Ankara 16. Ağır Ceza Mahkemesince, 24 Mayıs 2019’da verilen kararın gerekçesinde, Şanal’ın savcılık yaptığı dönemde örgüt talimatıyla soruşturmalar gerçekleştirdiği belirtildi.
Gerekçeli kararda, örgütün yapısı, işleyişi, mali kaynakları, kamu kurumlarına sızma stratejisi, kendisinden olmayanlar üzerinde oluşturduğu baskı ile 15 Temmuz darbe girişiminin nasıl yapıldığı anlatıldı.
FETÖ’nün, terörist başı Fetullah Gülen tarafından 1966’da kurulduğuna ve örgütün o günden beri emellerine ulaşmak için her türlü yolu “mübah” gördüğüne vurgu yapılan kararda, örgütün aynı zamanda İslam’a zarar veren bir anlayış benimsediğinin altı çizildi.
Örgütün öncelikli amacının kamu kurumlarına sızarak, ülke yönetimini ele geçirmek olduğu ifade edilen gerekçeli kararda, 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin FETÖ mensubu askerlerce bu kapsamda yapıldığı hatırlatıldı.
ŞANAL’IN ÖRGÜTSEL EYLEMLERİ
Gerekçeli kararda, FETÖ’ye ilişkin tespitlerin ardından Şanal’ın örgütsel eylemlerine geniş yer verildi. Buna göre 1999’da savcı olarak atanan Şanal, sırasıyla Başmakçı, Arpaçay, Türkoğlu, Erzurum, Konya ve Düzce savcısı olarak görev yaptı. FETÖ irtibatı nedeniyle 16 Temmuz 2016’da gözaltına alınan Şanal, bir hafta sonra meslekten ihraç edildi.
Cep telefonu ve ADSL hattı üzerinden örgütün kriptolu haberleşme programı ByLock’u 30 Kasım 2014 ile 20 Ocak 2015 tarihleri arasında kullandığı belirlenen Şanal’ın bu sürede programa 760 kez bağlandığı ortaya çıktı. Şanal’ın o dönem görev yeri olan Konya Adliyesi’nin kablosuz ağı üzerinden de programı kullandığı raporlara yansıdı.
HTS analiz çalışmaları sonucu Şanal’ın örgütün kapatılan kurumlarından “Kimse Yok Mu” derneği ile 43 kez iletişime geçtiği tespit edildi.
Ayrıca haklarında FETÖ soruşturma olan eski yargı mensubu kişilerle görüşen Şanal’ın ev ve iş yerinde yapılan aramalarda ise örgütün kapatılan yayın organı Sızıntı dergisinin bir sayısı bulundu.
ÖRGÜTÜN YARGI YAPILANMASINDA YER ALDI
Örgütün yargı yapılanmasında yer aldığı deliler ışığında belirlenen Şanal’ın, üniversite yıllarından itibaren FETÖ ile irtibatlı olduğu tanık ve müşteki beyanlarında yer aldı.
Gerekçeli kararda, mesleğe atandıktan sonra da örgütle bağlantısını sürdüren Şanal’ın savcılık yetkilerini kullanmak suretiyle örgütün amacına hizmet ettiği vurgulandı.
Şanal’ın FETÖ’nün talimatları doğrultusunda hareket ederek, haksız yere soruşturmalar açtığına işaret edilen gerekçeli kararda, şu tespitler yer aldı:
“Şanal’ın savcı olarak görev yaptığı yerlerde örgüt hiyerarşisi içinde terör örgütünün talimatları doğrultusunda hareket ettiği, örgütün talimatı ile Erzurum özel yetkili savcısı olarak görev yaptığı dönemde hukuka aykırı iş ve işlemler yaptığı, soruşturmalar yürüttüğü, kişileri gerçek dışı beyanlar vermeye zorladığı, örgütün talimatları doğrultusunda soruşturmalar başlattığı, iddianameler tanzim ettiği, gözaltına alıp uzun süre tutuklu kalmalarına neden olduğu anlaşılmıştır.”
FETÖ’nün kendisine tehdit olarak gördüğü kişilere yönelik her türlü hukuksuzluğa başvurduğu hatırlatılan gerekçeli kararda, bu kapsamda Şanal’ın dönemin Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner’i hedef aldığı ifade edildi.
Gerekçeli karada, “Şanal’ın, Erzincan Ergenekon kumpas davası olarak bilinen davada Cihaner’in gözaltına alınmasında örgüt tarafından özellikle seçildiği ve görevlendirildiği, bu soruşturmaya bazı MİT görevlilerinin de dahil edildiği, Cumhuriyet savcısının sahip olduğu yetkileri kullanmak sureti ile örgütün amacına hizmet ettiği, savcı olarak görev yaptığı yerlerde örgüt üyeleriyle irtibatlı olduğu ortaya çıkmıştır.” değerlendirmesi yapıldı.
HÜKÜM
Kararda, ByLock tespit tutanağı, tanık beyanları, ihraç kararı, HSK raporları ve örgüt mensuplarıyla irtibatı dikkate alındığında Şanal’ın FETÖ üyesi olduğunun anlaşıldığı anlatıldı.
Sanık ile örgüt arasında hiyerarşik ilişki nedeniyle suçun maddi ve manevi unsurlarının oluştuğu vurgulanan kararın devamında, Şanal’ın “silahlı terör örgütüne üyelik” suçunu işlediğinin altı çizildi. Bu kapsamda eski savcı Osman Şanal’a 11 yıl 3 ay hapis cezası verildiği belirtildi.