İnşaat malzemeleri üreticisi İranlı Pahram ve Melihe Koştinetikhoşa çifti, 1,5 yıl önce Alanya’ya yerleşti. Yerleşik yabancılara verilen oturma izninde, İran vatandaşlarına mülk edinme zorunluluğu getirilince, çift, İran’daki mülklerini satıp, Alanya’dan ev almaya karar verdi. Karı-koca, İran’daki gayrimenkulerine alıcı çıkınca da 9 Şubat günü, kan hastalığı olan kızları Soruşa’yı, piyano hocası İranlı müzisyen Siyaveş Shahani ile eşi Esin İpekoğlu Shahani’ye emanet edip, 3 günlüğüne ülkelerine gitti.
TÜRKİYE’YE GİREMEDİLER
Ancak 12 Şubat günü geri dönmeyi planlayan çift, İran’da, ‘yurt dışından geldikleri’ gerekçesiyle 14 gün karantinaya alındı. Karanti sürelerinin dolmasının ardından da Türkiye, 2 ülke arasındaki sınır kapılarını kapattı. Karı-kocanın Türkiye’ye girişlerine izin verilmedi.
ÇAĞRIDA BULUNDULAR
Soruşa Koştinetikhoşa’nın aylık tedavisi ise anne-babanın izin belgesi olmadığı için yapılamadı. Küçük kızın tedavisi için tüm kapıları çalan Shahani çifti, Soruşa’nın ya ailesinin yanına gönderilmesini ya da anne-babanın yurda alınması için yetkililerden yardım istedi.
ANNESİ GÖZYAŞLARINA BOĞULDU
Cep telefonu aracılığıyla kızıyla görüntülü konuşan Melihe Koştinetikhoşa, gözyaşlarını tutamazken, 1.5 aydır ailesinden ayrı olan Soruşa Koştinetikhoşa şunları söyledi:
“Annem Türkiye’ye gelmek ve beni yeniden görmek için çok telaşlanmış. Yapabileceği en iyi şeyleri yapmış ama gelememişler. Onlar karantinada olmayı kabul ediyor. İran onları kabul etmiş, sınırdan geçebilirler demiş ama Türkiye onların gelmesine izin vermemiş. Önceden benim ağabeyim vardı, ağabeyim öldüğü için benim de ölmemden korkuyor. Sadece onlar buraya geri dönmek istiyor. Hiç kimseye kötülük etmek istemiyorlar.”
‘TAYYİP AMCA, MEVLÜT AMCA LÜTFEN BENİ AİLEME KAVUŞTURUN’
Küçük Soruşa, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’na seslenerek, “Tayyip Amca, Mevlüt Amca, lütfen beni aileme kavuşturun. Ailemi çok özledim. Akşamları onlar için ağlıyorum. Ailem çok üzgün. Benim daha önce ağabeyim öldü, benim de rahatsızlığım var. Lütfen ailemi bana getirin ya da beni oraya gönderin” dedi.
‘KAN HASTALIĞI VAR’
Kendisinin de bir anne olduğunu belirten Esin İpekoğlu Shahani ise şöyle dedi:
“Bizim yanımızda 8 yaşında bir kız çocuğu var. Sadece 2-3 gün için emaneten gönüllendik bakmaya. Annesi-babası Türkiye’de kalabilmek adına İran’daki evlerini satmak için 3 günlüğüne yola çıktı. Fakat virüs kaynaklı sınırların kapatılmasıyla maalesef dönüş yapamadılar. Bu kızımız pırlanta gibi, gözümüzün nuru gibi bakıyoruz ama 8 yaşında bir kız çocuğu, anne-baba istiyor. Karantina süreçlerini de tamamladılar, sonuçları da negatif çıktı ama onları bırakmadılar. Çünkü Türkiye’den karayolları ve uçuşlar yasaklandığı için buraya bir türlü gelemiyorlar. Dolayısıyla anne baba orada, çocuk burada perişan oluyor. Devlet büyüklerinden isteğimiz, bu kızın ailesine kavuşması. Soruşa’nın genetik olarak bir rahatsızlığı var. Daha önce aile olarak çok kötü badireler atlatmışlar, vefatlar gerçekleşmiş. Kızın kan hastalığı var. Biz bu şartlarda onu hastaneye götüremiyoruz, her ay kan alması, bazı ilaçları alması gerekiyor ancak biz bunları yapamıyoruz.”
‘ÇOCUĞUN VARLIĞINI İSPAT EDEMİYORUZ’
Müzisyen Siyaveş Shahani de “Biz Alanya Kaymakamlığı’na ve Göç İdaresi’ne başvurduk. Onlar yardım etmek istiyor ama bürokraside tıkandık. Çocuğun buradaki varlığını ispat edemiyoruz. Alanya’da yaşadığını, burada olduğunu ispat edemiyoruz. Göç İdaresi ve kaymakamlıktan yazı istedik ama çocuğun resmi olarak vasisi değiliz. Avukat tutmaya çalıştık ama 8 yaşında bir çocuk noterden avukata yetki veremiyor. İran’ın bürokrasisi tam durduğu için yollar kapandı. Sayın Cumhurbaşkanı ve Dışişleri Bakanı’mızdan bu çocuğun anne-babasına kavuşturulmasını istiyorum. Çocuğu Hakkari sınırına götürmeyi bile göze aldım, anne babası orada sınırda, orada teslim etmeyi göze aldım. Ama yolda bir çevirme olsa, jandarma durdursa ‘Bu çocukla ne alakan var’ diye sorsa benim hiçbir yetkim yok. Sadece üç gün emanet kalacaktı ama 1,5 aydır burada. Lütfen bunu çocuğumuz için bir an evvel çözün” diye konuştu.
DHA