Kuşku yok ki… 2017 yurt içinde ve dünyada yaşanan, bitmek de bilmeyen gerginliklerle akıllarda kalacak, umutlar da yeni bir yıla taşınacak.
İşte…
Böyle bir yılın son günlerinde gözlerden kaçan büyük bir başarı öyküsü var.
Öykü…
Uludağ’ın zirvesinin gölgesinde kurulu olan Soğukpınar Köyü’nde doğup ilk, orta ve lise tahsilini bir dönem adı belde olsa bile köy ortamında yapan Uludağ Üniversitesi Otomotiv Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Rıza Yıldız’a ait.
Ali Rıza Hoca köyünden çıktıktan sonra Uludağ Üniversitesi Makine Mühendisliği’nde okudu, sonra da doktora yaptı.
Ardından…
Amerika’ya gitti ve 2006-2007 yıllarında University of Michigan ile Ann Arbor’da Makine Mühendisliği Bölümü ile Algoritmik Sentez Laboratuvarı’nda “otomobil parçalarının optimum tasarımı için çok komponentli topoloji optimizasyonu yönteminin geliştirilmesi” üzerine uzman araştırmacı olarak çalıştı.
Sonra…
2009-2010 yılları arasında Amerika Birleşik Devletleri Mississippi State University’nin Center for Advanced Vehicular Systems-CAVS olarak dünyada tanınan İleri Taşıt Sistemleri Merkezi’nde “çok seviyeli optimizasyon yaklaşımı ile alüminyum ve magnezyumdan imal edilen otomobil parçalarının çarpışma performansının geliştirilmesi” konularında Amerika Birleşik Devletleri’nde kısa adıyla NSF olarak bilinen National Science Foundation destekli projede çalıştı.
Doktora sonrasındaysa “optimum ürün tasarımı ve imalat alanında sürdürülebilir kalkınma için yeni nesil yüksek performanslı hibrid yapay zeka optimizasyon yöntemlerinin geliştirilmesi ve bu yöntemleri kullanarak endüstriyel problemlere çözüm getirilmesi” konularına odaklandı.
Bu çalışmalar…
Prof. Dr. Ali Rıza Yıldız’a hem bilimsel anlamda yeni yollar açtı, hem de ödüller getirdi.
Örneğin…
2015 yılında Türkiye Bilimler Akademisi Üstün Başarılı Genç Bilim Adamı Ödülü’ne ve ODTÜ Prof. Dr. Mustafa N. Parlar Araştırma Teşvik Ödülü’ne layık görüldü.
Geçen hafta da…
Beştepe Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde düzenlenen törende, Cımhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın elinden Mühendislik alanında 2017 Yılı Tübitak Ödülü’nü aldı.
Böylece…
Uludağ’ın zirvesinin gölgesindeki bir dağ köyünden başlayan bilimsel yolda büyük bir başarı öyküsünü gerçekleştirdi.
Üstelik…
Ali Rıza Hoca’nın başarı öyküsü, Türkiye’nin yerli otomobil hedefi için de çok büyük önem taşıyor.
Terzioğlu bölge bölge yollarda: SP teşkilatları kurumsallaştı
Saadet Partisi’nin en üst karar organı olan Genel İdare Kurulu’nda Bursa’dan 3 kişi var. Eski il başkanlarından Selim Sait Terzioğlu, eski il kadın kolları başkanlarından Meral Gerçek ve RecepAygün görev yapıyorlar.
Terzioğlu aynı zamanda Teşkilat Başkan Yardımcısı olarak görev üstlendi.
Bu nedenle de…
Asıl sorumluluk bölgesi İzmir, Manisa, Uşak, Denizli, Aydın, Muğla, Burdur, Isparta ve Antalya olmakla birlikte bölge bölge geziyor ve günleri yollarda geçiyor.
Geçenlerde…
Kahve içimi uğradığında Akdeniz’den geliyordu. Burdur ve Antalya’dan dönmüş GİK toplantısı için Diyarbakır’a gitmeye hazırlanıyordu.
“Neden Diyarbakır?” sorusuna şu cevabı verdi:
“Doğu ve Güneydoğu’da kardeşliği geliştirmek istiyoruz. Çünkü Kürt meselesini çatışmayla değil, kardeşlikle çözeceğimize inanıyoruz.”
Sonra…
İçinden yetiştiği Bursa’daki teşkilatları konuştuk. Şunu söyledi:
“Teşkilat çalışmalarında Bursa 7 yıldır Türkiye birincisi. Armutlu’da 8 yıldır 2 gün 2 gece süren eğitim ve teşkilat çalışması yapıyoruz.”
Şu bilgiyi verdi:
“Geçen yıl 335 daire kiralamıştı, bu yıl 365 daireye ihtiyaç olunca İhlas tesisleri yetmedi ve dışarıdan yer kiralamak zorunda kaldık.”
Şunun altını çizdi:
“İl Başkanımız Mehmet Atmaca 4 yıldır görevde ve teşkilatı benden daha ileri taşıdı.”
Gözlemi şu:
“Gurur duyuyorum. Saadet teşkilatları artık kurumsallaştı.”
SP İl Başkanlığı için yeni yer arıyor
Fevzi Çakmak Caddesi’nden sonra Saadet Partisi İl Başkanlığı uzun zamandır Osmangazi Metro İstasyonu yanında faaliyet gösteriyordu. İki binanın da terasları yaz dönemi teşkilat çalışmalarında kullanılıyordu.
Fakat…
Osmangazi Belediyesi’nin kent meydanı projesi nedeniyle bina yıkıldı. O nedenle şimdi yeni yer aranıyor.
GİK Üyesi ve Teşkilat Başkan Yardımcısı Selim Sait Terzioğlu artık kiracı olmak istemediklerini, Şehreküstü civarında kendi mülklerini almak istediklerini söyledi.
125 kişilik kadrosuyla Türkiye’nin en büyük kadın korosu dernekleşti
2005’te kurulduğunda, Nilüfer Belediyesi’nin desteğiyle hobi amaçlı müzik çalışmaları yapıyorlardı. Şef Dr. Aysel Gürel hiç müzik eğitimi almamış ve çoğunluğu ev kadınlarından oluşan koroyu müthiş bir topluluğa dönüştürdü.
Öyle ki…
Avrupa’da ayak basmadık ve konser vermedik ülke bırakmadıkları gibi, gitmedikleri kıta kalmadı.
Geçen 12 yılda Nilüfer Kadın Korosu tam 175 kişilik dev bir müzik topluluğuna dönüştü. Bu da yeni bir unvan getirdi:
Türkiye’nin en büyük kadın korosu.
İşte…
Rengarenk kıyafetleriyle, önce kendilerini eğlendikleri, izleyenlerin de unutamadıkları muhteşem konserlere imza atan Nilüfer Kadın Korosu artık dernekleşti ve Nilüfer Kadın Korosu Derneği adını aldı.
Koronun kurucusu ve başarısının mimarı olan Şef Dr. Aysel Gürel de derneğin başkanlığını üstlendi.