Batı medyasında kimi yazarların ileri sürdüğü gibi, “Suriye’nin iddia edilen gaz saldırısı emperyalist bir provokasyondur” demek için, buna ilişkin kanıtların ortaya çıkarılmış olması gerekir.

Oysa henüz böyle bir durum yok. Ancak öncelikle tam kapsamlı ve tarafsız bir soruşturma yapılması da şart.

Nedense ABD ve Avrupa’dan bu konuda hiç ses çıkmıyor. Tam tersine talep Suriye, İran ve Rusya’dan geliyor.

Batılılar “soruşturmaya ne gerek var” havasındalar. İyi de iddiaların sahipleri onlar.

Tabii inanmayanlar da olacaktır.  Nitekim videoların ve fotoğrafların düzmece olduğuna ilişkin iddialar ciddi boyutta. Ve giderek etkileme alanı genişliyor.

Onun için soruşturma açılmadan, tarafsız bir araştırma yapılmadan sağlıklı bir sonuca varmak olanaksız görünüyor.

Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel de, kimyasal saldırının arkasında Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın bulunduğuna inanmasına karşın uluslararası araştırma yapılmasını istiyor.

Ağır bir savaş suçuyla karşı karşıya kalındığını belirten Bakan Gabriel, “BM ve Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü’nden uzmanların en kısa zamanda giriş hakkı alarak, hiçbir engelle karşılaşmadan incelemelerde bulunması önemlidir” diyor.

Kim bilir belki de, Almanya Dışişleri Bakanı’nın belleğinde ABD’nin “Irak” senaryosu canlanıyor. Onun için, ciddi bir araştırma yapılmasını istiyor olabilir.

Çünkü Suriye’deki gelişmeler, yaklaşık 15 yıl önce Irak’ta yaşananlarla benzerlik taşıyor.

Neler olmuştu? ABD, Irak’ta kimyasal silah bulunduğunu iddia ederek Irak’ı işgal etmişti. Sözüm ona Saddam kimyasal silahları gizlemişti.

Bunun üzerine BM bir karar alarak Silah Denetçileri Komisyonu Başkanı İsveçli diplomat Hans Blix’i Irak’a müfettiş olarak gönderdi.

Irak’ın kritik görülen tüm yerleri arandı, tarandı, kazılar yapıldı ve en sonunda iddianın doğru olmadığı anlaşıldı.

Ama ABD ve müttefikleri BM’nin kararına karşın iddiasını sürdürdü ve İngiltere’yle birlikte, kimyasal silah arama bahanesiyle Irak’ı işgal etti. Sonrası malum…

Ve bugüne değin Irak’ta kimyasal silah depolarının bulunduğuna ilişkin tek bir kanıt dahi ortaya çıkarılamadı.

Şimdi Suriye de aynı kaderi mi paylaşacak?

 

Ruhani’den Esad’a “Reform” uyarısı

 

İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani sürpriz bir çıkış yaparak, “Suriye’de reform yapılmasının gerekliliğini” savundu.

Ruhani, “İran’ın Esad’ı desteklemesi dünyadaki hassasiyeti artırdı. Suriye politikanızın değiştirilmesi düşünülüyor mu?” şeklindeki bir soruyu yanıtlarken “Batı, teröristleri desteklemeye son vermelidir. Elbette Suriye devletinde reformlar yapılması da gerekmektedir” diye konuştu.

İran Cumhurbaşkanı ayrıca ABD’nin Suriye’de hükümete ait hava üssünü vurmasının yanlış olduğunu savunarak, “Böyle bir durum ilk kez gerçekleşti. Tekrarı çok tehlikeli sonuçlara yol açabilir” dedi.