TBMM’de partisinin grup toplantısında konuşan CHP lideri Kılıçdaroğlu, hükümetin Suriyeli politikasını eleştirdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Başbakanlığı döneminde Suriye’deki “Emeni Camisi’nde namaz kılacağız” denildiğini ancak 3 milyon Suriyeli Türkiye’ye geldiğini anlatan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: “Suriyelileri vatandaşlığa alacağız diyorlar. Hangi gerekçeyle alacaksın? 6 milyon işsiz var. Niye vatandaşlık veriyoruz, hangi gerekçeyle? 400 bini Şanlıurfa’da, 391 bini İstanbul’da, 324 bini Gaziantep’te, Kilis’te 116 bin kişi yaşıyor. 400 bin Suriyeli çocuk okula gitmiyor. Bu çocukları nasıl eğiteceksin? Bunları alırsanız Türkiye’nin sosyal dokusu bozulacak, Türkiye’nin genleriyle oynanıyor. Kimin terörist, kimin masum olduğu bilinmiyor.”

“HODRİ MEYDAN…”

Hükümetin devleti yönetme gücü ve stratejisi olmadığını savunan Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti: “Yeni bir rejim kurgulamak için bunu yapıyorlarsa Türkiye’ye ihanettir. AB ve BM misyonları başta olmak üzere Suriye yeniden onarılmalı. ‘TOKİ konutlarını vereceğim’ diyorsun. Suriye’deki binaları yapalım. Kimse topraklarını terk etmek istemez. Savaşın bitmesi lazım, Suriye’nin onarılması lazım, sonra Suriyeli kardeşlerimiz kendiliğinden döner. Sen düne kadar milli irade diyordun, referandum yapalım, hodri meydan. Vatandaş Suriyeliye kızıyor. Bu yanlış. Savaştan kaçmışlar. Sen hükümete kız.”

ÇARPICI IŞİD İDDİASI

Terör örgütü IŞİD’le ilgili çok çarpıcı iddialar da ortaya atan Kılıçdaroğlu, Musul Başkonsolosluğu’nun basılması talimatını veren IŞİD’li teröristin Türkiye’de tedavi gördüğünü, masraflarının da devlet tarafından ödendiğini savundu. CHP lideri, “IŞİD’in sağ kolu Şanlıurfa hastanesinde tedavi gördü, masraflarını Türkiye ödedi. IŞİD militanları İstanbul’da piknik yapıp cihat çağrısı yapıyorlar. Türkiye IŞİD’inin yapılanmasında Ebu Hanzala diye biri var. Video ile Türkiye’yi düşman ilan etti. Evleri basıldı, evlerinde IŞİD bayrakları, bomba, intihar yelekleri çıktı; tamamı serbest bırakıldı. 15 Ekim 2015 Ankara Garı’nda 103 gencimiz hayatını kaybetti. Telefonları 2012’de dinleniyor. Kimse bunlara dokunmadı. Hiçbir önlem de almadılar” ifadesini kullandı. 

YÜKSEK YARGI PAKETİ TÜRKİYE’NİN FELAKETİ

Meclis’ten geçen yüksek yargı düzenelemesiyle ilgili eleştirilerini sertleştiren CHP lideri Kılıçdaroğlu, “Yargının siyasallaşması en bütük tehlikedir. Siyaset kurumunun emrini yerine getiren kurum haline gelir yargı. İktidarın sopası haline gelir” dedi. 

Siyasetin emrine giren bir yargının adalet dağıtmayacağını belirten Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: “Yargıç sıradan insanlar gibi değildir. Topluma güven vermelidir. Parlamentoya bir yasa getirdiler. Yargıtay ve Danıştay üyeleri görevden alınacak. Bir alt hukuk normuyla bir üst hukuk normunu değiştiriyorsunuz veya işlemez hale getiriyorsunuz. Yani bir kanunla anayasanın hükümlerini işlemez hale getiriyorsunuz. Anayasanın bazı maddelerini askıya alıyorsunuz. Neden Yargıtay ve Danıştay üyeleri görevden alınıyor da yerlerine başkaları atanıyor. Çünkü yargıyı yürütmenin emrine almak istiyorlar. Bu Türkiye için tam felaket olur. Apar topar çıkarıldı. Yasa henüz Cumhurbaşkanı’na gitmiş değil. Bu acele nedendi? Gelen bilgiler iç açıcı değil. Saray’dan hakimleri davet ediyorlar. Orada hakimlere soru soruyorlar, elde etmeye çalışıyorlar. Bir diktatör bozuntusunun tutsağı olursanız tarih sizi affetmez. Bu iş çay toplama işine benzemiyor. Bu Türkiye’nin geleceğiyle ilgili bir sorun. Bu kadar köklü tarihi bir sorumluluğu var AYM üyelerinin. Elbette ki kararlarına saygı duyacağız. Ancak kimse şunu unutmamalıdır, Türkiye’de demokrasiyi kolay kazanmadık, kolay kaybetmeyeceğiz.”