Diyarbakır’ın Lice ilçesi kırsalında etkisiz hale getirilen ve Terörden Arananlar Listesi’nde kırmızı kategoride yer alan “Doktor Amara” kod isimli Müzeyyen Aydınlı ve bazı teröristlerle elinde uzun namlulu silahla fotoğrafları olduğu belirlenen avukat M.N.D. hakkında hazırlanan iddianame, 10. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.
İddianamede, terör örgütü PKK/KCK’nın kuruluşu, yapılanması ve gerçekleştirdiği saldırılarla ilgili detaylı bilgiye yer verildi.
Lice ilçesinin Yalımlı köyü Hevsel mezrası kırsalında 3 Ekim’de “Yıldırım-7 Şehit Jandarma Binbaşı Ümit Çelik Operasyonu” kapsamında tespit edilen 4 PKK’lı teröristin etkisiz hale getirildiği hatırlatılan iddianamede, bölgede yapılan aramada toprağa gömülü bulunan dijital materyallerde sanık M.N.D’nin bilgileri ve fotoğraflarının yer aldığı belirtildi.
Materyalde inceleme yapıldığı aktarılan iddianamede, şu bilgilere yer verildi:
“Şüpheli M.N.D’nin üzerinde terörist kıyafeti giymiş bir şekilde, dağlık bir alanda, elinde teröristler tarafından kullanılan M-16 marka silah ile çekilmiş fotoğraf bulunmuştur. M.N.D’nin, etkisiz hale getirilen teröristler Aydınlı ve ‘Didar Serdar’ kod isimli Meryem Doğan ile uzun namlulu silahla dağlık alanda çekilmiş fotoğrafları da yer aldı. Bir fotoğrafta ise teröristler tarafından Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ait hava araçlarınca kullanılan termal tespit cihazlarının görüşünü engellemesi için kullanılan kamuflajlı şemsiye ile çekilmiş fotoğrafının bulunduğu da belirlendi.”
İddianamede tanık ifadesine yer verildi
İddianamede, terör örgütü PKK’dan kaçarak güvenlik güçlerine teslim olan terörist E.B’nin tanık olarak ifadesi de yer aldı.
E.B, ifadesinde şunları anlattı:
“Birlik köyünde ‘Botan’ kod isimli Veli Taşkıran gelerek bulunduğumuz araca bindi. Taşkıran ve ‘Soreş Tatvan’ kod isimli Ferhat Akgün sohbet etmeye başladı. Taşkıran, ‘birazdan kız gelecek’ dedi. Akgün ise ‘avukat olan kız mı gelecek?’, Taşkıran ise ‘evet avukat kız gelecek’ diye cevap verdikten sonra araçtan indik. Sonra şüpheli lüks bir araçla geldi. Elinde çok sayıda rulo halinde ve bantlanmış, dış kısmında bir şeyler yazan kağıtlar vardı. Avukat, Taşkıran ve Akgün’ün yanına gitti ve yaklaşık 2 saat birlikte konuştular. Avukat ile Akgün çok samimiydi. Avukat elinde bulunan kağıtları Akgün’e verdikten sonra geldiği araçla köyden ayrıldı.”
Montaj olduğunu savundu
İddianamede yer verilen ifadesinde sanık M.N.D. ise fotoğrafın baş kısmının kendisine ait olduğunu ve söz konusu fotoğrafların montaj olduğunu ileri sürdü.
İddianamenin değerlendirme ve sonuç kısmında şunlar kaydedildi:
“Şüphelinin alınan ifadesinde üzerine atılı suçlamaları kabul etmemiş ve terör örgütüne katılım yapmadığını iddia etmiş ise de örgütsel doküman içerisinde yer alan ve iletişim bilgisi olarak girilen cep telefonuna ait iletişim tespiti kayıtları incelendiğinde, ilgili hattın 2018 yılı mayıs ayı içerisinde her güne ait arama, aranma veya mesaj gönderme şeklinde iletişim kaydı bulunmuştur.”
Sanığın, terör örgütü PKK’ya katılım yapıp “Doğa Dilşa (Bese)” kod adını aldığı öne sürülen iddianamede, “Terör örgütü içerisinde sözde alan ve bölge sorumlusu olarak faaliyet yürüten örgüt mensupları ile yüz yüze görüşmeler yaptığı, silahlı terör örgütü PKK’nın üyesi olduğu ve üzerine atılı ‘silahlı terör örgütüne üye olma’ suçunu işlediği anlaşılmıştır.” denildi.
İstenilen ceza
İddianamede, Diyarbakır Barosu’na kayıtlı avukat M.N.D. hakkında “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçlamasıyla 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istenerek, mahkumiyeti halinde TCK’nin 53/1 maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarına hükmedilmesi talep edildi.
AA