Aydın, yazısında şu ifadeleri kullandı:
Bursa’da geçen yıl 4 Aralık’ta Mudanya’da 5 kilometre içinde ve 8 kilometre derinlikte 5,1 büyüklüğünde meydana gelen depreme dikkat çeken Bilgin, sarsıntıdan 7 dakika önce Gemlik Körfezi’nde, deniz tabanında gaz türevlerinin (radon, metan, karbondioksit vb.) çıkışının gözlendiğini hatırlattı. Bilgin, bu gaz çıkışlarının depremin şiddetini düşürmüş olabileceğini, bu olayın da depremin 6-7 büyüklüğüne ulaşabileceği ihtimalini ortaya koyduğuna işaret etti.
Bilgin, deprem etkisini ve riskini azaltmak amacıyla şu öneride de bulundu.
“Deprem riskini azaltmak ve enerjiyi boşaltmak amacıyla fay hatlarına yakın jeotermal rezervuarların sondajı ile elastik deformasyon enerjisini kısmen boşaltmak faydalı olabilir. Bu yöntem deprem enerjisinin birikimini engelleyerek devasa blok hareketlerini yavaşlatabilir ve felaketin büyüklüğünü minimum seviyeye indirebilir.”
Bilgin, bu amaçla bölgelere ayırdığı Bursa risk alanlarında öncelikle Barakfakih ve Nilüfer fay zonundaki sismik boşluklar tespit edilerek, deprem riskini azaltma sondajlarıyla basıncın dışarı deşarj edilmesi gerektiğinin de altını çizdi.
Bursa’da 1. bölgede Mudanya, Gemlik, Armutlu’nun yer aldığı ve burada Gençali ve Zeytinbağı fayının bulunduğu,
2. bölgenin Gemlik ve civarının kapsadığı, burada İznik Mekece Fayı ve Gemlik Fayı’nın yer aldığı hatırlatıldı.
3. bölge ise Dışkaya, Karahıdır, Kazıklı ve Barakfakih köyleri Gürsu, Demirtaş, Kestel ve Yıldırım’ı içerdiği, burada da aktif Barakfakih Fayı’nın bulunduğu belirtildi.
Nilüfer ve civarı ile Uludağ yamaçlarının 4. bölgeyi oluşturduğu, aktif olarak Nilüfer Ayvalı Fayı ile Hipodrom fay gruplarının yer aldığı, 5. bölge olarak geçen Bursa’nın güneyindeki Orhaneli ilçesi ve civarında da Orhaneli Fayı’nın aktif olduğu hatırlatıldı.
Bunlarda son bir yılda en çok 1. ve 5. bölgelerde enerji boşalımının yaşandığı, ardından 2, 3 ve 4 nolu bölgelerin geldiği vurgulandı.
Enerji birikiminin ise 3 ve 4 nolu bölgelerde fazla olduğuna dikkat çeken Turgut Bilgin şöyle devam etti.
“Kuzey Anadolu Fayı’nın güney kolunda itme-öteleme enerjisi biriktiğinde, Bursa’da 3 ve 4 nolu bölgede fayların diğerlerine göre muhtemel bir depremde daha etkili olacağı açıktır. Kent merkezinin ova kısmının doğu tarafını ve ova kısmının batı tarafı ile özellikle Ankara-İzmir yolu doğu-batı ekseninin kuzeyinde kalan ova bölümünün diğer bölgelere göre etkinlemesi fazla olacaktır.”
Jeolog Bilgin’in uyarı ve önerileri böyle.
Gerçekten şehrimiz için önemli tespitler. Son bir yılda yaşanan yer sarsıntıları üzerinde çıkarılan analizi umarız kent yöneticilerimiz ve devletimiz dikkate alır.
Sadece binaları güçlendirmek değil, biriken enerjiyi boşaltacak sondajlarla da sarsıntıların etkisinin azaltılabileceği öneriliyor.