Bursa’da Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) davasında tutuksuz yargılanan 4 iş adamı hakkında Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan tutuklamaya ilişkin talep yazısında, terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan ile ilgili bilgilerin FETÖ’ye aktarılmasının istendiğine dair detaylar yer aldı.
Eski Vali Şahabettin Harput’un da aralarında bulunduğu 17’si tutuklu, 31’i tutuksuz, 12’si firari 60 sanığın Bursa 8. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanmalarına devam edilirken Bursa Cumhuriyet Başsavcılığınca, tutuksuz yargılanan 4 iş adamı hakkında hazırlanan tutuklamaya ilişkin, duruşmadan bir gün önce 12 Ocak’ta mahkemeye sunulan talep yazısında gerekçeler sıralandı.
Aralarında “örgütün para kasaları”nın da bulunduğu öne sürülen 4 sanığın, FETÖ’yle irtibatı nedeniyle kapatılan Orhangazi Üniversitesinin mütevelli heyeti üyesi oldukları ve örgütün tam bağlılığı olmayan üyelerini, bağlı dernek, vakıf ve şirketlerde idari görevlere getirmedikleri vurgulandı.
Tutuksuz yargılanan 4 iş adamından Ş.U’nun bir süre cezaevinde kaldıktan sonra etkin pişmanlıktan faydalanarak tahliye edildiği anımsatılan talep yazısında, yeniden tutuklanmasına yönelik gerekçelere yer verildi.
Talep yazısında şunlar kaydedildi:
“Kapatılan Bursa Girişimci İş Adamları Derneği (BUGİAD) üyesi ve başkan yardımcılığı yapmış. Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu üyesi üyesi olup, 25 Temmuz 2016’da FETÖ’cü oldukları gerekçesiyle istifa ettirilmiş. Sohbet ve toplantılara katılıyor. Ceza İnfaz Kurumu İzleme Kurulu üyesi, FETÖ tarafından özel olarak bu işle görevlendirildiği ifade ediliyor. Kendisinden PKK elebaşıyla ilgili bilgiler istendiği belirtiliyor. Kakao Talk adlı programı cep telefonuna yüklemiş. Yaklaşık 15-20 yıllık üst düzey bir ilişki ve organik bir bağ. Hakkında birçok ifade mevcut.”
“Sözde Osmangazi imamı” önermiş
Örgütün inşaat komisyonunda görev aldığı süre içinde “sözde Osmangazi eyalet imamlarından Sadık A.” ile tanıştığı aktarılan talep yazısında şu ifadeler yer aldı:
“Sadık A’nın dönemin Bursa Cumhuriyet Başsavcısı FETÖ’den tutuklu Namık Yılmaz’a tavsiyesi üzerine sanığın, başsavcının referans ve yardımıyla örgüt adına, Bursa’da kurulan cezaevi izleme kurulunda görev aldığı, bu kapsamda PKK terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan’ın da kaldığı İmralı Yüksek Güvenlikli Ceza infaz Kurumunda da denetimlerde bulunduğu ve bu durumu Bursa Cumhuriyet Başsavcısı Namık Yılmaz ve örgüt yöneticileri ile paylaştığı anlaşılmıştır.”
Mahkemede eski başsavcıyı suçlamıştı
Öte yandan sanık Ş.U, 4 gün süren son duruşmanın ikinci günündeki savunmasında, bir dönem Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri İzleme Kurulunda görev yaptığını, dönemin Bursa Cumhuriyet Başsavcısı şu anda ise FETÖ sanığı Namık Yılmaz’ın kendisini makamında birkaç kez görüşmeye çağırdığını vurgulamıştı.
Şakir U. Başsavcı Yılmaz’ın bu görüşmelerde kuruldaki göreviyle ilgili sorular sorduğunu aktararak, şu iddialarda bulunmuştu:
“Bana sanki bir bilgi elde etmek istiyormuş gibi sorular sordu. Ben de kurul başkanından daha sağlıklı bilgiler alabileceğini söyledim. Bir kere de bir avukat aracılığıyla bana Öcalan’ın psikolojik durumu ve sağlık sorunu olup olmadığını sordular. İstedikleri bilgileri alamayınca başka bir kurul oluşturuldu. Bu kurula İmralı Cezaevi ve iki cezaevi daha verildi. Bu hassas noktaları o kurul izledi bundan sonra.”
“Örgüte tam bağlılığı olmayan, dernekte yönetici olamıyor”
Yazıda, sanığın ayrıca örgüte ait kapatılan derneklerde yönetim kurullarında görev aldığı ve örgütün tam bağlılığı olmayan üyelerini yönetici yapmadığı da vurgulandı.
Talep yazısında yer alan bilirkişi raporunda, sanığın örgütün kara paralarını aklama yöntemleriyle ilgili de şunlara yer verildi:
“Vakıf yöneticilerinin himmet adı altında topladıkları kara parayı özel evrakta sahtecilik yaparak, muhasebe kayıtlarına fazla gelir kaydettikleri ancak çekleri banka hesaplarına aktarmayarak da kara parayı bu yolla akladıkları, gerek vakıf yöneticilerinin gerekse Ş.U. ile bir inşaat firmasının yöneticilerinin FETÖ/PYD terör örgütünü finanse etmek ve bu faaliyetlerini gizlemek için bu yönteme başvurdukları sonucuna ulaşılmıştır. Ticari hayatın olağan akışına uygun olmayan vakfa yapılan himmet adı altındaki bağışların ve vakıf yöneticileri tarafından Türkiye’nin her yerinden toplanan çeklerin bir kısmının vakıf hesaplarına geçtiği, tespit edilebilen kısmının da vakıf mevduatı ve vakıf yöneticilerinin bankalardaki hesaplarına ve ortağı oldukları şirketlerine aktarıldığı, FETÖ/PYD terör örgütüne finansman desteği sağladıkları tespit edilmiştir. Adı geçen şüphelinin yasa dışı FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün alt kademe yöneticisi olduğu ve bu örgütü finanse ettiği anlaşılmıştır.”
Ş.U’nun etkin pişmanlıktan faydalanarak tutuklu bulunduğu cezaevinden tahliye edildiği anımsatılarak, sanığın FETÖ’yle irtibatını inkar ettiği ve örgüt yapılanmasına dair yeni ve önemli ayrıntıları paylaşmadığı da talep yazısında yer aldı.