Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, 7 Ekim sabahı İsrail’e “Aksa Tufanı” adıyla kapsamlı saldırı başlatmıştı. Gazze’den İsrail yönüne binlerce roket atılırken Filistinli silahlı gruplar Gazze-İsrail sınırındaki Beyt Hanun-Erez Sınır Kapısı’na baskın düzenleyerek burayı ele geçirmişti.

Silahlı gruplar daha sonra buradan İsrail içindeki yerleşim yerlerine girmiş, İsrail ordusu da onlarca savaş uçağıyla Gazze Şeridi’ne saldırı başlatmıştı.

Gazze’den düzenlenen saldırılarda 306’sı asker 1400 İsraillinin öldüğü, 4 bin 834 İsraillinin yaralandığı aktarılmıştı. Gazze’deki Filistin Sağlık Bakanlığı, İsrail’in Gazze’ye saldırılarında 1524’ü çocuk, 4 bin 137 kişinin öldüğünü, 13 binden fazla kişinin yaralandığını duyurmuştu. İşgal altındaki Batı Şeria’da da İsrail güçlerinin ve Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 81 Filistinlinin öldüğü belirtilmişti.

İsrail’in saldırılarında 13 gazeteci yaşamını yitirmişti.

İsrail ordusu, ablukaya aldığı Gazze Şeridi’nde yerleşim yerleri, hastane, cami ve kiliseleri vurmaya devam ediyor.

Dünya Sağlık Örgütü Doğu Akdeniz Bürosu, DSÖ’nün 4 kamyonluk tıbbi malzeme konvoyunun Refah Sınır Kapısı’nı geçerek Gazze’ye doğru yola çıktığını duyurdu.

DSÖ Doğu Akdeniz Bürosu, Gazze’ye doğru yola çıkan 4 kamyonun içinde; 1200 kişilik travma tedavi tıbbi malzemesi, 235 kişilik travma çantaları, kronik hastalıklar için 1500 kişiye ilaç ve üç ay boyunca 300 bin kişiye yetecek temel sağlık malzemeleri bulunduğunu açıkladı.

İsrail saldırıları altındaki Gazze’ye yardım taşımak için  Refah sınır kapısında bekleyen yardım TIR’ları böyle görüntülendi.

Mısır Kızılayının Kuzey Sina Müdürü Halid Zayid, Refah Sınır Kapısı’ndan İsrail ablukası altındaki Gazze Şeridi’ne geçen ilk yardım konvoyunun 20 tırdan oluştuğunu belirtti.

İsrail ablukası altındaki Gazze Şeridi’ndeki hükümet, Birleşmiş Milletlerin (BM) ilgili kuruluşundan, Refah Sınır Kapısı’ndan gelen yardımları Gazze’nin tamamına yönlendirmesini beklediklerini belirtti. Gazze’deki Hamas’a bağlı hükümetin Basın Ofisi Başkanı Selame Maruf, düzenlediği basın toplantısında, Refah Sınır Kapısı’ndan yardımları teslim alan BM Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansının (UNRWA) kentin çeşitli bölgelerinde yardımları hak sahiplerine ulaştırmasını beklediklerini söyledi.

Maruf, “Geçici süreyle açılan Gazze Şeridi’nin Mısır sınırındaki Refah Sınır Kapısı’ndan girecek sınırlı yardımlar kentte yaşanan insani felaketi değiştirmeyecek.” dedi.

Bölgedeki durumun ciddiyetine dikkati çeken Filistinli yetkili, “Yakıtın neredeyse tükenmek üzere olması, ilaç ve tıbbi sarf malzemeleri stoklarının tükenmesi ve en düşük seviyeye ulaşması nedeniyle Refah Sınır Kapısı’nın kalıcı olarak açılması gerekiyor.” diye konuştu.

Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah El Sisi Kahire’de düzenlenen barış zirvesinde yaptığı konuşmadai liderleri Gazze Şeridi’ndeki insani felaketi sona erdirecek ve İsrail ile Filistinliler arasında barışa giden yolu yeniden canlandıracak bir yol haritası üzerinde anlaşmaya davet etti. Sisi, yol haritasının hedefleri arasında Gazze’ye yardım ulaştırılması ve ateşkesin kabul edilmesinin ardından iki devletli çözüme giden müzakerelerin yer aldığını söyledi.

Bununla birilikte Sisi, Refah sınır kapısının açık tutulması için ABD Başkanı Joe Biden ile anlaştığını söyledi.

İsrail merkezli Kanal 12 televizyonunda konuya dair bir haber yayımlandı. Habere göre Filistinli grupların elindeki esirlerin serbest bırakılması amacıyla yürütülen müzakereler sonlanana kadar Gazze’ye yönelik kara harekatını ertelemesi yönünde İsrail’e uluslararası baskı yapılıyor.

Baskıyı yapan taraflara ilişkin ise ayrıntılı bilgi verilmedi. İsrailli yetkililer, hemen her gün Tel Aviv’in Gazze Şeridi’ne kara harekatı yapmayı planladığı yönünde açıklamalar yapıyor.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Yoav Gallant önceki gün, Gazze sınırı yakınlarında bulunan askerlerle bir araya gelerek, İsrail ordusunun Gazze Şeridi’ne yönelik kara operasyonunun “yakın” olduğu mesajını vermişti.

Filistin Kızılayı’ndan yapılan yazılı açıklamada, “İsrail işgal güçlerinden Gazze’nin güneyinde yer alan Kudüs Hastanesi’nin bombalanacağı yönünde tehdit alındığı” belirtildi.

Açıklamada, “İsrail ordusunun, 400’den fazla hasta ile buraya sığınan 12 bin kişinin bulunduğu Kudüs Hastanesi’nin acilen boşaltılmasını istediği” kaydedildi.

Gazze’deki el-Ehli Baptist Hastanesi katliamına işaret edilen açıklamada, yeni bir katliamın önüne geçmek için dünyaya acil müdahale çağrısı yapıldı.

İsrail’in Gazze’deki el-Ehli Baptist Hastanesine 17 Ekim’de düzenlediği saldırıda 471 kişi hayatını kaybetmiş, 28’i ağır 342 kişi yaralanmıştı.

İsrail’in tahliye çağrısının ardından Gazze’deki Kudüs Hastanesi yönetimi, hastaları sevk etmenin zorluğundan ötürü hastaneyi tahliye etmeyi reddetti.

Gazze’deki Filistin hükümetinin medya ofisinden konuya dair yazılı açıklama yapıldı. Açıklamada, 17’si cami, biri kilise olmak üzere 18 ibadethanenin İsrail’in saldırılarında zarar gördüğü belirtildi.

Gazze’deki Filistin Vakıflar ve Din İşleri Bakanlığı yetkililerinden İkrami Salim de Al Jazeera televizyonuna yaptığı açıklamada, saldırılarda 9 caminin tamamen yıkıldığını söyledi.

Gazze’deki hükümetin medya ofisi tarafından yapılan açıklamada, İsrail’in önceki gün doğrudan Rum Ortodoks Kilisesi’ni hedef alması sonucu ölenlerin sayısının 18’i Hristiyan 20 kişiye ulaştığı belirtildi.

Gazze’deki İçişleri Bakanlığı, önceki akşam İsrail’in Gazze’deki Rum Ortodoks Kilisesi’ni hedef aldığını duyurmuş, Sağlık Bakanlığı da saldırı sonucu 16 kişinin yaşamını yitirdiğini açıklamıştı.

Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde, Telegram hesabından yaptığı açıklamada, Katar’ın çabalarına yanıt olarak ABD’li anne-kız olan Judith Raanan ve Natalie Raanan’ı serbest bıraktıklarını belirtti.

Ebu Ubeyde, “Bu yaptığımız, ABD’ye ve dünyaya, ABD Başkanı Joe Biden ve onun faşist yönetiminin iddialarının asılsız olduğunu göstermek içindir.” ifadelerini kullandı.

Kassam Tugayları Sözcüsü, daha önce yaptığı açıklamada ellerinde 200 ile 250 arasında esir bulunduğunu söylemişti.

İsrail Savunma Kuvvetleri Sözcüsü Tuğamiral Daniel Hagari yaptığı açıklamada, Judith Raanan ve kızı Natalie Raanan’ın Hamas tarafından serbest bırakıldığını ve İsrail askerlerinin koruması altında olduğunu söyledi. Hamas’ın yaklaşık 200 kişiyi esir tutmaya devam ettiğini belirten Hagari, “Hamas kendisini dünyaya insani nedenlerle esirleri serbest bırakan bir örgüt olarak tanıtıyor ama gerçekte bebekleri, çocukları, kadınları ve yaşlıları esir tutan cani bir terör örgütü” ifadelerini kullandı.

Hagari, kara harekatını da içeren savaşın son aşamaları için ordunun hazırlandığını belirterek, “Çatışmaların birkaç hafta daha sürmesi muhtemel” dedi.

Başbakan Binyamin Netanyahu’nun basın ofisinden yapılan yazılı açıklamada, Hamas’ın elindeki ABD’li anne Judith Raanan ve kızı Natali Raanan’ın serbest bırakıldığı belirtildi.

Açıklamada, İsrail Esirler ve Kayıplar Dosyası Koordinatörü Gal Hirsch’in, İsrail ordusu ve emniyet güçleri eşliğinde serbest bırakılan iki esiri Gazze sınırında karşıladığı ve ABD’li anne-kızın aileleriyle buluşmak üzere askeri bir noktaya hareket ettikleri ifade edildi.

Hamas tarafından rehin alınan ve sonrasında serbest bırakılan Natalie Raanan’ın babası Uri Raanan, kızının iyi olduğunu açıkladı. ABD’nin Chicago eyaletinde yaşayan baba, dün televizyonda Hamas tarafından esir alınan bir anne ve kızın serbest bırakıldığı haberini gördüğünde bunların kendi kızı ve kızının annesi olmasını umduğunu söyledi.

Anne ve kızının neden serbest bırakıldıklarını bilmediğine işaret eden Raanan, Natalie Raanan’ın elindeki “küçük bir çizik” dışında bir zarar görmediğini aktardı. 71 yaşındaki baba, Natalie ve annesinin Tel Aviv’deki akrabalarının yanına gideceklerini ve gelecek hafta da ABD’ye geleceklerini tahmin ettiğini ifade etti.

Natalie’nin erkek kardeşi Ben Raanan, olaylar meydana gelmeden önce kız kardeşi ile benzer dövmeler yaptırma planları olduğunu, bu hafta da onun ismi olan bir dövme yaptırdığını belirtti.

ABD Başkanı Joe Biden, İsrail ordusunun hava saldırılarına yoğun şekilde devam ettiği Gazze Şeridi’nde Hamas tarafından esir tutulan 2 ABD’linin serbest bırakılmasına ilişkin açıklama yaptı. Biden, “Bugün, Hamas tarafından esir alınan 2 ABD’linin serbest bırakılmasını sağladık” dedi.

Biden, serbest bırakılan vatandaşların ABD hükümetinin tam desteğine sahip olacağını vurguladı. Biden, “Hamas tarafından esir tutulan ABD vatandaşlarının serbest bırakılması için gece gündüz çalışıyoruz. Başkan olarak, esir tutulan ABD’lilerin güvenliğinden daha yüksek bir önceliğim yok” şeklinde konuşarak, Katar hükümetine ve İsrail hükümetine esirlerin serbest bırakılması için yapılan çalışmalara ortak olduklarından dolayı teşekkür etti.