Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, geçen hafta Washington’daydı.
Beyaz Saray’da Başkan Trump tarafından kabul edildi.
Görüşmede İran başta olmak üzere bölgedeki sorunlarla Suudilerin göstermelik reformları ele alındı.
Sonra sıra teröre geldiğinde Trump birden ciddileşti.
ABD Başkanı beklenmedik bir şekilde Veliaht Prens’ten teröre verdikleri desteği kesmelerini istedi.
Anlaşılan oydu ki, Trump’ın elinde bir rapor vardı. Raporda, El Kaide ve IŞİD terörünün ideolojik kaynağının Selefilik ya da Suudi Arabistan’daki adıyla Vahhabilik olduğunu yazıyordu.
Ve bu akımın yayıldığı yerlerde El Kaide, IŞİD ve benzeri terör örgütleri pıtrak gibi çoğalıyordu.
*
Donald Trump, Selman’ı kabulünde yaptığı konuşmada “Terörizmin fonlanmasının sonu geldi” diyordu.
Demek ki, Suriye, Libya, Irak, Afganistan ve Yemen’de terör, bugüne değin hep desteklenmişti.
Finansal destek verenlerin başındaysa Suudi Arabistan geliyordu.
Suudilere de Washington ve koalisyon ülkeleri yardımcı oluyordu.
İyi de ABD Başkanı, şimdi, teröre destek işini niçin kamuoyu önünde gündeme getiriyordu ki? Yeri miydi, zamanı mıydı?
*
Washington’daki yönetim Veliaht Prens Selman’ı pazarlamaya çalışırken Trump bir çuval inciri berbat etmiş olmuyor muydu?
Üstelik terörün sorumluluğu tek başına Riyad’ın üzerine de yıkılamazdı. Riyad Batılılarla ortaktı.
Bu durumda Muhammed bin Selman’ın savunmaya geçmekten başka yapacak bir şeyi yoktu.
Prens Selman, Washington Post’tan Karen De Young’ın sorularını yanıtlarken, “Soğuk Savaş döneminde ABD’nin isteği üzerine SSCB’ye karşı Vahhabiliği yaymaya başladıklarını” açıkladı.
Böylece Riyad, küresel terörizmin kaynağı olarak gösterilen Vahabiliğin desteklenmesinde ve yayılmasında Washington’ın da suç ortaklığı yaptığını açıklamış oldu.
*
Tabii aldanmamak gerek: Trump ve Selman’a bakılırsa, teröre desteğin kesildiği sanılabilir.
Ama öyle değil; devam ediyor. Yine Muhammed bin Selman’ın ağzından aktaralım. Şöyle diyor prens: “Vahhabiliği yayma faaliyetlerinin finansmanını artık hükümet değil Suudi merkezli vakıflar sağlıyor.”
*
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Selman ülkesine dönmeden önce New York’ta BM merkezini ziyaret etmiş. Orada Genel Sekreter Antonio Guterres tarafından ağırlanmış.
Bu arada BM’ye yüklü bir bağış çeki takdim etmiş. Ne olur ne olmaz, yarın öbür gün BM’de Riyad’ın teröre desteği gündeme gelirse Guterres Amcasının yardımına ihtiyaç duyabilir.
Prens, BM merkezinden çıktıktan sonra da ABD’deki Yahudi lobisinin önde gelen isimleriyle bir toplantı yapmış.
*
Demek oluyor ki, hedef: İran!