Referandumun oy verme şekli olarak nasıl tercih gerektiği ortada. Yapılmak istenen anayasa değişikliği için seçmen ya evet deyip destek verecek, ya hayır deyip karşı çıkacak.
Normalde…
Bu kararı verme sürecinde siyasi parti kimliğinin etkili olmaması gerekiyor. Çünkü sandıkta parti değil, yapılmak istenen değişiklik için tercih kullanılıyor.
Ne var ki…
16 Nisan’a 23 gün kala, sokaklarda referandum değil de seçim havası esmeye başladı.
Gerçi…
Havanın ısınmasında, geçenlerde işaret ettiğimiz gibi milletvekillerinin gelip sahaya çıkmalarının önemli katkısı var, ama liderlerin meydanlardaki ve salonlardaki söylemleriyle 16 Nisan’daki referandum sandığı siyasi tercihe dönüşmüş durumda.
Bir de şu var…
Ortaya çıkan evet ve hayır cephelerine katılan başka partiler de olmasına karşın, cephelerin liderliğini üstlenen AK Parti ve CHP arasında müthiş bir siyasi rekabet oluştu.
Yani…
Sanki referandum AK Parti ile CHP arasındaki tercihe dönüştü. Bunda, MHP’nin tavanı ile tabanı arasındaki farklılık da etkili oluyor. CHP’yi hiç bu kadar sakin görmediğimizi de buna eklemekte yarar var.
Sandığa 23 gün kala siyasetçiler tüm kozlarıyla sahada ve sokaklarda. Üstelik, siyasetçi yalnızca sokakta karşımıza çıkmıyor, televizyonlardan da sürekli görüşmeler sağlanıyor.
Burada da…
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Binali Yıldırım’ın gün boyu yaptıkları konuşmaların dönüşümlü olarak ekrana yansıması dikkat çekici.
Aynı şekilde…
Süresi Cumhurbaşkanı ve Başbakan kadar olmasa da, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun konuşmaları da ekranlardan seçmenlere ulaşıyor.
Aslında…
Bunun da bir ilk olduğunu vurgulamakta yarar var.
Kısacası…
Son viraja girilirken, siyasi parti rekabetinin meydana taşındığı referandum kampanyasında son 20 gün için özel planlama ve stratejiler bakalım ne kadar etkili olacak.
Gültekin Uysal 1 Nisan’da BUTTİM’de
Aslında… Demokrat Parti farklı bir plan hazırlamıştı. Buna göre, DP Genel Başkanı Gültekin Uysal 1 Nisan’da geleceği açıklanan CHP’nin eski Genel Başkanı Deniz Baykal’la birlikte Gökdere’de meydan mitingi yapacaktı.
Buna Baykal sıcak bakmadığı gibi, OHAL nedeniyle TBMM’de grubu bulunanlar dışındaki partilere meydan sınırlandığı için de gerçekleşmedi.
Bunun üzerine…
DP Genel Başkanı Gültekin Uysal 1 Nisan Cumartesi günü saat 13.30’da BUTTİM Konferans Salonu’nda “neden hayır” dediklerini anlatacak.
Demografik yapının 5. ilçesi Oltulular federasyon kurdu
Bursa’nın demografik yapısında, iller bazında ilk sırayı Erzurumlular alıyor. İlçeler bazındaki sıralamadaysa ilk sırada Samsun’un Bafra ilçesinden gelenler karşımıza çıkıyor. Artvin’in ilçelerinden Yusufeli ikinci, Şavşat üçüncü sırada yer alıyor. Ağrı’nın Posof ilçesinden gelenler dördüncü sırada bulunuyor.
İlçeler bazındaki listenin beşinci sırasında, Erzurum’un Oltu ilçesinden gelenleri görüyoruz.
Bursa’daki örgütlü hemşeri gruplarından biri olan Oltulular, zaten kurdukları dernekteki değişen yönetim anlayışıyla dikkat çekiyorlardı. Şimdi buna Erzurum Oltu Dernekleri Federasyonu eklendi.
Bursa, İzmit, İstanbul illerindeki 13 derneğin bir araya gelerek oluşturdukları federasyonun merkezi Tuzla oldu. Murat Güzel’in başkanlığını üstlendiği Erzurum Oltu Dernekleri Federasyonu’nda, Bursa derneğinden Ömer Aydın başkan yardımcısı olurken, Abdullah Akay da yönetim kurulunda yer aldı.
Bursa’daki Oltulular Derneği’nin sözcülüğünüyse, Erzurum camiasının sevilen ve etkili isimlerinden Şehreküstü Camii İmamı Lütfi Taşçı yürütüyor.
Bu arada…
Henüz 1 aylık geçmişi olan Oltulular Federasyonu yarın akşam Kocaeli’nin Darıca ilçesindeki spor salonunda saat 19.00’da Erzurum’un kurtuluşunu kutlayacak.
Meğer Lütfi Hoca’nın şairliği varmış!
Lütfi Taşçı’yı uzun zamandır tanırız. Önce, yıllarca imam olarak görev yaptığı Tuna Camii’ni Bursa’nın en popüler camilerinden biri yaptı, şimdi Şehreküstü Camii’nde değişik projelerle cemaatini büyütüyor.
İyi hafızdır, Kur’an-ı Kerim’i değişik usullerde okur. Kent Konseyi Başkan Yardımcısı olarak sosyal yaşamın içinde yer alır.
Bütün bunlara, şairlik eklediğini de, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın şiir yazma yarışmasında Türkiye Üçüncüsü olunca öğrendik.
Emekli olduktan sonra kadın yüzlerini vitraya yansıtıyor
Ahmet Haşim Paker’i geçen dönem üstlendiği CHP Osmangazi İlçe Başkan Yardımcılığı görevinden tanıyoruz, ama Defterdarlık’ta memur olan eşi Deniz Paker’in emeklilik sonrası kendini vitraya adadığını bilmiyorduk.
1.5 yıl önce evde oturmaktansa sanatsal çalışmalara yönelmeye karar verip Busmek kurslarına katılmış. Yönelişini anlatırken, “Sanatı seviyorum, ya ressam ya da vitray sanatçısı olmak istedim, vitray oldu” değerlendirmesini yaptı.
Paker, cama hayat veren ve milim milim işlenen renkleri anlatırken çalışma alanı olarak kadın yüzlerini seçtiğini söyledi. Bugüne kadar Anadolu’dan ve dünyadan kadın figürlerini vitraya taşımış.
Hatta…
42 parça eserden oluşan sergisinin bugün son günü. Kent Meydanı AVM ikinci garaj katındaki Sanat Galerisi’nde 8 Mart’ta açılan sergideki tabloların büyük bölümü alıcı bulmuş.
Deniz Paker yarından itibaren de yeni sergilere hazırlanmaya başlayacak.