Bir dönem Bursa’nın en aktif isimleri arasındaydı. Rahmetli Doğan Ersöz başkanlığındaki, Busiad’ı kurup büyüten yönetimin genel sekreteri olduğu yıllarda sosyal yaşamda da öncüydü.
Atilla Parlamış koşturmacayla geçen yoğun günlerin ardından fabrikasını evlatlarına teslim etti, ama işinden vazgeçmedi. Kent ve ülke gündemini kendi penceresinden izleyip, düşüncelerini dostlarıyla paylaşmayı da sürdürüyor.
Dün de öyle yaptı…
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in, uçak kriziyle gerilen Rusya ve Türkiye ilişkilerinin yeniden kurulmasına yaptığı katkı nedeniyle Devlet eski Bakanı Cavit Çağlar’a Dostluk Nişanı verme kararı için şunu söyledi:
“Ben yıllardır Rusya ile iş yapıyorum. Oraya malımız gidiyor. O bakımdan Rusya’daki bürokrasiyi de genel anlayışı iyi bilirim.”
Ardından…
“Hiçbir ülkeyi küçümsemek için söylemiyorum, ama bu Dostluk Ödülü Afrika ya da kimi Asya ülkelerinden gelseydi belki tartışılırdı, fakat Ruslar bu konularda çok titizdirler” dedi ve ekledi:
“Rusya’nın birine ödül verme kararı alması hiç de kolay bir iş değil. Hele Putin’in bunu bizzat yapması görülmüş şey değil. Detaylara çok önem verirler ve akla hayale gelmedik şekilde incelerler.”
Şöyle devam etti:
“Rusya ile iş yapan, Rusların düşüncesini bilen biri olarak söylüyorum, bu ödülün anlamı da, değeri de çok büyük. Hele bu ödülü sevdiğim, değer verdiğim Cavit Çağlar Bey’in alması da beni çok etkiledi.”
Haberleri izlerken etkilendiğini ifade eden Parlamış duygularını dile getirdi:
“Cavit Bey’i arayıp kutladım. Bunca sıkıntı arasında susamışlığımızı giderdi. Fakat ödülün yalnızca haberlerde kalmaması gerekiyor.”
Şunu vurguladı:
“Üstelik Putin bu ödülü durup dururken vermiyor. Rusya ve Türkiye arasındaki dostluk ilişkisinin kurulmasına aracılık ettiği için veriyor.”
Düşüncesi şu:
“Burada bizlere de görev düşüyor. Ödülün anlamını yaşatmamız gerekiyor. O nedenle, Bursa’da bir caddeye Cavit Çağlar adının verilmesini değerli belediye başkanlarımıza önereceğim.”
Gönlünden geçense şu:
“İdris El Sunusi Caddesi’nin olduğu bir kentte yaşıyoruz. Çekirge Caddesi ya da bu derecede bir caddenin adı Cavit Çağlar Caddesi olmalı.”
Şehidine pedalla gitmek için Tophane’den yola çıkıyor
Yasin Karadavut yıllarını bisiklet sporuna vermiş bir öğretmen. Yaşamı pedallarken, Yozgatlılar Derneği Genel Sekreteri olarak da görev yapıyor.
Ziyarete de…
Bursa Yozgatlılar Derneği Başkanı Ahmet Aslan ile birlikte geldi. Konu vatan ve millet olduğunda Yasin Öğretmen’in bakışı da değişiyor.
Nitekim…
Önce ülkenin kırılma noktası 15 Temmuz’u anımsattı:
“15 Temmuz Türk milleti için gerçek bir kırılma noktası. Milli irade o gün milleti bütünleştirdi. İşte bu heyecanı unutturmamak gerekiyor.”
Ardından da…
15 Temmuz’u unutturmamayı hedefleyen projesini anlattı:
“Yaşadığm şehir Bursa’da Osmanlı’nın kurucuları var. 15 Temmuz’un sembolü olan şehidimiz Ömer Halisdemir’in kabri Niğde’de. Sultanlardan şehidimize bisikletle gidiyorum.”
Projesine…
“Şehidine Pedalla” adını vermiş, yol programını da yapmış:
“1 Temmuz günü önce Emirsultan türbesinde dua edip, Tophane’de Osman Gazi ve Orhan Gazi’yi ziyaret edeceğim. Sonra da Saltanat Kapı’dan pedal çevirmeye başlayacağım.”
Programa göre…
1 Temmuz’da Saltanat Kapı’dan start aldıktan sonra Domaniç’te Hayma Ana’nın, Söğüt’te Ertuğrul Gazi’nin, Bilecik’te Şeyh Edebali’nin türbelerine uğrayacak.
Ankara’da Beştepe Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ile Gazi Meclis’i ziyaret edip Aksaray üzerinden Niğde’ye ulaşacak.
Yasin Karadavut, 15 günlük bisiklet yolculuğu ardından 15 Temmuz Cumartesi günü Niğde’de Şehit Astsubay Ömer Halisdemir’in mezarı başında olmayı hedefliyor.
Hemşerileri yalnız bırakmayacak!
Öğretmen Yasin Karadavut 1 Temmuz günü “Şehidine Pedalla” sloganıyla Bursa’dan Niğde’ye pedal çevirmeye başlarken Yozgatlı hemşerileri de onu yalnız bırakmayacak.
Bursa Yozgatlılar Derneği Başkanı Ahmet Aslan, derneğin genel sekreteri Yasin Karadavut’u o gün Saltanat Kapı’dan dernek üyeleriyle birlikte uğurlayacaklarını söyledi ve şunu ekledi:
“15 Temmuz’u milletimize unutturmamak için farklı bir proje. Fakat bu tür projelerin maddi-manevi desteğe ihtiyacı var. Çünkü kolay değil.”
CHP’ye mesaj: Eskiye rağbet olsa Bat Pazarı’na nur yağar
Uzun yıllar CHP’de İl Başkan Yardımcılığı yaptı, Sosyal Demokrasi Derneği’yle önemli panellere imza attı.
Hasan Taşkut 7 Haziran seçimi için CHP’den aday adayı olup önseçime girdi, sonra da siyaseti uzaktan izlemeyi seçti.
CHP’ye ilgisiz değil.
Öncelikle…
“56 yaşıma kadar aktif politikada olacağım, sonra yeni, genç, değişimci gençlerin öne çıkması için çalışacağım sözü vermiştim. Bu sözü tuttum” dedi ve devam etti:
“Bu parti gençlerle yol alır. Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir.”
Gözlemi şu:
“CHP son yıllarda halkta yayıldı. Eski siyaset anlayışından farklı parti içi demokratik hareketler oldu. Yetmez, artması lazım.”
Sonra da…
Referandum sonuçlarından yola çıkarak 2019’da nasıl bir cumhurbaşkanı adayı sorusuna cevap aradı:
“Yüzde 65 muhafazakar olan bir ülkedeyiz. Bize oy veren de yüzde 25-30 muhafazakar var. Oranı arttırmak için her kesimden oya ihtiyacımız var.”
Yolu gösterdi:
“Onlara güven vermeliyiz. Yenilik, değişim vaat etmeliyiz. Başka politika aramamıza gerek yok.”
Şunu da ekledi:
“Eskiye rağbet olsa Bat pazarına nur yağardı. Bu söz her şeyi anlatıyor.”