Taha TÜTÜNCÜ
Bursa’da uzun yıllardır üroloji alanında hizmet veren Üroloji Uzmanı Op. Dr. Yılmaz Salatan, yalnızca tedavi yöntemleri değil, hastalıkların hücresel düzeyde erken tespitine odaklanan yeni bir teknolojiyi Bursa’da uygulamaya başladığını söyledi.
Özellikle bağımlılıklar, Alzheimer, panik atak ve erken teşhis gerektiren birçok hastalıkta enerji tıbbı olarak bilinen bioresonans sisteminin gelecek vadettiğini vurgulayan Salatan, “Bu yöntem, daha hastalık ortaya çıkmadan hücresel enerjiyi ölçerek riskleri gösterebiliyor” dedi.

“HASTALIĞI ÖNCEDEN HABER VEREBİLİYOR”
Yeni tedavi yöntemini “enerji tıbbı” olarak tanımlayan Op. Dr. Yılmaz Salatan, teknolojinin geçmişine dikkat çekerek, “Kuantum fiziği temelli bir sistem. Ruslar 50 yıldır üzerinde çalışıyor. Astronotların sağlığını uzaydayken takip edebilmek için geliştirilmiş” dedi. Sistem, binlerce kişinin hücresel verisiyle karşılaştırma yapabildiğini belirten Salatan, “Hücre enerjisindeki düşüklüğü belirleyerek, henüz ortaya çıkmamış hastalıkları risk olarak gösterebiliyor. Yani hastalık geliyorum demeden önce haber verebiliyor” diye konuştu.

ALZHEİMER, PANİK ATAK VE ŞİZOFRENİYE İYİ GELİYOR
Bioresonans yalnızca teşhis değil, tedavi amacı da taşıyor. Yılmaz Salatan, düzeltilme mekanizmasına değinerek, “Enerjisi düşmüş hücrelere ters frekans enerjisi gönderiliyor. Böylece hücresel düzensizlik toparlanabiliyor. Bazı hastalıklarda yeni sinir hücresi oluşumuna bile katkı sağladığı bildiriliyor. Bu yöntem, klasik tıp tedavileriyle birlikte uygulanabiliyor” dedi. Sistemin nörolojik ve psikolojik bozukluklarda da kullanıldığını vurgulayan Op. Dr. Yılmaz Salatan, “Alzheimer, panik atak, şizofreni gibi beyni ilgilendiren hastalıklarda çok olumlu sonuçlar bildiriliyor. Sigara, alkol ve madde bağımlılığında da çok etkili. Türkiye’de bu alan oldukça hızlı gelişiyor” ifadelerini kullandı.
“ÜROLOJİDE TARAMA AMAÇLI KULLANIYORUZ”
Yılmaz Salatan, konuşmasında yeni yöntemin kendi uzmanlık alanına yansımalarını da anlatarak, “Ürolojide tarama amaçlı kullanıyoruz. Hücresel check-up ile hangi bölgede düşüklük varsa o bölgeye odaklanıyoruz. Böylece daha kısa sürede doğru teşhise ulaşabiliyoruz. Özellikle kronikleşen fakat tespit edilmesi zor olan bazı ürolojik problemler, bu sistemle daha erken fark edilebiliyor” ifadelerini kullandı.

“COVD-19 ÜROLOJİK SORUNLARI ARTTIRDI”
Pandeminin sadece akciğer hastalığı olmadığını hatırlatan Salatan, Covid-19’un damar hastalığı olduğunu da vurguladı. Op. Dr. Yılmaz Salatan, “Damar yapısını bozan bu hastalık, erektil disfonksiyon gibi damar kaynaklı ürolojik sorunları artırdı. Böbrek kanlanması da etkilenebiliyor. Bazı hastalarda kan akışını düzenleyen tedavilere ihtiyaç duyulabiliyor. Ya da ufak bir sorun yaşıyorsak, bunun detaylı araştırılması için bir klinik uzmanına başvurmak gerekiyor. Erken teşhis, neredeyse bütün hastalıklarda hayat kurtarıcı” dedi.
“1,5 LİTRE İDRAR ÇIKARACAK KADAR SIVI ALINMALI”
Vatandaşların sağlığını nasıl koruyabileceklerini ifade eden Salatan, “Önce böbrek sağlığına da dikkat etmemiz gerekiyor. Bol su için diyoruz ama bunun ölçüsü var. Günde 1,5 litre idrar çıkartacak kadar su almalısınız. Çay, kola, kahve bu hesaba dahil değildir. Sadece su şeklinde. olması gerekiyor. Çünkü böbrekler yorulmadan en kolay suyu süzebiliyorlar. Ortamın ısısına göre değişen miktarlarda sıvı almanız gerekiyor. Sıcakta yaşıyorsanız daha fazla almanız gerekiyor” diye konuştu. Op.Dr. Salatan, soğuk havalarda üşütmenin de ürolojik enfeksiyonlara davetiye çıkardığını söyledi.
“PROSTAT KANSERİNDE ERKEN TANI ÖNEMLİ”
Prostat kanseri için genetik faktörün önemine değinen Op. Dr. Yılmaz Salatan, erken kontroller konusuna vurgu yaparak, “Baba veya amcada prostat kanseri varsa, 40 yaşından itibaren her yıl kontrol öneriyoruz. Genetik yoksa 50 yaşından sonra yılda bir kez yeterli. Erken yakaladığımız prostat kanserinde öyle tedaviler yapıyoruz ki, sanki böyle kanser vücudunuza hiç uğramamış gibi bir hale getirebiliyoruz. Dolayısıyla rutin kontrolüne gelmelerini öneririm” dedi.
“SÜNNETİ BİZİM YAPMAMIZ EN DOĞRU OLANDIR”
Toplumda en çok tartışılan konulardan biri olan sünnetin kim tarafından yapılması gerektiğini soranlara net yanıt veren Salatan, “Anatomi bilgisi olmayan insanların basit bir olaymış gibi algılayıp sünnet yapması doğru değil. Bir problem olduğunda çözüm için nereye gidiliyor? Üroloji uzmanına. Madem sorun bize geliyor, baştan da bizim yapmamız en doğru olandır” dedi. Sünnetin basit bir işlem gibi görülmesinin hatalı olduğunu söyleyen Op. Dr. Yılmaz Salatan, yanlış uygulamaların ömür boyu cinsel sorunlara yol açabileceğini belirterek, “Basit bir deri kesimi değildir. Doğru yapılmazsa ileride erken boşalma gibi ciddi sorunlar çıkarabilir” ifadelerini kullandı.

Flipboard