Rusya ile ABD’nin Suriye’de federalizme geçiş sorununu görüştüklerine ilişkin haberlere Kremlin’den yalanlama geldi.

Dışişleri Bakan Yardımcısı Mihail Bogdanov, iddiayı “saçmalık” olarak değerlendirirken “Suriye’nin devlet yapısıyla ilgili seçenekleri ülke halkı kendi arasında anlaşarak belirleyecektir” dedi.

Bogdanov ayrıca, Suriye için en iyisinin, topraklarının ve halkının bütünlüğünün korunması olduğunu söyledi.

Hem Rusya’nın hem de ABD ve Batılı müttefiklerinin, “Suriye’nin toprak bütünlüğü korunsun ama merkezin yanı sıra güçlü özerk bölgeler de oluşturulsun” düşüncesi üzerine kafa yordukları bilinmiyor değil.

Ama öyle anlaşılıyor ki, gündeme zamansız getirildi. Belki de önerinin etki ve tepkilerinin test edilmesi amaçlandı.

PYD de üzerine atlayınca film koptu: Salih Müslim öyle bir açıklama yaptı ki, federalizmden yana olduklarını tüm dünyaya ilan etmiş oldu.

Müslim, Riyad’ın devşirdiği Suriye muhalefetinin ülkede federal yapı projesine karşı olduğunu, Moskova’yla yakın ilişkilerinin de Batılıları rahatsız ettiğini bildiği halde böyle davranınca Rusya’ya çark etmekten başka seçenek kalmadı.

Suriye krizi çok bilinmeyenli bir denklem sistemine benziyor.

Birinci derecede Rusya ile ABD ve müttefikleri var. Ancak İran’ı, Irak’ı ve Türkiye’yi de unutmamak gerek. Hatta Barzani ile PKK da sayılmalı.

Barzani başlı başına bir odak… PKK eşittir PYD de denemez bu koşullar altında…

Ve ne yazık ki, Suriye kriziyle ilişkili tüm bu güçler barışı sağlayacak bir anlaşmaya, bir uzlaşmaya varamıyorlar. Çünkü hem yerel, hem bölgesel hem de küresel çıkarlar farklı…

 

Suudilerin savunması çöktü ve Yemen’den ateşkes istedi

 

Suudi Arabistan’ın sadece hazinesi değil, savunması ve dış politikası da iflas etti. Riyad, Yemen’den acil ateşkes istedi ve siyasi çözüm çağrısı yaptı.

Dışişleri Bakanı Adil el-Cubeyr, “Suudi Arabistan’ın siyasi çözümle Yemen halkının durumunun iyileştirilmesini istediğini” belirtirken Tahran’la da ilişkilerde yeni bir sayfa açmaya hazır olduklarını bildirdi.

Daha düne kadar Yemen’in Şii halkı Husilere karşı astığım astık, kestiğim kestik bir politika sergileyen Suudi Arabistan, demek ki, çok zor durumda.

Cubeyr’in açıklaması Suudilerin pes ettiğini ve beyaz bayrak salladığını gösteriyor.

Yalnız Riyad’ın çok suçu var, hem de savaş suçu… En önemlisi de sivillere karşı salkım bombası kullanması…

Silah uzmanlarına göre salkım bombası kitle imha silahı olarak kabul ediliyor. Bu nedenle yasaklı silahlar listesinde yer alıyor.

Uluslararası İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün son raporunda Suudilerin elindeki salkım bombalarının varlığı doğrulanıyor ve ABD’den satın alınmış olabileceği kaydı bulunuyor.

Bu durumda… Riyad’dan, önce hesap sorulması, savaş suçu işleyenlerin saptanması ve UCM’ye gönderilmesi gerekir.

Suudilerin ateşkes istemeleri ve siyasi çözümden yana tavır almaları, suçlarının affı anlamına gelmeyecektir.