Genelkurmay başkanlarının Antalya zirvesi, Menbiç’te PYD/YPG’nin Türk askerlerine saldırmasının ardından geldi.

Türkiye, ABD ve Rusya askeri liderleri, dar alanda birden fazla gücün birbirlerine değmeden IŞİD’le nasıl mücadele edebileceklerini görüştüler muhtemelen.

Tabii en tehlikeli gelişme Suriye’de IŞİD’e odaklanan güçlerin karşı karşıya gelmeleri olurdu.

Örneğin ABD’yle Türkiye, PYD/YPG nedeniyle hiç istenmeyen bir şekilde Menbiç’te karşılaşabilirdi.

Ya da Rusya’yla ABD, İran destekli Lübnan Hizbullah’ı yüzünden kapışabilirdi.

Onu da geçelim, Şam yönetimi ve Esad sorunu ABD’nin henüz sindirebildiği bir gerçeklik değildi.

Bu koşullar altında, şimdilik, ABD politikası “IŞİD’le mücadeleye odaklanma” üzerine daraltılmış görünüyor.

Antalya zirvesinin amacı da, bu bağlamda, askeri iletişimi en üst düzeyde gerçekleştirmek ve olası askeri operasyonlarda çatışma riskini sıfıra indirmek olarak görülebilir.

 

Suriye’de savaşın sonuna doğru…

 

Batılı kaynaklara göre, ABD, Suriye’de asıl şimdi harekete geçiyor.

Hedef Rakka’nın düşürülmesi.

Operasyonun piyade gücü YPG olacak.

500 savaşçıdan oluşan ABD özel kuvveti ve topçu birliği hazır durumda.

Pentagon, Türkiye’nin Fırat Kalkanı Harekâtı’nın arkasından sanki kendine geldi.

Sahada ABD-Rusya işbirliği görülmüş şey değildi.

Ne var ki o da oldu. PYD/YPG’nin kontrolü artık ikisinin elinde.

Ayrıca Suriye ordusu Menbiç’e yönelirken ABD hiç itiraz etmedi.

Belki Rusya gibi destek vermiyor ama sesini de çıkarmıyor.

Suudi Arabistan’la Katar’ınsa esamisi bile okunmuyor artık.

İngiliz İndependent gazetesinin deneyimli Ortadoğu muhabiri Patrick Cockburn,

“Suriye’de savaşın sonunun ufukta göründüğünü” ileri sürüyor.

Cockburn belki biraz iyimser ama ABD ve Rusya işbirliğinin Suriye’de savaşı bitirecek en önemli etken olduğu ortak bir düşünce…

 

Netanyahu, Putin’in desteğini arıyor

 

İsrail, Rusya’dan İran ve Hizbullah’la ilişkilerini azaltmasını isteyecekmiş. Netanyahu bu, ister mi, ister… Neymiş, İran ve Hizbullah Golan Tepeleri’nden İsrail’e cephe açacakmış.

Başbakan Binyamin Netanyahu bu konuda görüşmelerde bulunmak üzere bugün Moskova’ya gidiyormuş. Putin’e Tahran’a ve Hizbullah’a bu kadar yüz verme diyecekmiş.

Peki, Putin de Netanyahu’ya “IŞİD’e desteğini kes” derse ne olacak? İsrail istihbaratından ve ordusundan yapılan açıklamalar ortadayken, der mi der!

İsrail’in politikası, bölgedeki ülkeleri İran’la Hizbullah’a karşı birleştirmek üzerine kurulu…

Tamam da önce İsrail’in Suriye’deki terörden elini çekmesi gerekmez mi? “IŞİD’in Suriye’deki varlığı İsrail’in lehinedir” diyorsa Tel Aviv, bunun bedelini de ödeyecektir.