ABD Kongresi’nde Başkan Donald Trump’ın Rusya’ya yaptırımları kaldırma yetkisinin sınırlandırılması istendi.
Bu amaçla Temsilciler Meclisi’nin Cumhuriyetçi üyeleri Adam Kinzinger, Tom Rooney ve Mike Turner “Başkan bizim partiden” demeden bir yasa tasarısı hazırladı.
Buna göre Trump, Kongre’nin onayını almadan Rusya’ya yönelik yaptırımları kısmen ya da tamamen kaldırmaya kalkamayacak.
Temsilciler Meclisi İstihbarat Komisyonu’nun kıdemli üyesi Adam Schiff, bu konuda özel bir basın toplantısı düzenledi ve böyle bir yasa tasarısına neden gerek duyulduğunu anlattı: Sorunun kaynağı, Trump’ın Ulusal Güvenlik Danışmanlığı’na atadığı Michael Flynn’ın Rusya bağlantısının açığa çıkmasıydı.
Flynn olayı gösterdi ki, Başkan Trump’ın yaptırımların kaldırılmasında sınırsız yetkisinin olması sakıncalıydı.
Başkan’ın adamı Flynn, Ruslarla hangi konuları görüşmüş, daha sonra Trump’la neyi paylaşmıştı? Adam Schiff, “Eğer bu konu titizlikle incelenecekse metinlere (telefon kayıtlarına) bakmalıyız ve Flynn’ı tanık olarak dinlemeliyiz” diyordu.
Cumhuriyetçi Parti üyelerinin girişimini kuşkusuz Demokratlar da destekliyordu. Temsilciler Meclisi’nin Demokrat Grubu Başkanı Steny Hoyer, yasa tasarısının hiç karşı oy almadan geçmesini sağlayacak bir desteğe sahip olduğuna inanıyordu.
*
Washington Post’un haberine göre FBI, Flynn’ın ifadesini 24 Ocak’ta almıştı. O ifadede Flynn, Rusya büyükelçisiyle görüşmesini kabul etmişti ama konunun yaptırımların kaldırılması olmadığını ileri sürmüştü.
Ne ki bu ifade, istihbarat örgütlerinin elindeki verilerle çelişiyordu.
O zaman, FBI’a yalan söylemenin ağır suç oluşturması nedeniyle Flynn, bir de bu yüzden yargılanabilirdi.
*
Anlaşılan, ABD’de Başkan Trump’a yönelik kıskaç operasyonu, mevcut düzenin pek dışına çıkılmadan kurallara uygun bir şekilde yapılacak. Bu konuda düğmeye basıldığı da gelişmelerden belli oluyor.
Trump’ın karşısındaki cephede kendi partisindeki ağır topların da işin içinde olmaları Başkan’ın gücünü ve şansını azaltan bir etken… Ama bu konuda Başkan’ın yapabileceği pek bir şey yok.
Devletin tüm güçlü kurumları Trump’a muhalefet edenlerin başını çekiyor çünkü…
Trump’ın 3 hafta sonu tatili 10 milyon dolar
ABD Başkanı Donald Trump hafta sonlarını Florida eyaletinde sahibi olduğu Mar-a-Lago isimli kulüpte geçiriyormuş. Başkan’a gitme, orada geçirme denilebilir mi? Nerede isterse orada geçirir. Trump bu! Kendi kulübünde tatil yapmasına kim ne diyebilir?
Ama şu var: Donald Trump’ın üç hafta sonu üst üste Mar-a-Lago’ya gidişi devlete yaklaşık 10 milyon dolara mal olmuş.
Trump ailesinin masrafları bu kadarla da kalmıyor tabii… Aile çok geniş. Washington, Dubai, New York ve Palm Beach arasında mekik dokuyan bireyler yüzünden gizli servisin harcamaları yükseldikçe yükseliyor.
Örneğin Trump’ın oğlu, Dubai’ye golf tesislerinin açılışını yapmak üzere tek başına gidemiyor, gizli servis elemanları çocuğa eşlik ediyor.
Ya da Melania ve Barron Trump’ın yaşadığı New York Trump Tower’ın korunması… Bu kulenin, sadece korunmasının günlük masrafı 500 bin dolar. Bu para da New York Belediyesi’nin bütçesinden karşılanıyor.
Tüm bu ayrıntıları da, Trump’ın savaş açtığı ABD medyası araştırıp kamuoyuna sunuyor. Bakalım, daha neler çıkacak, ne skandallar patlayacak… Kirli çamaşırları bekleyenler ne gibi sürprizlerle karşılaşacak…