Sağlık Bakanlığı, vatandaşlardan gelen, koronavirüsün yapısı ve hastalıktan korunma yollarına ilişkin soruları yanıtladı.
Bakanlığın internet sitesinde yer alan yanıtlarda, soğuk algınlığına neden olan koronavirüsün her yıl genellikle mevsimsel grip döneminde görüldüğüne işaret edildi. İnsanlarda dolaşımda olan ve çoğu soğuk algınlığına neden olan koronavirüs alt tipleri “HCoV-229E, HCoV-OC43, HCoV-NL63 ve HKU1-CoV” olarak sıralandı. Koronavirüslerin, Orta Doğu Solunum Sendromu (MERS-CoV) ve Ağır Akut Solunum Sendromu (SARS-CoV) gibi ağır hastalıklara da sebep olduğu belirtildi.
SARS’a karşı alınan önlemler sayesinde SARS’ın görülmediği, MERS’e karşı alınan önlemlerle de hastalığın görülme sıklığının azaldığı ifade edilerek, Türkiye’de 2014’te bir MERS-CoV vakası görüldüğü, bunun dışında halen başka bir vakaya rastlanmadığı vurgulandı.
Koronavirüslerin, ilk kaynağının hayvanlar olduğu, sonrasında ise insandan insana geçen solunum yolu enfeksiyonuna neden olabildiği kaydedildi.
Detaylı araştırmalar sonucunda, SARS-CoV’un misk kedilerinden, MERS-CoV’un ise tek hörgüçlü develerden insanlara bulaştığının ortaya çıktığı belirtilerek, henüz insanlara bulaşmamış, ancak hayvanlarda saptanan birçok koronavirüs mevcut olduğu ifade edildi.
Yeni koronavirüsün (2019-nCoV) daha önce insanlarda tespit edilmemiş yeni bir koronavirüs alt tipi olduğu ve 7 Ocak 2020’de tanımlandığı kaydedildi. Bu koronavirüsün kesin kaynağının bilinmediği belirtilerek, erken dönemde bildirilen ilk olguların, Çin’in Wuhan kentinin güneyindeki Wuhan Güney Çin Deniz Ürünleri Şehir Pazarı çalışanlarında bildirilmesinin, virüsün muhtemelen bir hayvan kaynağından ortaya çıktığını düşündürdüğü ifade edildi.
Sağlık Bakanlığının bilgilendirmesinde, yeni koronavirüsün bulaşma şeklinin tam olarak bilinmediğine işaret edilerek, hayvandan insana bulaşma yanında, insandan insana da bulaştığının anlaşıldığı, damlacık yoluyla bulaştığının varsayıldığı belirtildi. Virüsün kuluçka süresinin net olarak bilinmediği, 2-14 gün arasında olduğunun düşünüldüğü kaydedildi.
– En çok karşılaşılan semptomlar
Konuyla ilgili diğer sorulara verilen yanıtlar şöyle:
“En çok karşılaşılan semptomlar ateş, öksürük ve solunum sıkıntısıdır. Ancak şiddetli olgularda pnömoni, ağır akut solunum yetmezliği, böbrek yetmezliği ve ölüm gelişebilmektedir.
Eldeki veriler, yaşlı ve eşlik eden hastalığı olanlarda daha ağır seyrettiğini göstermektedir.
Yeni koronavirüs enfeksiyonunun yoğun olarak görüldüğü bölgelerden ülkemize gelen ve herhangi bir solunum yolu semptomu gösteren kişiler, uygun şartlarda izole edilerek, hastalık olasılığı açısından değerlendirilmekte ve solunum numunesi alınmaktadır. Bu kapsamda değerlendirilen vakalarda şu ana kadar yeni koronavirüs hastalığı saptanmamıştır.
Sağlık Bakanlığı tarafından, hastalıkla ilgili dünyadaki gelişmeler ve hastalığın uluslararası yayılımı yakından takip edilmektedir. Hastalığın yayılımına yönelik ilk haberlerin alınmasının ardından hastalık yakından takip edilmeye başlanmıştır. Yeni koronavirüs hastalığına yönelik Risk Değerlendirme ve Bilim Kurulu toplantıları yapılmıştır. THY, Türkiye Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü, Kamu Hastaneleri Genel Müdürlüğü gibi konunun tüm paydaşları sürece dahil edilerek, olay takip edilmeye ve toplantılar yapılmaya devam edilmektedir. 7/24 çalışma esasına göre ekip oluşturulmuştur. Ülkemizde, Dünya Sağlık Örgütü’nün önerileri ile paralel olarak gerekli önlemler alınmıştır. Havalimanları ve deniz giriş noktaları gibi ülkemizin giriş noktalarında riskli bölgelerden gelebilecek hasta yolcuların tespitine yönelik önlemler alınmış ve hastalık şüphesi varlığında yapılması gerekenler belirlenmiştir.
Hastalığa yönelik tanı, olası vakada uygulanacak prosedürler, korunma ve kontrol önlemleri ile ilgili bir rehber hazırlanmıştır. Tespit edilen vakalara yönelik yönetim algoritmaları oluşturulmuş ve ilgili tarafların görev ve sorumlulukları tanımlanmıştır. Rehberde ayrıca vaka görülen ülkelere gidecek veya oralardan gelecek kişilerin yapması gerekenler de yer almaktadır.”
Yanıtlarda, sürekli güncellenen bu rehbere Halk Sağlığı Genel Müdürlüğünün resmi internet sitesinden ulaşılabileceği ifade edildi.
Olası vaka tanımına uyan kişilerden solunum yolu numunesi alınarak, numune sonucu çıkana kadar sağlık tesisi koşullarında izole edildiği belirtildi.
Yeni koronavirüsün henüz geliştirilmiş bir aşısı bulunmadığı vurgulandı.
Hastalığa yakalanmamak için öneriler
Akut solunum yolu enfeksiyonlarının genel bulaşma riskini azaltmak için önerilen temel ilkelerin yeni koronavirüs için de geçerli olduğu ifade edilerek, bu öneriler şöyle sıralandı:
“El hijyenine dikkat edilmesi, ellerin en az 20 saniye boyunca sabun ve suyla yıkanması, sabun ve suyun olmadığı durumlarda alkol bazlı el dezenfektan kullanılması, eller yıkanmadan ağız, burun ve gözlerle temas edilmemesi, hasta insanlarla temastan kaçınılması, özellikle hasta insanlarla veya çevreleriyle doğrudan temas ettikten sonra ellerin sık sık yıkanması, öksürme veya hapşırma sırasında burun ve ağzın tek kullanımlık kağıt mendil ile örtülmesi, kağıt mendilin bulunmadığı durumlarda ise dirsek içinin kullanılması, solunum hijyen önerilerine dikkat edilmesi, mümkünse kalabalık yerlere girilmemesi, eğer girmek zorunda kalınıyorsa ağız ve yüzün kapatması, mümkünse tıbbi maske kullanması.”
El yıkamada antiseptik içeren sabun kullanmaya gerek bulunmadığı ve normal sabunun yeterli olduğu ifade edildi.
Korunma önerilerinin Çin gibi hasta yoğunluğunun fazla olduğu ülkeler ile diğer ülkelere yolculuk yapmak zorunda olan kişiler için de geçerli olduğu belirtilerek, bunun yanında hastaların yoğun olarak bulunması nedeniyle mümkünse sağlık merkezlerine gidilmemesi, sağlık kuruluşuna gidilmesi gereken durumlarda da diğer hastalarla temasın en aza indirilmesi gerektiği kaydedildi.
Çiğ veya az pişmiş hayvan ürünleri yemekten kaçınılması, iyi pişmiş yiyeceklerin tercih edilmesi, çiftlikler, canlı hayvan pazarları ve hayvanların kesilebileceği alanlar gibi yüksek riskli alanlardan kaçınılması önerildi.
Seyahat sonrasında herhangi bir solunum yolu semptomu olması halinde doktora seyahatle ilgili bilgi verilmesi gerektiği belirtildi.
– Hastalığın teşhisi
Güncellenen vaka tanımları doğrultusunda, 2019-nCoV hastalığı riski olan kişilerden numune alındığı ve tanıyı teyit için gerekli incelemelerin yapıldığı bildirildi. Hastalık olasılığının düşünüldüğü kişilerin solunum yolu numunelerinde önce pancoronavirüs testi yapıldığı ve pozitif çıkan numunelerde sekans analizi yapılarak hastalığın tanısının net olarak konulabildiği kaydedildi.
– Çin için seyahat uyarısı
İçinde bulunulan yüzyılda ulaşım olanaklarının artması ve vaka görülen ülkelerle ticari ve kültürel ilişkiler dikkate alındığında, dünyadaki birçok ülke gibi Türkiye’de de vakaların görülme ihtimali bulunduğu vurgulandı.
Dünya Sağlık Örgütü tarafından şu an için Çin’e herhangi bir seyahat kısıtlaması olmamakla birlikte gerekli olmadıkça riskli bölgelere gidilmemesi önerisi bulunduğu anımsatılarak, Çin yönetiminin, enfeksiyonun yayılımını engellemek için vakaların yoğun görüldüğü Wuhan bölgesine giriş çıkışı durdurduğu belirtildi.
Dışişleri Bakanlığının resmi internet sayfasında, 27 Ocak 2020 tarihli “Çin için Seyahat Uyarısı” duyurusu yer aldığı da hatırlatıldı.
Tur araçlarının kullanım sırasında sık olarak havalandırılması, araç klimatizasyonunda, havanın dışarıdan alınan hava ile ısıtılması ve soğutulmasının tercih edilmesi, araç içerisinde havanın araç içi dönüşümü kullanılmaması ve mümkünse araçların standart genel temizliğinin, her kullanım sonrasında yapılması önerildi.
Misafirlerin valizlerini taşıyan kişilerle ilgili, virüs uzun süre cansız yüzeylerde yaşayamayacağı için, hastalık varlığında dahi bulaştırıcı olmasının beklenmediği ancak genel olarak bu tür işlemler sonrasında derhal ellerin yıkanması veya el antiseptiği ile el temizliğinin sağlanması gerektiği ifade edildi.
Hastalığın yoğun olduğu bölgelerden gelen misafirler arasında ateş, hapşırık ve öksürüğü olanlara maske takılması, 112 aranılarak bilgi verilmesi ve yönlendirilen sağlık kuruluşuna öncesinde haber verilerek gidilmesinin sağlanması istendi.
Genel enfeksiyondan korunma önlemlerinin oteller, havaalanı ve turistlerin geldiği restoran ile mağazalarda çalışanlar, turistlerle aynı oteli veya restoranı kullanan kişiler için de geçerli olduğu vurgulandı.
Ayrıca sık el yıkama ve erişilebilir yerlere alkollü el antiseptiği konulması ve eller yıkanmadan ağız, burun ve gözlerle temas edilmemesinin uygun olacağı kaydedildi.