Güneyimizde, sınır ötesindeki terör örgütlerinin tümünün Batı’nın icadı olduğu bilinmeyen bir şey değil. Geçmişte, kiminin inşa sürecine bizi de ortak etmişlerdi, Çekiç Güç’te olduğu gibi. Yanılmıyorsak, Kuzey Irak’taki Kandil böyle başa bela yapılmıştı.
Bugün de benzer işler çevriliyor.
İşte IŞİD! Sonra IŞİD’e karşı savaş… Ve PYD/YPG’nin icadı.
Ardından, gelsin Kuzey Suriye projesi…
ABD’de Silahlı Hizmetler Komitesi Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham, Savunma Bakanı Ashton Carter’a soruyor:
“PYD/YPG’nin PKK ile bağlantılı olduğuna ilişkin haberler doğru mudur?”
Carter’ın yanıtı: “Evet.”
Ne ki, Dışişleri Bakanlığı farklı görüşte… Bakanlık Sözcüsü John Kirby iki örgüt arasındaki bağlantıyı kabul etmiyor. Onun yanıtı da şöyle:
“PKK ve YPG konusundaki pozisyonumuz değişmedi. PKK’yı terör örgütü olarak görüyoruz, YPG’yi görmüyoruz…”
Bu bir, “Ham hum şaralop” politikasıdır: Saçma sapanmış gibi görünür, kimsenin aklının ermeyeceği düşünülür, laf kalabalığından ibaretmiş sanılır ve böylece gizlenmek istenen neyse o konunun üzeri örtülür.
Savunma Bakanı öyle diyor, Dışişleri Bakanlığı böyle diyor, kafalar karışıyor. “ABD tam ne yapacağını bilemiyor”, diye düşünürsek yanılırız.
O, dünyaya şimdilik ilan edemediği Kuzey Suriye politikasını adım adım uygulamayı sürdürüyor. Eh, tabii bir miktar duraksama olabilir…
150 Amerikan askeri daha Suriye’de
Obama’nın sözünü ettiği 250 Amerikan askerinden 150’si Suriye topraklarına girdi. Esad yönetimi öfkeli tabii; size kim izin verdi, kim onayladı, diye soruyorlar.
Öyle ya, bir ülkeye, başka bir ülkenin askeri elini kolunu sallayarak girebilir mi? Bırakın askeri, siviller de giremez.
Şam’ın istihbaratına göre 150 Amerikan askerinin Rakka civarında belirlenen mevzilere intikali gerçekleştirildi.
ABD Başkanı hafta başında Almanya’da yaptığı açıklamada yerel güçlere askeri eğitim verilmesi amacıyla 250 uzman askerin daha Suriye’ye gönderileceğini bildirmişti.
Ham hum şaralop diplomasisi burada da ortaya çıkıyor.
Obama, IŞİD’e karşı savaşa mı destek olmak istiyor, Esad’ı devirmenin hesaplarını mı yapıyor? Kuşku duymamak olanaksız…
Rakka’ya önce kim girecek?
Gözler, Rusya’nın desteğindeki Suriye ordusuyla ABD ve YPG koalisyonunda.
Her iki taraf da IŞİD’in kalesi sayılan Rakka’yı geri alma yarışında son etap hazırlıkları içinde.
Daha önce Şam’dan pek ses çıkmıyordu ama ABD’nin YPG’ye de güvenerek atağa kalkması bekleniyordu.
Suriye elini çabuk mu tuttu, yoksa ABD Kürt güçlerini örgütlemekte geç mi kaldı, bilmek zor.
Rusya’nın BM Cenevre Ofisi Temsilcisi Aleksey Borodavkin, Suriye ordusunun Rakka’yı hedef aldığını bildirerek, kara harekâtına Rus jetlerinin de destek vereceğini söyledi.
Borodavkin, Rakka operasyonunun, Palmira’nın geri alınmasından sonra planlandığını belirtti.
Rus diplomatın verdiği bilgiye göre Rakka operasyonu Deyr Ez Zor’un kurtarılmasını da kapsıyor.