Kimliksiz ailenin dramı

Kimlik sorunu yüzünden ölen iki torununu dağ başına gömdüğünü öne süren Galip Gül (61), “Türk bayrağının altında doğdum altında da öleceğim. Allah rızası için yardımcı olun” dedi.

Kimliksiz ailenin dramı

Kahramanmaraş’ta, dokuz yıl önce süresi dolan kimliklerini değiştirmek için nüfus müdürlüğüne giden Gül ailesi, evrakları üzerinde usulsüzlük yapıldığı gerekçesiyle kimlikleri başta olmak üzere tüm resmi evraklarına el konulduğunu iddia etti. 

Aslen Osmaniye Düziçi Böcekli beldesine kayıtlı olduğunu belirten Galip Gül, kimlik sorunu yüzünden evlerinden atıldıklarını bu yüzden Kahramanmaraş Mehmet Akif Mahallesi 20. Sokak üzerinde ikamet eden Fadime Çetin’in kendisine ve ailesine sahip çıktığını söyledi. 

Gül, 9 senedir bu dava ile uğraştığını belirterek şunları söyledi: “Ben yabancı memlekette değilim Türk bayrağının altında doğdum, altında öleceğim. Allah rızası için elimizden tutun, iki torunum öldü. Leş gibi gidip dağ başına gömdüm. 35 senedir çobanlık yapıyorum, canımdan bıktım. 61 yaşındayım. Kimliğim vardı. Nüfus müdürlüğü el koydu. Benim tüfek ruhsatım bile var. Benim evlenme cüzdanım, hesap numaram vardı hepsine el konuldu. Osmaniye Düziçi Böcekli beldesine kayıtlıyım. Bana söylediler kimlik değişmesi gerekiyor. Kimlik değiştirme bahanesiyle hayali mesele koydular ortaya, her şeyimizi elimizden aldılar. Allah’a sığınırım devletime sığınırım.”

“KİMLİĞİ OLMADIĞI İÇİN 45 GÜN YABANCILAR ŞUBESİNDE YATTI”

Galip Gül’ün 27 yaşındaki kızı Fatma Gül de, Malatya’ya bir kayısı bahçesine çalışmaya gittiklerini belirterek şunları söyledi: “Ufak bir tartışmamız oldu. Bizi karakola götürdüler tüm ailece. Orada beni yabancı şubede yatırdılar kimliğim olmadığı için 45 gün. Suçsuz olmama rağmen tek başıma nezarethanede kaldım.”

Bütün anneler gibi kendisinin de çocuklarını okutmak için okula göndermek istediğini söyleyen Galip Gül’ün eşi Aynur Gül de, “Benim yaşım 60’mı 65’mi, okumuşluğum yok bilmiyorum. Çocukları askerliğe aldılar. Diyemiyorum bir şey. Allah kimseyi bu duruma düşürmesin. Şurada ölsek bizi mezara bile katmazlar. Çocukların kimliği yok işe gidiyorlar almıyorlar bu nedenle aç kalıyorlar. Resmi nikah yapamadıkları için eşleri onları bırakıp gidiyor. Öksüz çocuklarına ben bakmak zorunda kalıyorum. Tüm Türkiye’ye sesleniyorum Allah rızası için bize de bir el atın. Hastaneye götürüyorum çocukları kimlik deyince hemen oradan uzaklaşmak zorunda kalıyorum” dedi.

Gül ailesine evini açan akciğer kanseri hastası Fadime Çetin de şunları anlattı:

“Geçmişte çadır komşusuyduk. Ben, 6 yıl oldu ev tuttum evde kalıyorum. Ev sahipleri dışarı attı. Kimlikleri olmadığı için elektrik sayacını üzerlerine alamadılar. O nedenle evlerinden atıldılar. Hasta çocukları var bende kış günü dışarı atamadım. Mecbur kaldım evime aldım. Bende kiracıyım elektrik kesik, su kesik. Üç mağdurum var bende bunların bakıcı maaşı ile geçiniyoruz. Sekiz baş horanta da benim var. 4 öğrencim var. Akciğer kanseriyim. Bir yiyecek ekmeğe bunlarda muhtaç bende muhtacım. Ben bu kadar sahip çıktım bundan sonra da devletimiz sahip çıksın.” 

HABERİ PAYLAŞ
ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X