ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ve Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov yarın Katar’ın başkenti Doha’da bir araya geliyorlar.

Konu: Suriye… Suriye’de siyasi çözüm çabaları… Ve IŞİD’le mücadele… ABD Başkanı Barack Obama ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin bu konudaki işbirliğini, belli ki, çok sıkı tutuyorlar.

Kerry-Lavrov görüşmesine Suudi Arabistan’dan sürpriz bir konuk beklendiği de gelen haberler arasında.

 

Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Mikhail Bogdanov’un verdiği bilgiye göre, eylülden önce Moskova’da siyasi çözüm için bir Suriye konferansı yapılacak. Katılımcılar arasında BM Suriye Özel Temsilcisi Steffan De Mistura ile ABD’li ve Rus yetkililer de yer alacak.

 

Bu kez galiba işin sonuna yaklaşıldı. Ağustos ayı içinde Suriye’de siyasi çözüm konusunda ileri adımlar atılabilir.

Örneğin İsrail’in kulağı çekilebilir.

Tel Aviv, İran nükleer programına takılıp kalmış durumda… Oysa Suriye’deki IŞİD, El Nusra ve diğerleri İsrail’in kontrolünde… Netanyahu Esad’ı devirmenin peşinde…

 

Artık nasıl denk geldiyse, İsrail Başbakanı, Rusya lideri Putin’i telefonla arıyor, İran endişesini bildirmek için…

Putin, “İran’ı bırak IŞİD’e bak” diyor Netanyahu’ya ve bir diskur çekiyor:

“İran’la varılan anlaşma Ortadoğu’da güvenlik ve istikrara olumlu etkide bulunacaktır, bundan eminim. Şimdi asıl tehdit IŞİD terör örgütüdür. IŞİD’den gelen tehditlere karşı mücadelede tüm tarafların güçlerini birleştirmesine ihtiyaç vardır.”

Netanyahu’nun Putin’in ne demek istediğini, ne derecede anladığı ya da anlayamadığı belirsiz. Bu durum aslında İsrail’in büyük talihsizliği…

Ama İran, Suriye krizine rasyonel ve barışçıl bir politikayla yaklaşarak siyasi çözümde rol sahibi olmanın peşinde…

İran’ın dini lideri Hamaney’in Başdanışmanı Ali Ekber Velayeti’nin şu sözlerini bir yana kaydetmek gerek:

“Suriye’de bir siyasi çözüm isteniyorsa, krizin herhangi bir tarafına askeri destekte bulunanlar, bu desteği tamamen durdurmak zorunda. İran, Suriye’de siyasi çözümden yana. Ancak herkes silahını indirmeli ve savaşmaya son vermeli. İran ve Hizbullah savaşçıları da dahil olmak üzere tüm yabancı unsurlar Suriye’den çıkmalı ve geride sadece Suriye hükümeti ve halkı kalmalı. Ondan sonra tüm Suriyeliler BM arabuluculuğunda diyalog masasına oturur ve bir sonraki adıma karar verir.”

 

İsrail daha ne bekliyor ki…

Dünya, IŞİD’e karşı küresel güç birliğine giderken İsrail, terör örgütleriyle aynı cephede mi kalacak, onlarla yatıp onlarla mı kalkacak?

 

Ve yaptırımlar kalkıyor

 

Nükleer anlaşma sonrası ABD’yi beklemeden ilk adımı Avrupa Birliği attı ve iki İranlı petrol firmasını yaptırım kapsamından çıkardı.

Buna göre İran’ın Petro Pars işletme ve mühendislik şirketleri AB ülkeleri şirketleriyle ilişkiye geçebilecek.

İngiltere Hazine Bakanlığı da bir süre önce aynı şirketlere yönelik sınırlamaları kaldırmıştı.

BM Güvenlik Konseyi’nin 15 üyesi 20 Temmuz’da İran’a yaptırımların kaldırılmasının yolunu açan bir karar tasarısını oybirliğiyle kabul etmişti.