Kaplıkaya Deresi Vadisine bir grup arkadaşımla birlikte nisan ayının ilk pazarı spor amaçlı yürüyüş yaptık. Tabiat çok güzeldi. Kahvaltı için su kıyısında bir düzlüğe oturduğumuzda sanki mısır patlatırcasına peş peşe tabanca sesleri geldi. Bu durum kahvaltı sırasında defalarca tekrarlandı. Sorduğumda verilen cevap beni adeta dondurdu:

“ Derenin doğu sırtlarında görülen bozulmuş ormanın içindeki yapıları ve o yapıların tamamlayıcısı onlarca dönüm ekili araziyi görüyorsunuz. İşte o arazi iki üç yıl önce tamamen orman idi. Herhangi bir patika bile yoktu. Sonra şehir dışından bir kısım insanlar gelip; bir yandan onlarca yüzlerce ağacı kestiler. Bir yandan da o binaları yaptılar. Kalabalık grubun etraftan uyarılara aldırış ettiği yoktu.

Bizler mahalleli olarak orman idaresini, jandarmayı, belediyeyi ve daha nice resmi kurumları aradık. Ne gelen oldu ne de engel olan. Bizlerden o bölgeye gitmek isteyenlerin üzerine iri köpekler saldılar. Tabanca ile korkutmak için ateş ettiler. Bir komşumuzun üzerine kaya yuvarladılar. Kendisi sakat kaldı. Yerel basın olayı haber yaptı. Ekili arazideki yeşilliğin ne olduğu konusunda ise şüphelerimiz var. Özetle oradaki yerleşime makamlar engel olmadı, bizler de seyirci kaldık…”

Anlatılan bu durum beni gerçekten üzdü. Çevre köylerin bile yaklaşmadığı, ormanın yok edilmesiyle oluşturulan bu yapılaşma kimlerce meydana getirildi? Bu kişilerin kimlikleri devletçe bilinmekte midir? Bu araziyi herhangi bir devlet makamı o şahıslara tahsis etmiş olabilir mi? Orman Müdürlüğü’ nün kesilen onlarca, yüzlerce orman emvalinden hiç mi haberi olmadı? Polis teşkilatı, jandarma teşkilatı, belediye, valilik bu konuda vuku bulan olay gayrı resmi ise herhangi bir girişimde bulunmuş mudur? Bu olaylardan resmi kurumların haberi olmamışsa bir girişimde bulunacaklar mıdır?

Mehmet YAHŞİ

Trafikte ‘ cam film’ , ‘siyah cam’ ayrımı

Trafikte kontrolünde aracımda cam film olması nedeniyle 189 TL para cezası aldım. Ayrıca Tüve giderek filmlerin söküldüğüne dair rapor alınması zorunluluğu olduğu söylendi. Bu demek ki tekrar muayeneye gireceksiniz.

Vatandaş olarak anlayamadığım şunlar: Otolara cam film taktırmak yasaksa araçlar Tüve muayenesinden geçerken neden bu durum belirtilerek aksi halde aracın muayeneden geçemeyeceği aktarılmıyor. Yasak sadece sürücüler için mi, filmi camlara yapan da sorumlu değil mi. O zaman satışına izin verilmemesi gerekmiyor mu? Oto bayileri araç satarken bu uygulamayı yapıyor.

Ayrıca yine anlayamadığım siyah cam olursa ceza yok, siyah film yaparsanız ceza var. Arasındaki fark nedir? Güvenlik amaçlı taktığımız, içi görünebilen cam filmin kime ne zararı var?

Bu konuda yetkililerin kamuoyunu aydınlatmasını, bilgilendirmesini ve artık bu kabusun son bulmasını diliyorum.

Rafet HASANOĞLU

Büyükşehir’ den otobüs isteğine cevap

Olay Gazetesi 03/04/2015 tarihli Söz Sizde Köşesi’nde, “Kaldırılan otobüsü geri istiyoruz “ başlıklı yazı ilgili birimler tarafından incelenmiştir.

Bursa 3 milyona yaklaşan nüfusu ve 10891 km2 yi aşan yüzölçümü ile Türkiye’nin 4. büyük metropol ilidir. Tüm metropol illerde olduğu gibi ulaşım hizmetlerinin çok yoğun olduğu ilimizde her güzergahtan tek bir vasıta ile istenilen her mevkiye ulaşmak mümkün değildir. Bütünleşik bilet sisteminde zirve saatlerde 10 dakika sefer frekansıyla çalışan 1/T hatlı toplu taşıma araçları ile Üniversite İstasyonuna geldiğinde, Bursaray veya diğer lastik teker araçlara aktarma yaparak çok sayıda noktaya ulaşılmaktadır.

Bilgilerinize sunar, iyi çalışmalar dileriz.

Büyükşehir Belediyesi 
Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü