Bilecik, ekonomi gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 

Dövizin muazzam derecede yükselişi kadar inmesinin de iş dünyası için iyi bir şey olmadığını vurgulayan Bilecik şunları kaydetti: 

”Baktığınız zaman temel olarak iki göstergeyi paylaşmak isterim. Bunlardan bir tanesi tamamıyla konjonktürel, dış dünyadan kaynaklanan kısmı. Öncelikle Fed’in faizleri artıran politikalara devam ediyor olması, 2018 yılında da buna devam edecek olmaları, nihayetinde yabancı sermayenin bir miktar gelişmekte olan ülkelerden, özellikle Amerika’ya, gelişmiş ülkelere doğru bir hız kazandığı dönem yaşıyoruz. Özellikle kur hareketi ve doların yukarıya doğru çıkmasının temel göstergelerinden biri bu. Bir de içeriye bakmamız gerekir. İçeride de özellikle AB ülkeleriyle, Amerika ile yaşanan gerilimler, bir anlamda dış politika tutumumuz da gerçekten döviz hareketinin artmasını sağlayan nedenler oldu.”

NE GEREKİYORSA YAPMALI

Bilecik, Merkez Bankası’nda liyakat anlamında en ufak bir eksiklik olmadığını dile getirerek, ”Siyasi iklimden daha bağımsız, bir miktar daha cesur olarak para politikalarını sıkı uygulaması gerekir. Faizleri düşürmesi gerekiyorsa düşürmeli, artırması gerekiyorsa artırmalı” dedi. TÜSİAD Başkanı, 2017’nin sonu itibarıyla büyüme tahminine de açıkladı. Bilecik, ”Ne olur diye baktığımız zaman, yüzde 6, hatta bir miktar üzerinde bir 2017 yılı olacak’. TÜSİAD olarak yüzde yüzde 9’lar bazında bir 3. çeyrek büyümesi bekliyoruz” diye konuştu.