AİLEDE HASSAS DENGELER

Gecenin karanlığını aralayan ışık huzmeleriyle sabahı ilan eder ilk ezan. Bahşedilen yeni günü, yeni bir hayatı müjdeler. İnsan o kadar aşinadır ki, her gece uyumaya ve emr-i Hakk vuku bulana dek her sabah uyanmaya. Yaratıcının en büyük nimetlerinden biridir bu muntazam düzendeki kâinatı devam ettirmek.

Allah’ın “Adl” esmasının tezahürüdür aslında evrendeki tüm düzen ve denge. Allah’ın var olan her şeye hassas ölçülerle mükemmel bir suret kazandırması ve hakka göre hüküm vermesi yine bu esmanın tecellilerindendir. Allah adildir ve Araf Suresi 29. ayette yer aldığı gibi adaleti emreder. Bu ayet-i kerimede açıkça Allah Teâla isminin yansımalarını kullarında görmek istediğini vurgular. İnsan yaratılmışlar arasında eşref- i mahlûkat olduğunu bilince önce kendine adaletli olur. Allah Teâla’nın onu görmek istediği yerde bulunmaya çaba sarf eder. Bu bilinç suya atılan bir taşın hareketlendirdiği haleler gibi kişinin etrafını da canlandırır.

Evrendeki gayesini, sorumluluklarını ve taşıdığı en şerefli yaratılan olma vasfını harmanlayarak hemen yanı başındaki ailesine dokunur. Var olma bilincine ulaştığında hem kendine hem ailesine hem de topluma yön vermeye kaimdir. Birinin evladıdır, birinin kardeşi, birinin eşi, birinin annesi yahut babası, birinin halası, amcası diyerek uzar yakınlarımızdaki rollerimiz. Sevgi ve saygıyla başlayan muhabbetlerimizde adaleti gözettikçe sağlam ilişkiler kurar ve emrolunduğumuz sırat-ı müstakimde ilerleriz. İsra suresi 23-24. ayetlerde Yüce Allah “Rabbin, sadece kendisine kulluk etmenizi ve anne babanıza iyi davranmanızı emretti.

Onlardan biri veya ikisi senin yanında yaşlanırsa onlara öf bile deme! Onları azarlama! İkisine de gönül alıcı güzel sözler söyle. Onlara merhametle ve alçak gönüllülükle kol kanat ger. “Rabbim! Onlar nasıl küçüklükte beni şefkatle eğitip yetiştirdilerse şimdi sen de onlara merhamet göster” diyerek dua et.” buyurmaktadır. Annebabaya karşı adaleti açıkça anlatan bu ayetlerle birlikte evladın da anne baba üzerinde haklarının olduğunu ve bu hakların karşılanması için anne-babanın da sorumlu tutulduğu, Tahrim suresindeki 6. ayet-i kerimeden anlaşılabilir. “Ey iman edenler! Kendinizi ve ailenizi yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun…”

Toplumun çekirdeği kabul edilen ailenin içinde hak ve adaletin gözetilmesine bu kadar dikkat edilmesi, dinimizin toplumsal ilerlemeyi ailede gördüğünün tespitidir. Eğer aile güzelleşirse ümmet de güzelleşir. Aile yaşamımızda yüklendiğimiz sorumlukları Allah rızasıyla yapmak bizi daha güçlü kılacak ve bir bilinç halinde olmaya itecektir. Evlatlarımızın henüz şekillenmemiş dimağları onlara adaletle davrandığımızı belleklerine işleyerek yarınlarımızı da adaletle tanıştıracaklardır. Evlatlarımız için ne kadar itina ve imtina edersek şüphesiz zararda olmayacağız, zira evlatlarımız bizim en değerli sermayemizdir.

Kübra Abazi
Mudanya Müftülüğü

****

YUNUS MEKTEBİ

O vakit bir olasın

O vakit bir olasın, ayrılıktan kalasın,
Cansız gel bu kapıya, baki dirlik bulasın.

Dert ile gelmeyince, dermana ermeyesin,
Bir can yolda kor isen, bin bir canlar bulasın.

Tadarsan aşk tadından, geçersin zahirinden,
Ayrılığın odundan, o vakit kurtulasın.

Yavı yürü bu yolda, her bir türlü menzilde,
Cümle söylenen dilde gerek unutulasın.

Ey Yunus hani aklın, gensizin söyler dilin,
Payanı yok bu yolun, sen nerde dolanasın.

***

KIRK AMBAR

HZ. ALİ’NİN BÜYÜKLÜĞÜ

Bir gün ashap Peygamberimiz (s.a.v)’den Hz. Ali’yi niçin çok sevdiğini sordu. Hz Peygamber o anda mecliste bulunmayan Hz. Ali’yi çağırmaya adam gönderdi ve orada bulananlara sordu:

– Birisine iyilik etseniz, o da size kötülük etse ne yapardınız? Cevap verdiler: – Yine iyilik ederiz.

– Yine kötülük yapsa? – Biz yine iyilik ederiz. – Yine kötülük yapsa? Ashap cevap vermedi, başlarını öne eğdiler.

Bunun anlamı kötülüğe kötülükle mukabele etmesek bile iyilik yapmaya devam etmeyiz, demekti. Bu sırada Hz. Ali o meclise geldi. Rasulullah Hz. Ali’ye sordu:

 – Ya Ali, iyilik ettiğin biri sana kötülük etse ne yapardın? – Yine iyilik ederdim. – Yine kötülük yapsa? – Yine iyilik yapardım. Hz. Peygamber soruyu tam yedi defa tekrarladı. Hz. Ali yedi defasında da “Yine iyilik ederdim” diye cevap verdi. Ashab,

– Ya Rasulallah, Ali’yi çok sevmenizin sebebini şimdi anladık, dediler.

***

ÇOCUK VE DEĞER

***

NE OKUYALIM

HİKMETİN 40 KAPISI 40 HADİS 40 YORUM

Ciltler dolusu telif ve tasnif ortaya kondu. Kalemler en güzel şekilde onu yazdı, kelamlar hep onu anlattı.

“Benden bir söz işitip onu öğrenen ve başkalarına da aktaran kişinin Allah yüzünü ağartsın…” (Tirmizî, İlim, 7) kelamını işittiğinden beri yüzler bu vesileyle aydınlanma telaşına düştü. Bu uğurda nice 40 hadis derlendi, nice 40 hadis hafızalara nakşedildi.

Elif Erdem, Hale Şahin, Rukiye Aydoğdu Demir’in kaleme aldığı, 2013-2016 yılları arasında Diyanet Aylık Dergi’de yayınlanan yazılardan derlenerek hazırlanmış olan Hikmetin 40 Kapısı – 40 Hadis 40 Yorum kitabı Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları’ndan çıkmış olup 227 sayfadır.

***

Bir Ayet

Siz bir şeyi açığa vursanız da gizleseniz de, biliniz ki Allah her şeyi hakkıyla ﴾Ahzâb, 33/54﴿ bilendir.
  
***

Bir Hadis

“Allah, sizin görünüşlerinize ve mallarınıza bakmaz, ancak kalplerinize ve amellerinize bakar.” (Müslim, Birr, 34)

***

Bir Dua

“Rabbimiz! Bize katından rahmet gönder ve bize içinde bulunduğumuz durumdan bir çıkış yolu göster!” (Kehf, 18/10)

***

Bir Öneri

Bugün kalbinizden gelen sesi dinleyip onun sizi duaya götürecek sesine kulak vermeyi deneyebilirsiniz

***

Göz damlası orucu bozar mı?

Uzman göz doktorlarından alınan bilgilere göre, göze damlatılan ilaç, miktar olarak çok az (1 mililitrenin 1/20’si olan 50 mikrolitre) olup bunun bir kısmı gözün kırpılmasıyla dışarıya atılmakta, bir kısmı gözde, göz ile burun boşluğunu birleştiren kanallarda ve mukozasında mesâmat yolu ile emilerek vücuda alınmaktadır. Damlanın yok denilebilecek kadar çok az bir kısmının, sindirim kanalına ulaşma ihtimali bulunmaktadır. Bu bilgiler, değerlendirildiğinde, göz damlası orucu bozmaz (DİYK 22. 09. 2005 tarihli karar; bkz. Kâsânî, Bedâî’, II, 98).

25 Mayıs 2019 Cumartesi- Hicrî 20 Ramazan 1440

İmsak: 03:45

Güneş: 05:34

Öğle: 13:06

İkindi: 17:02

Akşam: 20:28

Yatsı: 22:09

***

Bu sayfanın içeriği Bursa il Müftlüğü Gençlik koordinatörlüğü tarafından hazırlanmıştır.