Kardelen Kestane Şekeri kadın çalışanlarına seminer veren Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Gökhan Ordu, kadınlarda meme kanserinden sonra, gelişmemiş ülkelerde en sık görülen ikinci kanser türü olan rahim ağzı kanseri olduğunu belirterek, düzenli tarama ve muayene ile kanser öncüsü lezyonları yakalamanın mümkün olduğunu vurguladı.

5-10 yıl arasında rahim kanserinin oluştuğuna ve her yıl 250 binden fazla kadının hayatını kaybetmesine neden olduğuna dikkat çeken Hayat Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Gökhan Ordu, “Rahim ağzı kanseri, ‘serviks’ denilen rahim ağzında gelişen bir kanser türüdür. Bu nedenle serviks kanseri olarak da adlandırılır. Hem ülkemizde hem de dünyada birçok kadın bu hastalıkla mücadele ediyor.  Peki, rahim ağzı kanserinin bulguları neler? Fark etmek biraz zaman alabiliyor. Ama bazı belirtileri kadınlar fark edebilir düzeyde.  Bunlardan belli başlı olanları şöyle;  adet döneminiz dışında yaşanan kanama, cinsel birleşme sırasında ağrı, bel ve kasık ağrıları bunlara ek olarak bir de kötü kokulu akıntılarla karşılaşırsanız test yaptırmanız sizi koruyacaktır. Bizim de elimizi güçlendirecektir. Erken tanı her hastalıkta ve kanser türünde olduğu gibi bunda da hayat kurtarıyor. Bunun için de sizin düzenli olarak her yıl kontrole gitmeniz lazım. Biz rahim ağzı kanserini ancak testle yenebiliriz” dedi.

DÜZENLİ TEST VURGUSU

Rahim ağzı (Serviks) kanserinden korunmanın yollarına da değinen Op. Dr. Gökhan Ordu şöyle konuştu; “Hekiminizin belirttiği aralıklarda PAP Smear testi yaptırmak rahim ağzı kanserinden de diğer hastalıklardan da korunmanın etkili yollarından biridir. Zaman konusunda endişeniz olmasın 10 – 15 saniye gibi kısa bir sürede yapılabiliyor. Henüz oluşum aşamasındaki kanseröz lezyonların teşhisini koyarak, tedavi edebiliyoruz.  Yanlış beslenme, sigara kullanımı ve kişisel temizlik kurallarına uyulmaması da rahim ağzı kanserine yol açabiliyor. Şunu net olarak ifade etmeliyiz ki her türlü hastalıktan korumanın en etkili yolu, sağlıklı yaşam alışkanlıklarına sahip olmaktır. Bu hastalığın oluşumunda HPV adlı virüs olguların büyük kısmından sorumlu  ve temelde cinsel yolla bulaşıyor.Tüm bunlara ek olarak ayrıca yaşamınızda bu kanserle mücadele etmek istemiyorsanız düzenli jinekolojik muayene yaptırmanızı ısrarla öneriyorum.”