğimiz bir zat, kalkıp ‘yerden bir kurşun vurdu’ diyecek kadar insanlıktan sapmış görünüyor. Halbuki otopsi raporu çok net ortaya koymuştur. Ayşenur, yakın mesafeden doğrudan ateşle sol kulağının arkasından giren kurşunla şehit edilmiştir. Bunun hesabı sorulacaktır, zalimler bunun hesabını bütün uluslararası mahkemelerde verecektir. Allah rahmet eylesin. Filistin’in bütün şehitlerini rahmetle anıyoruz. Filistin davası eninde sonunda mutlaka zafere ulaşacaktır.”
Konuşmaların ardından Eygi’nin naaşı, protokol üyelerinin de bulunduğu kalabalık bir konvoyla Asri Mezarlığa götürülerek dualarla toprağa verildi.
Törene Eygi’nin babası Mehmet Suat Eygi, annesi Rabia Birden, eşi Hamid Ali Mazhar, dedesi Şeref Eygi ve yakınları ile Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Aydın Valisi Yakup Canbolat, AK Parti Genel Başkan Vekili Efkan Ala, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, AK Parti Genel Sekreteri Fatih Şahin, Türkiye-Filistin Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Hasan Turan ile bazı milletvekilleri de katıldı.
Öte yandan çok sayıda ulusal ve uluslararası yayın kuruluşlarının temsilcileri de cenaze törenini canlı yayınla aktardı.
İsrail askerlerinin aktivist Eygi’yi katletmesi
İsrail askerleri, işgal altındaki Batı Şeria’da barışçıl bir gösteri sırasında katılımcıların üzerine ateş açmış, Filistinlilere destek amacıyla gösteriye katılan ve ABD vatandaşlığı da bulunan Eygi, başından vurularak ağır yaralanmıştı.
Filistinlilere ait bir hastaneye kaldırılan Eygi, 6 Eylül’de hayatını kaybetmişti.
Türkiye’nin Tel Aviv Büyükelçiliği ve Kudüs Başkonsolosluğu tarafından yürütülen işlemlerin ardından Eygi’nin naaşı, Tel Aviv’den Bakü’ye getirilmiş, dün yurtta törenlerle karşılanmıştı.
Eygi’nin cenazesi, İzmir’deki adli tıp işlemlerinin ardından memleketi Aydın’ın Didim ilçesine getirilmişti.
Eygi, Filistin topraklarının İsrail tarafından işgaline karşı barışçıl ve sivil yöntemlerle Filistinlilere destek veren Uluslararası Dayanışma Hareketi gönüllüsü bir insan hakları aktivistiydi.
2003’te İsrail buldozeri tarafından ezilerek öldürülen ABD vatandaşı Rachel Corrie de aynı harekete mensuptu.