Afrika’daki, Asya’daki, Ortadoğu’daki eski sömürgeler…

Zenginlikleri çalınanlar…

Bölünüp parçalananlar…

Etnik ve mezhepsel kışkırtmalarla iç savaşlara sürüklenenler…

Artık uyandılar!

Avrupa’ya akın ediyorlar…

Iraklısı, Suriyelisi, Pakistanlısı, Bangladeşlisi, Afganı ve insan yerine konulmayan diğerleri, canları pahasına, denizden ve karadan Avrupa’ya geçip anakaraya yayılıyorlar.

Yüzyıllar boyunca sömürülmenin acısını çıkarmak istercesine…

İtalya’nın, İspanya’nın, Almanya’nın, Hollanda’nın, Fransa’nın, İngiltere’nin kapısına dayanıyorlar.

Tek bir istekleri var: İnsanca yaşamak!

Madem onlardan çaldığınız zenginlikler sayesinde Avrupa’da rahat bir yaşam sürüyorsunuz, sığınmacılara aranızda yer açmak da, bunun bedeli olsun.

 

“Denize dönün diyorlar”

 

Dünyanın yaşayan ünlü düşünürlerinden Fransız sosyolog Alain Touraine, 500 bin göçmene yardım edemeyen 500 milyonluk Avrupa’nın aşağılık bir tavır sergilediğini söyledi.

Habertürk gazetesinden Kürşad Oğuz’un sorularını yanıtlayan Touraine “Avrupa, bir birliği olan, ahlaklı, kendi kararlarını alan bir kıta mı; yoksa yarısı denize düşmüş göçmenlerin, diğer yarısına da ‘Denize dönün’ diyen bir kıta mı? İkincisiyse, bu rezil ve iğrenç bir Avrupa’dır” dedi.

 

AB, Atina’yı yalnız bıraktı

 

Binlerce Suriyelinin sığındığı Yunanistan’ın Kos Adası’nda büyük bir insani dram yaşanıyor. Sınır Tanımayan Doktorlar örgütünün Almanya sorumlusu Florian Westphal, “Bu insanlar savaş sığınmacısı. Güneşin altında, aç ve susuz, perişan durumdalar. Tuvalet ihtiyaçları bile karşılanmıyor. Böyle bir olayın Avrupa’da nasıl yaşanabileceğini anlamakta zorlanıyorum” diyor.

Westphal, AB’nin Yunanistan’ı sığınmacı sorunu konusunda yalnız bıraktığını da ifade ediyor.

 

Bozkır: Güvenli bölge anlaşması var

 

AB Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, Alman Tagesspiegel gazetesine yaptığı açıklamada Türkiye’nin, Suriye’de sığınmacıların geri dönebileceği bir güvenli bölge oluşturmak istediğini belirterek “Bunun için ABD ile yapılan bir anlaşma olduğunu” söyledi.

Evet, ABD’nin böyle bir anlaşmanın olmadığını birkaç kez yinelemesine karşın Türk Dışişleri’nin ardından AB Bakanı Bozkır da var olduğunu savundu.

Bozkır, kurulması istenen güvenli bölgede, ülkelerine geri dönecek Suriyeliler için konutlar ve okullar inşa edileceğini belirterek “Bu konuda ABD ile bir anlaşmamız var” dedi.

Olasıdır ki, Washington, Bozkır’ın açıklamalarına da olumsuz bir yanıt gönderecek.

Peki, bu durumda ne olacak?

Her iki taraf da sözlerinin arkasında durduğuna göre, satrançta kim ustaysa oyunu o kazanacak!