“ŞANTAJLA İLİŞKİYE ZORLANDIM”
Soruşturma kapsamında ifadesi alınan genç kız kimden hamile kaldığını bilmediğini, ilk birlikteliğinin 2016 yılında zorla gerçekleştirildiğini, daha sonra şantaj yapılarak ilişkiye zorlandığını söyledi. Birlikte olduğu isimleri verdi.
SORUŞTURMA BAŞLATILDI
Bu gelişme savcılık ikisi 18 yaşından küçük 5 şüpheli hakkında “cinsel istismar” suçundan soruşturma başlattı. Genç kızın ailesi de şüphelilerden şikayetçi oldu ve gebeliğin sonlandırılmasını talep etti. Genç kız da tedbir olarak şiddet önleme ve izleme merkezine konuldu.
GEBELİĞİN SONLANDIRILMASI TALEBİ REDDEDİLDİ
Habertürk’ten Fevzi Çakır’ın haberine göre; Sulh Ceza Hakimliği gebeliğin sonlandırılması talebini önce usulden reddetti. Gerekçede, başsavcılığın talepte bulunması gerektiği belirtildi. Aile savcılıktan talepte bulunmasını istedi. Savcılık hakimlikten gebeliğin sonlandırılmasına karar verilmesini istedi. Ancak savcılığın talebi de hakimlik tarafından reddedildi. Hakimlik, bu kez de cenin yaşam hakkına vurgu yaptı, annenin sağlık durumu olumsuz etkileyen bir durum olduğuna dair dosyada rapora yer verilmediği ifade edildi.
ÜÇÜNCÜ KEZ RET KARARI
Bu karar sonrası genç kız psikolojisinin bozuk olduğunu, doğum yapmak istemediğini, bir an önce kürtaj olmak istediğini belirten bir yazıyı savcılığa gönderdi. Başsavcılık bu talep üzerine yeniden karar verilmesini istedi. Ancak, hakimlik üçüncü kez talebi reddetti.
RAPOR ALINDI
Bu gelişme üzerine savcılık, Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden rapor aldı. Bu sırada hamilelik 12,5 haftalık oldu. Raporda; anne yaşının küçük olması ve annenin ruhsal açıdan travmatik süreç yaşamasından dolayı gebeliğin sonlandırılmasının hem anne hem de cenin yararına olacağı belirtildi.
RAPORA RAĞMEN DÖRDÜNCÜ KEZ RET
Başsavcılık bu rapor üzerine bir kez daha gebeliğin sonlandırılması için hakimlikten talepte bulundu. Hakimlik talebi dördüncü kez reddetti. Gerekçe olarak da bu kez raporun yeterince ayrıntılı olmadığını öne sürdü.
KARAR ÇIKMADAN DOĞUM GERÇEKLEŞTİ
Yılan hikayesine dönen yargı süreci devam ederken doğum gerçekleşti. Çocuk devlet korumasına alındı.
ANAYASA MAHKEMESİ’NE BAŞVURDU
Genç kız, gebeliğinin sonlandırılması talebinin sürüncemede bırakılması nedeniyle maddi ve manevi varlığın korunması ve geliştirilmesi hakkı ile özel hayata saygı hakkının ihlal edildiğini belirterek, Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu.
AYM “İHLAL VAR” DEDİ
Yüksek Mahkeme, genç kızın maddi ve manevi varlığın korunması ve geliştirilmesi hakkının ihlal edildiğine hükmetti. Genç kıza 100 bin TL tazminat ödenmesini kararlaştırdı. Bu rakam AYM’nin bugüne kadar verdiği en yüksek tazminat miktarı olarak kayıtlara geçti.