Omurga cerrahisi toplumun önemli sağlık sorunlarını çözüyor

Uzun yıllardır omurga cerrahisi alanında birçok ameliyat gerçekleştiren Prof. Dr. Burak Akesen, Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı’nda görev yapmaktadır. Akesen’den, ülkemizde ve Bursa’da yaygın sağlık sorunlarından olan omurga hastalıkları konusunda ayrıntılı bilgi aldık.

Omurga cerrahisi toplumun önemli sağlık sorunlarını çözüyor

 

Prof. Dr. Burak Akesen

Sayın Burak Akesen, omurganın hangi hastalıkları ile ilgileniyorsunuz?
Omurgamız, kafatasımızdan kuyruk sokumuna kadar devam eden, sırt bölgesinde göğüs kafesiyle muhafaza edilmiş, boyun bölgesinde ve bel bölgesinde bulunan hareketli bir destektir. Vücudun gövdesiyle kollar ve bacaklar arasında geçiş noktası sağlayan önemli bir yapı… Bu yapının birçok hastalığı var. En basitinden travmalardan söz edebiliriz. Acil servise başvuran travmalı hastaların yüzde 70’i Tarvmatoloji ve Ortopedi’yi ilgilendiriyor. Bunların yüzde 6’sı da omurga travmalarıdır. Kazalar, düşmeler, ateşli silah ile yaralanmalar ve hafif travmalar (osteoporoz gibi) bu kategoriye girer.

Tavma dışında ne gibi omurga hastalıkları var?
Travmalardan sonra en çok deformiteler ile karşılaşıyoruz. Bu deformiteler omurganın eğikliği olarak açıklanabilir. Bunlar iki formda ortaya çıkar. Yandan bakıldığında öne doğru olan eğikliği var ki biz halk arasında buna ‘kamburluk’ diyoruz ve tıbbi adı da ‘kifos’dur. Bir diğeri de önden bakıldığında yana doğru olan eğikliğe ‘skolyoz’ deniyor. Bu iki hastalık omurga cerrahının pratiğinin neredeyse yüzde 50’sini oluşturur. Bu deformitelerin doğuştan olanları ve sonradan gelişenleri var. Erişkin deformiteleri dediğimiz, yaşlanmayla beraber kireçlenme ve kemik erimelerini kapsayan deformitelerdir.

Omurga sağlığını bozan etmenler nelerdir?

Yaşam şekli, çalışırken yanlış duruş biçimleri gibi etmenler bazı dejeneratif değişiklikler bazı deformatif sonuçlar doğurabilir. Otururken öne doğru uzun süre durmak gibi sebeplerle omurgada kaymalar, fıtık, kanal darlığı gibi etmenler negatif sonuçlar doğrurabilir. Ama bunlar direkt olarak eğriliğe sebep olmaz ama negatif etkileri vardır.

Sinirlerimiz ile omurga sağlığımız arasında nasıl bağlantılar var?
Genetik, yaşlanma, travmalar, enfeksiyonlar ve tümörler omurganın mekanik stabilitesini bozabilir. Bu durumda vücut kendisini sabitleyebilmek için birtakım reaksiyonlar gösterir. Bu reaksiyonlar, omurilik kanalımızda (beyinden başlayıp her seviyede bulunan) sinirlerimizin bazı işaretler olarak okunabilir. Yani sinirlerimiz sayesinde ağrılar hissederiz ve bu ağrılar fonksiyon bozulmalarının uyarıcılarıdır. İnsanlar özellikle bacağa, kola yayılan ve uzun süren ağrıları dikkate almalıdırlar.

6-8 haftadan uzun süren bu sırt, bel, bacak ağrıları bazı hastalıkların işareti olabilir. Bu durumda dikkate alıp mutlaka bir omurga cerrahına danışılmalıdır.

Tümörler yüzünden de omurga sağlığı tehlikeye girebilir mi?

Evet girebilir. Orijini, kemiğin kendisi olan tümörler -ki bunlar çok sık görülmezler ve bir de farklı tümörler vardır. Başka bölgelerden omurgaya sıçrayan (metastaz yapan) tümörlerin tedavisi ile de ilgileniyoruz. Kanser hastasının omurgasının mutlaka taramadan geçirilmesi gerekir. Kanser tedavilerinde multi disipliner bir çalışma gerekir. Yani Patolog, Radyolog, Radyasyon Onkolgları, Medikal Onkologlar ve biz cerrahlar bir konsey oluşturarak çalışırız. Bütün ekip teşhis, tedavi, ameliyat ve ilaç tedavileri hakkında ortaklaşa karar verirler.

 Bursa’da daha çok hangi omurga şikayetlerini görüyorsunuz?

Lokal olarak Bursa’da yaşlanma kaynaklı yani dejeneratif omurga hastalıklarını daha çok görüyoruz. Ben 18 yıldır cerrahlık yapıyorum, Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı benden önce de 20-25 yıllık deneyimiyle ülkemizin en çok tercih edilen bölümlerinden biridir. Bu dönemde en çok yaşlılık kaynaklı fıtıklar ve omurilik kanalı daralmalarını tedavi ettiğimizi söyleyebiliriz.

 Hocam, dünyada tıbbi teknolojiler hızla gelişiyor. Sizler öğretim üyeleri ve aktif hekimler olarak teknolojinin nimetlerinden faydalanıyor musunuz? 20 sene öncesi ile bugün arasındaki farklar var mı?

Çok yerinde bir soru… Omurga cerrahisi denilince insanlar korkarlar. Neden? Eskiden omurga ameliyatları sonrasında insanların en çok korktuğu şey felç kalmaktı. 2000’li yılların başından itibaren bir sistem gelişti: Nöromonitarizasyon! Bu sistem sayesinde biz ameliyat esnasında yaptığımız her işlemin sinirler üzerindeki etkisini izleyebiliyoruz. Bu sistem, ameliyatın gidişatını belirliyor. Gerekirse ameliyatı sonlandırabiliyoruz ki hastanın omurgası zarar görmesin. Son yirmi yıl içinde tıbbi teknolojiler çok gelişti. Bu gelişme sayesinde riskleri çok çok az bir seviyeye indirgeyebiliyoruz. Bu dünya çapında kullanılan ve bizim de Tıp Fakültesi Hastanemizde sürekli kullandığımız bir teknolojidir.

Sayın Akesen, yeni teknolojilerin yakından takip edilebilmesi için doktorların kendilerini güncellemeleri gerekiyor galiba?

Kesinlikle bu güncelleme gereklidir çünkü endüstri yabancı, bilimsel metinler yabancı… Bu durumda yabancı dil bilmeniz ve bu sayede sürekli kendinizi güncelemmeniz gerekmekte. Bundan uzak duran doktorlar kendilerini güncelleyemezler ve yeni tedavi yöntemlerini hastaları için kullanamazlar. Bilgi ve güncellenme doktorluk mesleğinin en önemli parçalarından biridir.

Prof. Dr. Burak Akesen kimdir?

Beşiktaş Atatürk Anadolu Lisesinde 1985-1992 yılları arasında okumuştur. 1992 yılında başladığı Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesini 1999 yılında bitirmiştir. Ortopedi ve Travmatoloji ihtisasına 2001 yılında Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde başlamış ve ihtisası 2005 yılında tamamlayıp Ortopedi ve Travmatoloji Ünvanını almıştır. İhitsas sırasında Amerika Birleşik Devletleri’nde gerekli olan 3 farklı USMLE sınavlarını geçerek ECFMG sertifikası almıştır. Doktor Burak Akesen başarılı olduğu sınavlar neticesinde dünyanın ilk omurga merkezi olan, ABD ve tüm dünyaya sayısız omurga cerrahı yetiştiren TWIN CITIES SPINE CENTER (Minnesota, Mineapolis) bünyesinde 2005-2007 tarihleri arasında resmi fellow (yan dal uzmanı) olarak çalışmıştır. Bu dönemde birçok omurga cerrahisi operasyonunu bizzat gerçekleştirmiştir. Çalıştığı dönemde omurga biomekaniği üzerine çalışmalar yapmış ve yayınlamıştır. Doktor Burak Akesen 2010 yılında mezun olduğu Uludağ Üniversitesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilimda öğretim görevlisi olarak çalışmaya başlamış ve 2012 yılında doçent ünvanını almıştır. 2018 yılında da profesörlük ünvanını alan doktor Burak Akesen birçok ülke tarafından kabul edilen sertifikalı omurga cerrahıdır. Tüm klinik ve cerrahi çalışmaları omurga cerrahisi üzerinedir.

HABERİ PAYLAŞ
ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X