Moody’s raporunda, Kuveyt dışındaki diğer Körfez ülkelerinin gelecek yıl mali açık vereceği ileri sürülürken, bu ülkelerin toplam mali açıklarının 2015 ve 2016’da gayrisafi yurtiçi hasılalarının yüzde 10’una denk geleceği belirtildi. Raporda, bu oranın 2010 ila 2014 yıllarında toplam yüzde 9 olduğu hatırlatıldı.

Düşük petrol fiyatlarına adapte olabilmek için enerji sübvansiyon reformlarının mali seçeneklerden biri olabileceği ifade edilen raporda, bunun Körfez ülkeleri için fazladan ihraç edilebilecek ham petrol hacmi yaratabileceğine dikkat çekildi.

Moody’s raporunda, Körfez ülkeleri içinde sadece Birleşik Arap Emirlikleri’nin petrol türevi yakıtların perakende satışında reform yaptığı anımsatılarak, Bahreyn ve Umman’ın, düşük petrol fiyatlarından en çok etkilenen ülkeler olduğu kaydedildi.

Dünyanın en büyük petrol ihracatçısı konumundaki Suudi Arabistan ise daha fazla borç içine girebileceğini vurgulayan Moody’s, ülkenin artan bütçe açığının kredi profilinin üzerinde de olumsuz baskı oluşturduğunu bildirdi.

Moody’s, düşük hidrokarbon gelirlerinin, Körfez ülkelerinin gelecek yıl sübvansiyon harcamalarında düşüş ve petrol dışı gelirlerin artırılması gibi kamusal finansmanlarına etki ederek bazı düzenlenmelere neden olabileceğini öngördü.

Raporda, Körfez ülkelerinin artan finansman ihtiyaçları nedeniyle borçlanmaların artacağını ve hükümetlerin toplam borç ihtiyacının 2015 ve 2016 yıllarında 180 milyar dolara, yani bu ülkelerin toplam gayrisafi yurtiçi hasılanın yüzde 12,5’ine denk gelebileceği uyarısına yer verildi.

Moody’s, dün yayımladığı bir başka raporda petrol fiyatları tahminini revize etmiş, fiyatlardaki artışın 2016 yerine 2017 yılında yükselmeye başlayacağı öngörüsünde bulunmuştu.

Uluslararası en yaygın kullanılan brent türü ham petrolün varil başına fiyatının bu yıl varil başına ortalama 55 dolar olacağını tahmin eden Moody’s, 2016’da Brent petrolün varil başına fiyatının 53 dolar, 2017’de ise 60 dolar olmasını öngörüyor.