Jeoloji Mühendisleri Odası Güney Marmara Şubesi, Yalova İl Temsilciliği’ne 12 Kasım 1999’daki Düzce depreminin yıldönümü nedeniyle ziyarette bulundu.

Yalova’da düzenlenen toplantıda bir araya gelen jeoloji mühendisleri, deprem hem de planlarla ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

Jeoloji Mühendisleri Odası Güney Marmara Şube Başkanı Jeoloji Yüksek Mühendisi Engin Er, Yalova’nın İstanbul, hem de Bursa’da meydana gelebilecek depremlerden etkileneceğini söyledi.

Yalova’ya 3 kat daha önem verilmesi gerektiğini belirten Er, şöyle dedi:

“Bizim ‘KAF’ ve ‘DAF’ dediğimiz fay hatlarımız, dünyada ve literatürde bilinen deprem fay hatlarıdır. Bunların aktivitesi biliniyor. Bunlardan en önemlisi Kuzey Anadolu Fay Hattı’dır. Bu fayın üzerinde veya kenarında da Yalova bulunmaktadır. Depremsellik anlamında Türkiye’de en önemli illerin başında Yalova gelmektedir. İstanbul ve diğer iller gündeme getirilmesine rağmen, bunlar nüfus ve sanayi açısından tabi ki önemlidir ama depremsellik anlamında, etkilenme anlamında Yalova bunlardan daha önemlidir. Şöyle önemlidir:

Aktif fay haritası üzerinden gösterecek olursak mesela Marmara Denizi içerisinden geçen fay hattının üzerinden oluşabilecek bir enerji boşalımında İstanbul etkilenecektir ama Yalova da etkilenecektir. Mesela Gemlik Körfezi’nin güneyinden geçen ve Mudanya’dan devam eden fay hattının üzerinde oluşabilecek bir depremde Yalova yine etkilenecektir. Bursa’da oluşabilecek bir depremden yine etkilenecektir. Dolayısıyla İstanbul belki bir fay hattı üzerinden oluşabilecek depremden etkilenebilecekken Yalova 3 fay hattı üzerinde oluşabilecek depremlerden de etkilenmektedir. Devletin kabul ettiği aktif fay hatları haritasından bu sonuca varıyoruz.”

Kentte çevre düzeni planlarının oluşturulmasında jeoloji ilminden faydalanılması gerektiğini belirten Er, Yalova’ya planlar açısından da dikkat edilmesi gerektiğini anlattı. Jeoloji Mühendisleri Odası Güney Marmara Şube Başkanı Jeoloji Yüksek Mühendisi Engin Er, şu ana kadar böyle bir çalışma olmadığını bildiklerini ifade ederken, “Jeoloji ilmine önem verilmeli” diye konuştu.

“BURSA ELİ KULAĞINDA DEPREMİ BEKLEMEKTE”

Bursa’da meydana gelen büyük depremin 1855 yılında gerçekleştiğine dikkat çeken Engin Er, “Bursa’yı bekleyen en önemli fayımız var. Bursa’da 1855 depremi diye bilinir. Bursa’da kayıtlarda ‘Küçük kıyamet’ olarak adlandırılan bir depremimiz var. Burada oluşan depremin tekrarlanma periyodu 150-180 yıldır. Eğer tekrarlanma periyodu 150 yılsa zaten depremin günü gelmiştir. Deprem bugün veya yarın olabilecek diye beklememiz lazım. Eğer 180 yılsa periyodu, şurada 5-10 yıl bir süremiz kalmış demektir. Bursa depremsellik anlamında eli kulağında bir depremi beklemektedir” diye konuştu.