Mobilya sektörünün yarısı kayıtdışı

Yüksek kayıt dışı ve giderek yaygınlaşan taklitçiliğin beraberinde getirdiği haksız rekabetle mücadele mobilya sektörü, sorunun denetimlerin ve bilincin artması ile çözülebileceğine inanıyor.

Mobilya sektörünün yarısı kayıtdışı

Mobilya Sanayii Çalışma Grubu Raporu’nda, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileri dikkate alındığında sektördeki kayıtdışılığın yüzde 50-60 düzeyinde olduğu belirtildi.

Kalkınma Bakanlığı koordinasyonunda 10. Kalkınma Planı çalışmaları kapsamında oluşturulan Mobilya Sanayii Çalışma Grubu tarafından sektörün büyümesi, uluslararası piyasalarda rekabetin artırılması ve geliştirilmesine yönelik temel sorunlar ortaya konuldu. 

Rapora göre, mobilya sektörünün en önemli sorununu haksız rekabet oluşturuyor. Doğası gereği 100 metrekare ile 100 bin metrekare arasında tesislerde üretim yapılabiliyor olması nedeniyle sektörde diğer sektörlere göre kayıtdışılık oldukça yüksek düzeyde bulunuyor. Bu da haksız rekabeti beraberinde getiriyor. Haksız rekabet konusunda öne çıkan diğer husus ise fikri hakların korunması.

DENETİM SIKINTISI

Türkiye’de istihdam kapasitesi en yüksek sektörlerden biri olan mobilya imalat sanayii, yurt genelinde her ile ve ilçeye dağılmış durumda bulunuyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) rakamları dikkate alındığında, sektörde yüzde 50-60 oranında kayıtdışılığın olduğu tahmin ediliyor. Kayıtdışına etki eden nedenlerin başında, sektörde çoğu küçük atölyelerden oluşan üretim ve satış yerlerinin mal girdi, çıktıları, istihdam verileri ve sigorta primleri açısından net olarak kayıt edilememesi ve piyasa denetimlerinde sıkıntılar yaşanması geliyor.

HAKSIZ REKABET YARATIYOR

Söz konusu sorunun giderilebilmesi için kamu denetiminin artırılması/etkinleştirilmesi, işveren ve tüketicinin bilinçlendirilmesi, (satış anında) garanti kapsamı için fatura alımının teşvik edilmesi, konuyla ilgili kanunların uygulanmasına önem verilmesi öneriliyor. Hammadde, iş gücü gibi konularda sektör envanterinin çıkarılması ve bunu sağlayacak etkili mekanizmaların oluşturulması da sektörde kayıtdışılığın önüne geçilebilmesi açısından diğer önemli hususları oluşturuyor. Ayrıca çevre ve insan sağlığına zararlı hammadde ve uygulamalar konusunda kamu denetiminin yetersiz kalması, sektör genelinde konuyla ilgili bilgi eksikliği gibi nedenlerle çevre ve insan sağlığı açısından sosyal sorumluluk faaliyetlerini yerine getiren firmalar haksız rekabete maruz kalıyor.

TAKLİTÇİLİK YAYGINLAŞTI

Mobilya sektörü, özellikle son 10 yıldaki ihracat potansiyeli, üretim teknolojisi, artan ihraç imkanları ve ihracatçı firma sayısıyla her geçen gün gelişiyor. Mobilyacılık, Türkiye’nin uluslararası alanda rekabete girdiği ve marka oluşturduğu bir sektör olma yolunda ilerliyor ancak sektörde iç piyasada ürünler çok kolay kopya edilebiliyor ve taklitçilik yaygın olarak kullanılan bir iş yapma şekli haline gelebiliyor.

FİKRİ HAKLAR KORUNMALI

Haksız rekabeti önlemek ve tasarım bilincinin kökleşmesini sağlayabilmek için fikri hakların korunması adına tasarım tescil mekanizmasını kolaylaştırmak, model hırsızlığına karşı caydırıcı kanuni önlemleri almak, etkin kontrol mekanizmaları oluşturmak, tasarım konusunda var olan insan potansiyelini sanayi-üniversite işbirliği ile geliştirmek, yeterli kaynak aktarımını yapmak devletin, firmaların ve sektör örgütlerinin çabasını gerektiriyor. Ayrıca Türk Patent Enstitüsü ve ticaret odalarının sektörle daha yakından çalışması, fikri hakların korunmasında önem taşıyor.

UZMAN OLMAYAN BİLİRKİŞİLER

Sektördeki bir diğer sorun ise ihtilaflı durumlarda karar mekanizmasını etkileyen konuda uzman olmayan bilirkişiler tarafından hazırlanan durum değerlendirme raporları oluşturuyor. Bu konuda, tüketici mahkemelerinin bilirkişi tayinlerinde mobilya konusunda donanımlı kişileri seçmesi önem taşıyor.

HABERİ PAYLAŞ
ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X