Rusya’nın Sputnik’inden Amerika’nın Sesi’ne tüm haber sitelerinde dün en çok tıklanan haber başlığı buydu.

Başlığa taşınan sözlerse Suriye İnsan Hakları İzleme Direktörü Rami Abdülrahman’a aitti.

Suriye ordusunun Nubul ve Zehra kasabalarını alarak Esad karşıtlarının ikmal yollarını kesmesi üzerine söylenmiş sözlerdi bunlar.

Amerika’nın Sesi’ne göre Abdülrahman’ın ifadesi tam olarak şöyleydi:

“Esad güçleri Rus desteği sayesinde üç gün içinde, üç yıl boyunca yapamadıklarını başardı.”

*

Öyle anlaşılıyor ki Suriye ordusu Nubul ve Zehra’yı geri alarak 5 yıldır devam eden iç savaşın gidişatını ilk kez kendi lehine çevirdi.

Amerika’nın Sesi’nde Jamie Dettmer imzalı yorumdan aktaralım:

“3 bin militanı olan Ceyşül Mücahidin’e bağlı Festakim Kema Ümirte’nin (Daha önce böyle bir örgütün varlığından kimin haberi vardı?) siyasi sözcüsü Zekeriya Melahefçi [Bu durumun] son 5 yıldır yaşanan en kötü durum olduğunu söyledi.”

*

Şimdi Suriye’nin kuzeyinde “belirleyici bir savaş” olasılığından söz ediliyor. Bu savaşı hangi taraf kazanırsa Suriye onun elinde kalacak.

Ve şu anda kazanmaya yakın olan taraf Şam yönetimiymiş gibi görünüyor. Suriye ordusunun elinde Rusların verdiği ağır silahlar var.

Esad karşıtları bu yönden zayıf kalıyorlar. Nedeni, aralarında terör örgütlerini barındırmaları, teröristlerle bağlarını sürdürmeleri… ABD bu nedenle ağır silah vermekte tereddüt ediyor.

Ama kuzeyde bir belirleyici savaş söz konusu olduğunda Washington ne yapar, kestirmek zor.

Kuzey savaşının kaderi tartışmasız Rusya ve ABD’nin tutumuna bağlı… Şimdilik inisiyatif Rusya’da ama ABD’nin de ne diyeceğini ve ne yapabileceğini görmek gerek.

Şu anda bilinen Washington’ın PYD/YPG’yle yoluna devam etmek istemesi.

Pentagon onları eğitiyor ve silahlandırıyor. Ağır değil ama hafif silahlar veriyor. Bunu da gizli yapmıyor.

*

IŞİD mi? Sahi IŞİD’in adı geçmez oldu. Oysa Suriye’nin doğusu onun elinde. Ama Esad güçleriyle Esad karşıtları arasındaki hesaplaşmanın bir şekilde sonuca bağlanması gerekiyor.

Cenevre görüşmeleri zaten o nedenle düzenlenmemiş miydi?

Ne var ki, mücadele masada da devam ediyor.

Şam’da bir geçiş süreci yaşanacak. Hem bu süreçte hem de daha sonra oluşturulacak yönetimde hangi tarafın ağırlığı olacak? ABD öncülüğündeki Batı artı Arap ülkeleri koalisyonu mu, yoksa Rusya artı Çin artı İran artı Lübnan Hizbullah’ı mı?

 

Kissinger’ın kalıcı diyalog önerisi

 

ABD’nin eski Dışişleri Bakanı Henry Kissinger, küresel istikrar için ABD ve Rusya’nın diyalog halinde kalmasının gerekliliğini savundu.

Hafta başında Moskova’yı ziyaret eden ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le bir görüşme yapan Kissinger her iki ülkenin ortak bir hedefi olmasının önemini vurguladı.

Amerikalı kurt politikacı katıldığı bir televizyon programında önerisini şöyle dile getirdi:

“Rusya ve ABD dünyada kontrolün dışına çıkan bölgelerin olmasını, özellikle de küresel dengeyi tehdit eden bölgelerin olmasını istemiyorlar. Bu nedenle her iki ülke kalıcı diyalog içinde olmalı.”