Birleşmiş Milletler (BM) 78. Genel Kurulu’na katılmak üzere New York’ta bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a eşlik eden Bolat, ABD’deki temaslarına ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

Bolat, her yıl eylül ayında gerçekleştirilen BM Genel Kurulu gibi zirvelerin en büyük faydasının devlet başkanları ve ilgili bakanların görüşmelerine de imkan sağlaması olduğunu belirterek, BM toplantılarının, dünyanın en büyük ekonomisine ve en fazla dış ticaret hacmine sahip ülke konumundaki ABD ile Türkiye arasında ekonomik, ticari ve yatırım ilişkilerini geliştirme açısından da önemli bir fırsat sunduğunu söyledi.

Ekonomi yönetiminin bakanları olarak kendi alanlarında muhataplarıyla görüşmeler yaptıklarını aktaran Bolat, önemli yatırım toplantılarına katıldıklarını ve ikili görüşmeler gerçekleştirdiklerini anlattı.

“Önümüzdeki dönem için hedefler ve fırsatları ortaya koyduk”

Ömer Bolat, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da katıldığı Concordia Zirvesi kapsamında ABD Ticaret Odası ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği tarafından düzenlenen toplantıda Türkiye’de doğrudan yatırımları olan büyük Amerikan şirketlerinin temsilcileriyle görüştüklerini, burada yeni yatırım planları gibi konuların ele alındığını bildirdi.

Ayrıca, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türkiye-ABD İş Konseyi (TAİK) organizasyonuyla Goldman Sachs’ın ev sahipliğinde gerçekleştirilen 13. Türkiye Yatırım Konferansı’na da katıldıklarını belirten Bolat, şunları kaydetti:

“Burada inanılmaz yüksek katılım vardı. (Toplantıda) 125’e yakın Amerikalı yatırımcı kuruluşun yöneticileri ve Türkiye’nin önde gelen şirketlerinin sahipleri ya da üst yöneticileri bulundular. İlk bölümde Ticaret Bakanlığı olarak biz Türkiye ekonomisinin genel durumu ile dış ticaretimiz, yatırımlarımız ve Türk Amerikan ilişkilerinin ekonomi, ticaret ve yatırım boyutlarını ve iyileşmeleri ele aldık. Önümüzdeki dönem için hedefler ve fırsatları ortaya koyduk. Ardından Hazine ve Maliye Bakanımız Mehmet Şimşek, Türkiye’de yeni dönemde hükümetimizin, para, maliye, döviz, faiz ve bütçe politikaları konusunda kapsamlı bir sunum gerçekleştirdi.”

“Türkiye’mize yakın gelecekte çok ciddi bir fon ve kaynak akışı sağlanacak”

Ticaret Bakanı Bolat, daha önce yaptıkları Körfez, Avrupa ve Uzak Doğu ziyaretlerini anımsatarak, “Bu kısa sürede şimdi de ABD’deyiz, Atlantik Okyanusu’nun öteki kıyısında… Türkiye’mizin ağırlığı, etkisi, saygınlığı ve algısı çok olumlu. Önünde 5 yıllık bir siyasi istikrar süreci olan Türkiye’miz ile iş, ticaret ve yatırım yapmak isteyen iş dünyası kuruluşlarında artan bir ilgi var. Burada görev yapan Türk yöneticilerle konuştuğumuzda bu algı düzeyinin sürekli yükseldiğini ve daha çok alınacak mesafe olduğunu ifade ettiler. Bu yapılan tanıtımlar ve toplantılarla Türkiye’mize yakın gelecekte çok ciddi bir fon ve kaynak akışı sağlanacak. Doğrudan yatırımlarda ciddi bir sıçrama bekliyoruz.” ifadelerini kullandı.

Bolat, dünya üretimi ve ticaretinin 2023’te yatay düzeyde durgunlukta seyrettiği bir dönemde bile Türkiye ekonomisi ve dış ticaretinin uluslararası arenada olumlu bir seyir izleyeceği bir dönemin beklendiğini ifade etti.

“OVP önemli dönüm noktası olarak kabul ediliyor”

Hükümet olarak ekonomi politikasında uzun istişareler sonucunda hazırlanan ve 3 yıllık süreci kapsayan Orta Vadeli Program’ın (OVP) büyük önem taşıdığını vurgulayan Bolat, programın bütüncül, kompakt ve kapsayıcı bir ekonomi programı olduğunu, para, maliye, döviz, faiz, dış ticaret, üretim, yatırım alanında izlenecek politikaları ve yapılacak reformları ortaya koyduğunu anlattı.

Bolat, güçlü, güvenilir ve geleceğe yönelik ışık tutan bir ekonomi programı olması açısından OVP’nin “hükümetin yol haritası” olduğunu belirterek, uluslararası piyasalar, yurt içindeki reel sektör ile mali piyasalar açısından OVP’nin önemli dönüm noktası olarak kabul edildiğini söyledi.