Aslında… İstanbul’dan başlayıp Bursa’dan geçerek İzmir’e gidecek ve Türkiye’nin en gelişmiş iki bölgesini birbirine bağlayacak otoyolun Bursa-Balıkesir etabı sorunlu başladı, sorunlu gidiyor.

İlk sorun güzergâhta yaşandı.

Karayolları Genel Müdürlüğü 90’lı yıllarda güzergâh planlaması yaparken yolu Uluabat Gölü’nün güneyinden geçirmeyi planlamıştı. Ancak Uluabat’ın su toplama havzasını oluşturan RAMSAR sınırları genişleyince güzergâhın değiştirilmesi gerekti.

Sonra…

Otoyolun geçtiği her yerde araziler kamulaştırma yoluyla elde edilirken, Karacabey’in verimli arazileri toplulaştırma ile bedava alınmak istendi.

Ancak…

Karacabeyliler Derneği öncülüğünde çiftçiler hukuk mücadelesini kazanarak topraklarını bedava kaptırmaktan kurtuldular.

Tam inşaat başlamıştı ki, bu kez de, Bursa’daki başlangıç noktası değişti.

Daha önce…

Bursa Çevre Yolu’nun İzmir Yolu üstünden geçerek Başköy şantiyesinde sonlanan ucundan otoyolun devamı planlanmıştı. Fakat güzergâh değişiklikleri nedeniyle Çevre Yolu’nun İzmir Yolu çıkışından önce yeni kavşak yapılarak otoyolun büyük bir viyadükle Karacabey’e dönmesi kararlaştırıldı.

Bunlar…

Yapımlı ilgili sorunlar, planlama hatasınaysa Karayolları 14. Bölge eski Bölge Müdürü Turgay Mesci bu sütunlardan dikkat çekti:

“Bursa-Karacabey arasında Tekstil OSB, Deri OSB, KOTİYAK var, TEKNOSAB da planlandı. Ama Bursa-Karacabey arasında otoyoldan OSB bölgesine bağlantı yolu yok.”

Tam “vay canına” diyecektik ki Mustafakemalpaşa Belediye Başkanı Sadi Kurtulan aradı. O da aynı konuda dertli:

“Mustafakemalpaşa büyük bir ilçe. Sürekli büyüyen dev bir sanayi bölgesi var. Ayrıca bölgemizde Mermer OSB var. Ama otoyolla bağlantımız yok.”

Söylediği şu:

“Mustafakemalpaşa’da yaşayanlar ve 2 büyük OSB otoyola ulaşabilmek için Karacabey ya da Susurluk’a gitmek zorundalar.”

Sorduğu şu:

“Büyük bir ilçe ve sanayi bölgelerinin yanlarından geçen otoyolla bağlantılarının olmamasında tuhaflık yok mu?”

Gerçekten de…

Bursa-Karacabey arasındaki 4 büyük OSB’yi görmeyen, Mustafakemalpaşa ve 2 büyük sanayi bölgesini unutan otoyol girilen, ama çıkılamayan garip bir yol gibi duruyor.

Onun için de…

Bu erken uyarıların dikkate alınıp proje düzeltmelerinin yapılmasını bekliyoruz.

 

Otoyolun hedefi: Yılsonunda Karacabey

 

Gerçi… Bursa-Karacabey devlet karayolunun 2.5 kilometreyle 7.5 kilometre arasındaki bir mesafede kuzeyinden ilerlediği için otoyol çalışmaları pek fazla hissedilmiyor.

Ancak…

İç kesimlerde yol yapımı yoğun bir şekilde sürüyor.

Üstelik…

Bursa-Karacabey arasındaki bölümün yılsonuna kadar tamamlanarak açılması planlanıyor. Otoyolun İzmir ucundaysa Sabuncubeli Tüneli’ne kadar gelindi. O bölümde de Manisa’ya ulaşılması hedefleniyor.

 

İhracat durdu, depolar doldu, Deveci armudu dalında kaldı

 

Sıkıntılar… Rusya’nın pazarı kapatmasıyla başladı. Tam umutların yeşereceği süreçte bu kez dolu ve sel baskınları yaşandı. Bunlara Avrupa ülkelerine ihracatın da durması eklenince Bursa çiftçisinin yüzü gülmedi gitti.

Hafta içinde…

Gürsu Ziraat Odası Başkanı Kamil Dönmez ve Osmangazi Ziraat Odası Meclis Başkanı Hakan Ekim’le sohbet ederken, çiftçinin görünmeyen sıkıntıları da ortaya çıktı.

Gerçi…

Siyah incir ihracatındaki azalmanın yol açtığı sıkıntılar biliniyor, ama Dönmez ve Ekim çok başka bir soruna dikkat çektiler.

Öncelikle de armut hasadına ait bilgi verdiler:

“Bursa’nın 2 armut çeşidi var. Biri Santa Maria, diğeri Deveci armudu. Toplamda 82 bin dekarda 180 bin ton armut yetişiyor. Bu rakam, Türkiye amut üretiminin yüzde 40’ı.”

Şunu vurguladılar:

“Önce Santa Maria armudunun hasadı yapılıyor. Depoya konan Santa Maria’lar pazara çıktığında Deveci armudu hasadı başlıyor ve boşalan depolarda yerini alan Deveci daha sonra pazara çıkıyor.”

Sıkıntı şu:

“Bu yıl armut ihracatı durunca, tüccar satamadığı için Santa Maria armutları depoda kaldı. Depolar dolu olduğu için de hasat zamanı gelen Deveci armudu toplanamıyor. Çünkü depolarda yer yok.”

Şunu da eklediler:

“Ova çiftçisi meyvede zor bir yıl geçiriyor. Şeftali dalında 80 kuruşa kadar düştüğü için çiftçi para kazanamamıştı. Şimdi de armut koymak için depo bulamıyor.”

 

Depoda 50 bin ton, bahçede 90 bin ton armut

 

Gürsu Ziraat Odası Başkanı Kamil Dönmez ile Osmangazi Ziraat Odası Meclis Başkanı Hakan Ekim armut hasadıyla ilgili çarpıcı rakamlar verdiler.

Dediler ki:

“Depolarda halen 50 bin ton civarı Santa Maria armudu bekliyor. İhracat olmadığı için tüccar ürünü çıkarmıyor. Bu nedenle de hasadı gelen 90 bin ton civarı Deveci armuduna depo bulunamıyor.”

Beklentileri şu:

“Önce pazar sorunu çözülmeli. Bunun yanında Gürsu ve Osmangazi çiftçisi için en az 10’ar bin tonluk yeni soğuk hava depoları gerekiyor.”

 

Feridun Pehlivan’ın evine 2 kez girip izleme cihazı yerleştirmişler

 

​1980 öncesi AP’de başlayan siyasi yaşamına ANAP’ta devam eden Feridun Pehlivan bir dönem Bursa siyasetine damga vuran isimler arasında yer alıyor.

ANAP’ta belediye meclis üyeliği sonrası Osmangazi İlçe Başkanlığı ce İl Başkanlığı yaptığı dönemde Bursa siyasi literatürüne Demiryolualtı siyaseti tanımını kazandırdı.

Milletvekili seçildikten sonra ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz’ın yakın çevresindeki etkili isimlerden oldu, TBMM Çevre Komisyonu Başkanı olarak Habitat’ı organize etti.

FETÖ iddianamesiyle, Pehlivan’ın İstanbul’daki evine 2 kez girilip dinleme ve görüntü alma cihazı yerleştirildiği ortaya çıktı.

İddianameye göre…

Ankara’dan İstanbul’a gelen FETÖ’cü polisler Feridun Pehlivan’ın evine girerken bozdukları kildi tamir ettirmek için çilingir de getirmişler. İçeride televizyona izleme cihazı yerleştirmişler. Yatak odasında uygun yer bulamayınca süs çiçeğinin fotoğrafını çekip Ankara’ya dönmüşler.

Sonra da…

Süs çiçeğinin aynısını yaptırıp içine görüntü cihazı yerleştirerek tekrar İstanbul’a dönmüşler ve ikinci kez eve girip çiçekleri değiştirmişler.

Anlaşılan o ki…

FETÖ’cü polisler ahlaksız tuzak kurmalarına karşın amaçlarına ulaşamamışlar, Bursa’nın sevdiği siyasetçilerden Feridun Pehlivan da büyük badire atlatmış.