Rusya havadan destekledi, Suriye ordusu karadan saldırdı ve Deyrizor’daki IŞİD kuşatması dağıldı gitti. Hem de İsrail ve Amerika’nın terör örgütüne verdikleri dolaylı desteğe karşın…

Ve 3 yıl sonra Deyrizor’a yardım konvoyları girmeye başladı.

***

Bu arada İsrail ne yapıyordu? Suriye’nin askeri üssüne füze saldırısı düzenliyordu.

Şam yönetiminin ifadesiyle “IŞİD’in çökmüş olan moralini düzeltmeye” çalışıyordu.

***

Ama hep böyle oluyor. IŞİD ne zaman yenilgiye uğrasa İsrail, Suriye birliklerini ya da askeri üslerini bombalıyor.

Kimi zaman da aynı işi İsrail’in yerine Pentagon gerçekleştiriyor. Örneğin Suriye birliklerinin üzerine bomba atıyor, askerleri öldürüyor, sonra da “Kusura bakmayın yanlışlık oldu” diyor.

***

Ne var ki, bu kez ABD desteğinin niteliği çok farklı: Suriye ordusu kuşatmayı yarmadan önce, Deyrizor’daki IŞİD’in sözde komutanlarının ve ailelerinin güvenli bölgelere tahliye edilmelerini sağlıyor Washington.

Konuyla ilgili haber önce Rusya’nın Sputnik ajansı tarafından yayımlandı. Anlaşılan haberin kaynağı, Rus istihbaratıydı.

***

Pentagon’dan yarım ağız bir  yalanlama yapıldı ama pek rahatsız olmuş gibi görünmediler. Belki de istedikleri buydu.

Çünkü İsrail’in güvenliği her şeyin üzerindeydi. İsrail kendi çıkarları açısından Suriye’deki IŞİD’in varlığının korunmasını istiyordu.

Yani Suriye’de terörün devamı İsrail’in işine geliyordu. Bunu da gizlemiyordu Tel Aviv. Açık açık “IŞİD’in bize yararı var” diyordu.

***

Ancak, “IŞİD sever” politikaya “dur” denecektir bu gidişin sonunda. Nedeni de “Suriye’de savaş bitti, Beşar Esad kazandı” seslerinin Batı başkentlerinde sıkça duyulmaya başlandığı şu günlerde.

***

Ayrıca İsrail’in kendi huzuru için Suriye’de IŞİD gibi bir terör örgütünü desteklemesi normal bir devletin normal politikası olamaz. Bu, olsa olsa İsrail’de gerçeklerden kopuk bir yönetimin, hastalıklı bir devlet anlayışının varlığını gösterir.

***

Bu noktada ABD’ye düşen görev, yanına Rusya’yı da alarak, İsrail’e gerçekleri göstermek olmalıdır. IŞİD temizlenecek, Esad kalacak, İran ve Rusya da Suriye’de kalıcı olacaktır.

Buna karşılık İsrail’in güvenliği garanti edilecek, ayrıca sığınmacı sorununa çözüm getirilecektir.

***

Ne ki, İsrail, ABD’yle Rusya’ya da güvenemeyecekse yapılacak bir şey kalmıyor, ne hali varsa görsün demekten başka…