Balkanlar konum itibarıyla çok stratejik bir noktada.
Bu nedenle sular hiç durulmuyor.
En ağır fatura da hep Türk ve Müslümanlara çıkıyor.
Özellikle Bulgar ve Yunan çeteleri ile Sırp kasaplar ne katliamlar yaptılar.
Bugün bile tarifsiz zulümlere, baskılara ve acılara şahit oluyoruz.
Uluslararası anlaşmalara rağmen…
Türk ve Müslümanlar askerlik yaptıkları, vergi verdikleri, ürettikleri ata topraklarında ikinci sınıf insan muamelesi görüyorlar.
Göçe zorlanıyorlar.
Azınlık haklarından mahrum bırakılıyorlar.
Camilerinde ezan sesi kısılmak isteniyor.
Okulları kapatılıyor.
***
Orada yaşayan soydaşlar için anavatan Türkiye hep devrede…
Ama…
Yaşananlar Avrupa’nın göbeğinde olunca birçok ülke gözünü kapatıyor, kulağını tıkıyor.
Sonuçta sorunlar bir türlü aşılamıyor.
Kısacası bizi bizden başka anlayan yok.
Ama işin kötüsü içimizde de bazı şeyleri anlamamakta ısrar edenler var.
İşte bu noktada Balkanlar’ın gerçeklerini çok iyi bilen, oranın hamuru ile yoğrulmuş, milli davayı her şeyin üzerinde tutan insanların önemi ortaya çıkıyor.
Kanaat önderi niteliğindeki isimlerin, kilit noktalarda bulunması ya da Ankara ile sürekli ilişki halinde olması hayati öneme sahip.
***
Söz konusu gerçekten hareketle…
Bir grup Rumeli evladı elini taşın altına koydu.
Yeni oluşum ortaya çıktı.
Adı…
Rumeli Kanaat Önderleri.
Taslak logoları dikkat çekici.
İki ucu yıldızda birleşen hilal, içerisinde zeytin dalı ile uçan bir güvercin ve ‘Rumeli’ kelimesi…
Hilalin altında ise ‘Kanaat Önderleri’ yazısı…
Anlayabildiğim logodaki mesaj şu:
‘Birleştirici unsur ay yıldız ve barış içinde ata topraklarına yönelik bir sahiplenme…’
Güzel ama bana göre eksik var.
Atatürk.
Mesela hilalin gövdesinin dışa bakan kısmına çizgilerle hafif oynanarak silueti yapılabilir.
Ya da hilal ile yıldız arasındaki boşluğa gölgesi…
Rumeli Kanaat Önderleri’nin logosuna Selanikli ‘Büyük Önder’ çok yakışır kanaatimce…
Bu cennet vatanı ve Cumhuriyet’i Gazi Mustafa Kemal Atatürk armağan etmedi mi bizlere?
***
Gruptan aslında uzun zamandır haberdarım.
Batı Trakya Türkleri Dayanışma Derneği’nin (BTTDD) eski başkanlarından avukat Burhanettin Hakgüder bahsetmişti.
Yazmak için bazı şeylerin netleşmesini tercih ettim.
Burhanettin Ağabey Balkanlar konusunda oldukça tecrübeli ve bilgilidir.
Yıllar önce söylediklerinin gerçeğe dönüştüğüne çok şahit olmuşumdur.
Mesela Dedeağaç.
Onun radarındaki en kritik noktalardan biriydi.
Bugün Amerikan üssüne dönüştüğünü görüyoruz…
Yani Hakgüder bu grup için çok önemli.
Rumeli Kanaat Önderleri arasında başka kimler var diye merak ediyorsunuz sanıyorum.
Kimler yok ki…
Eski Bakanlardan Mehmet Müezzinoğlu ve Lütfullah Kayalar, Em. Kıdemli Albay Süheyl Çobanoğlu, Balkanlar’a önemli hizmetleri olan hatta geçtiğimiz günlerde bunları kitaplaştıran Bursa Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Recep Altepe, İşadamı ve eski milletvekili Önder Matlı, CHP’nin önemli ismi Bihlun Tamaylıgil, Tek Rumeli TV sahibi iş insanı Atilla Baykal, Rumeli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tamer Bodurka…
Böyle uzayıp gidiyor.
Üye sayısı sınırlı tutulacakmış.
Ancak edindiğim bilgiye göre, gruba önümüzdeki günlerde çok ağır bir ismin dahil olma ihtimali varmış.
Hatta şubat ayı toplantısı bu saygıdeğer büyüğün ev sahipliğinde yapılacakmış.
Eğer söylenenler doğruysa grubun tanınırlığı ve etkisi bir anda çok farklı boyuta ulaşır.
***
Grubun hedeflerine gelince…
Oldukça büyük.
Balkanlar’a yönelik bilimsel çalışmalar yapmak.
Bu konuda yüksek lisans ve doktora çalışmalarına destek olmak.
Rumeli camiasının her alanda gelişiminin sağlanması.
Sosyal, ekonomik ve siyasal alanda söz sahibi olmak.
Yönetim erkleri ile sürekli temasta kalmak.
Rumeli’ye bölgesel değil bir bütün olarak yaklaşmak.
Balkanlar’da birlik ve beraberliği artırmak.
Türkiye’nin ve Rumeli camiasının ulusal ve uluslararası ekonomik, sosyal ve kültürel ilişki, iletişim, temsil ve işbirliği ağlarını geliştirmek.
İleride ‘Düşünce Kuruluşu’na dönüşmek.
***
Oluşumun ortaya koyduğu hedefler, vizyon iyi…
Daha fazlasını yazmak için icraatı görmek gerekiyor.
Ancak hızlı başladıklarının altını çizelim.
Kosova Cumhuriyeti’nden Başbakan Yardımcısı ve Bakanlar düzeyinde bir heyeti ağırladılar.
Umarım öncelikleri hep ‘milli dava’dan yana olur.
Sonuçta Türkiye ve Balkanlar kazanır.
Zira ata topraklarında soydaşların sayısı hızla azalıyor.