Son günlerde… Gündemin ana konusu değişim oldu. Kentlerden toplumsal beklentilere her alanda değişimi konuşuyoruz. Böylesine geniş kapsamlı değişimden doğal olarak siyaset de etkileniyor.
İşte…
Siyasetin değişimini, deneyimli siyasetçi Faruk Çelik’le konuştuk.
İl yönetim kurulu üyesi, il başkan yardımcısı, il başkanı, milletvekili olarak Bursa siyasetinin merkezinde yer alan; Grup Başkanvekili olan, iki kez Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yapan, Devlet Bakanı ve en son da Gıda Tarım Hayvancılık Bakanı olarak hükümetlerde yer alan Faruk Çelik siyasetteki konsept değişimini yorumlarken öncelikle şuna dikkat çekti:
“1950 öncesi ve sonrasında farklı, 1980 sonrasında farklı siyaset anlayışı vardı. 2002’den bu yana da AK Parti ile birlikte daha da farklı bir siyaset anlayışı gelişti.”
Bu noktada…
“16 Nisan referandumu sonrası da yeni bir siyaset konsepti oluştu” deyip şunun altını çizdi:
“80’li yıllarda rahmetli Özal’ın işbaşına gelmesiyle siyasette başlayan değişim 2002’den itibaren AK Parti ile daha ileri boyuta ulaştı.”
Yeni siyaset anlayışını da şöyle tanımladı:
“Siyasette bazı güç merkezleri vardı. AK Parti ile birlikte bunlar gücünü kaybetti. Siyasetin güç merkezi artık daha geniş kitleler. Yani, toplumun temsil edildiği daha geniş kitlelere yayıldığını söyleyebiliriz.”
Ardından…
“Hem sivil toplum örgütleri, hem halk öne çıktı” dedi ve devam etti:
“Belli kesimin tekelinde olan ve belli lobilerde, dar kapsamlı alanlarda yön verilen siyasal güç daha geniş tabana yayıldı. Güç merkezi millet oldu.”
Bu noktada…
Adnan Menderes’in DP ve Süleyman Demirel’in AP dönemleriyle 2002’de başlayan AK Parti dönemini ilişkilendirip şunu söyledi:
“Milletle bütünleşme sürecini AK Parti sağladı. Sorunların çözümü yolunda yoğun mesai harcandı. Bireysel sorunların çözümüne duyarlı olundu. Sorunları torunlara bırakmama anlayışı gelişti.”
Şuna özel vurgu yaptı:
“Ömrünü ülkesi için feda edebilecek anlayış geldi. Yalnız 15 Temmuz’da değil, diğer alanlarda da bunu görmek mümkün. Ülke için feda edilebilecek en kıymetli değerimiz canımızı da feda ederiz anlayışı siyasete hakim oldu.”
“Siyasetin tapusu kişilerde değil. millette”
Deneyimli siyasetçi Faruk Çelik, siyaset konseptindeki değişikliği yorumlarken şu tespiti yaptı:
“Eskiden siyasetin tapusunun kişilerde olduğu kabul edilirdi. AK Parti ile birlikte değişen siyaset konseptinde partini tapusu da millete geçti.”
Ardından…
“Yeni durum şu: Millet varsa, milletin desteği varsa ben de varım, parti de var” dedi ve ekledi:
“Artık millete dayalı siyaset anlayışı var. Tapusunu millete verdiğimiz ve milletin görevlendirdiği siyaset anlayışı oluştu.”
“Çoğunlukçu anlayıştan çoğulcu anlayışa geçildi”
Siyaset konseptindeki değişimin önemli noktalarına vurgun yapan deneyimli siyasetçi Faruk Çelik şu noktanın üzerinde önemle durdu:
“Tepeden inme çoğunlukçu anlayıştan daha yaygın çoğulcu anlayışın hakim olduğu sürece geçildi.”
O değişimi de şöyle yorumladı:
“Siyaset konseptindeki bu değişimi bir taban hareketi, halk hareketi, ya da millete dayalı siyaset olarak tanımlayabiliriz. Türkiye işte bu sürece girdi.”
Çelik: Alışılmış düzen bozulunca huzursuzluk çıkardılar!
Siyasetteki konsept değişikliğini yorumlayan deneyimli siyasetçi Faruk Çelik, önemli bir noktaya daha dikkat çekti:
“Siyasette köklü değişiklik yaparsanız, alışılagelmiş karar mekanizmaları yerine karar sürecini millete dayandırırsanız, yönetim anlayışını daha geniş kitleler üzerine kurarsanız, alışılmış düzenle de sorun yaşarsınız.”
Sözlerini şöyle açtı:
“AK Parti’nin yürüyüşünde önüne çıkan sorunların temelinde yatan işte bu siyasetteki format değişikliğiyle halkı öteleyen anlayışın karşısında durması, halkı özne olarak merkeze oturtmasıdır.”
Gördüğü şu:
“Halk karar mekanizmasının merkezine oturunca alışılagelmiş düzen bozuldu. Onlar da toplumsal huzursuzluk çıkarma, istikrarsızlaştırma konusunda, Türkiye’yi bölüp parçalama hesapları içine girdiler.”
Yani…
“Yani, herkes kendi iktidarını koruma noktasında büyük bir savaş yaşadı.”
Sonra da…
“Türkiye üzerine son 5-6 yıldır çorap örülüyor” deyip şunları söyledi:
“Siyasetin merkezine halk oturunca geçmişte karar alma alışkanlığı olanlar işlevsiz duruma geldi. Bu da iktidar mücadelesini gündeme getirdi.”
Şunu da ekledi:
“İşte Türkiye bugün bunu yaşıyor ve AK Parti öncülüğünde iktidar mücadelesini sürdürüyor.”
Kafede Faruk Çelik’le fotoğraf çektirme yarışı
Geçen hafta cumartesi akşamı İstanbul’da İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun oğlunun düğünü vardı. Düğüne katılan Faruk Çelik salondan ayrılırken, Çevre ve Şehircilik eski Bakanı Erdoğan Bayraktar’la karşılaştı.
Sonra da…
Bayraktar’ın davetiyle kahve için Üsküdar’daki büyük bir kafeye gittiler. Fakat adım attıkları andan itibaren büyük bir ilgiyle karşılaştılar.
Yaklaşık 2 bin kişi kapasiteli kafedekilerin Çelik ve Bayraktar’la fotoğraf çektirme yarışı 1.5 saate yakın sürdü.
29 Ekim’deki konser alanı krizi çözüldü
Gelişmeyi 19 Ekim Perşembe günü duyurduk… Nilüfer Belediyesi 11 yıldır her 29 Ekim’de Fatih Sultan Mehmet Bulvarı’nda Cumhuriyet Yürüyüşü yapıp hastane alanı bilinen yerde konser düzenliyor.
Geçen hafta Valilik’e başvuran Nilüfer Belediyesi, konser alanının ağustos ayındaki başvuru üzerine Büyükşehir Belediyesi’ne tahsis edildiğini öğrenince şok oldu.
İşte…
Bu konser alanı krizi, Büyükşehir’in 29 Ekim’deki İrem Derici konserini Atatürk Stadyumu Meydanı’na almasıyla çözüldü.