Boris Johnson Başbakan seçildiğinde Avrupa basını, ‘Nesiller sonra İngiliz siyasetindeki en uçuk kaçık karakter ülkenin kaderini elinde tutacak’ diye yazmıştı.
Hatta Alman Der Spiegel işi biraz daha ileri götürüp, “İngiltere’de bir deli” manşeti attı kendisi için…
İngiltere AB’den ayrılık (Brexit) süreci ve ekonomik zorluklarla boğuşurken, Çin’de koronavirüs denen bir bela çıktı ortaya…
***
Wuhan’dan dünyaya yayılmaya başladığında birçok ülke ciddi önlemler alırken, İngilizler herkesi şaşırtan bir yol izlemeyi tercih etti.
‘Sürü bağışıklığı‘ denilen ve virüsün kontrollü yayılmasını öngören bir stratejiydi bu…
Başbakan Johnson, korkusuzca bir hastaneyi ziyaret ederek Covid-19 hastalarıyla fotoğraf çektirdi, hatta el sıkıştı.
Ülkede ilk ölüm gerçekleştiğinde de rahattı; halka ‘ellerinizi yıkayın’ diyordu gülümseyerek…
9 Mart’ta hamile nişanlısı Carrie Symonds ile Milletler Topluluğu Günü etkinliğinde Kraliçe 2. Elizabeth, Galler Prensi Charles ve Kraliyet ailesinin diğer üyeleriyle görüştü.
Bir süre sonra kabine toplantısına başkanlık etti ve Kraliçe ile haftalık olağan görüşmesini gerçekleştirdi.
***
Johnson’ın işin ciddiyetini anlamaya başlaması uzun sürmedi ve büyük hatanın itirafı niteliğindeki şu cümleleri kurdu:
‘Ülke en kötü halk sağlığı krizlerinden birini yaşıyor. Sizinle açık şekilde konuşmam gerekiyor. Daha birçok aile, sevdiklerini zamansız kaybedecek.’
Aradan 4 gün geçmişti ki, bu defa halktan başkalarıyla teması ve tüm gereksiz seyahatleri durdurmalarını istedi.
Ardından 330 milyar sterlinlik destek paketi geldi, bunu okul, kafe bar ve restoranların kapatılması gibi önlemler izledi.
Son olarak da sokağa çıkma yasağı…
***
İşin ciddiyeti anlaşılmış ama iş işten geçmişti.
Hızla yayılan salgın Kraliyet’e kadar uzandı.
71 yaşındaki Prens Charles’ta kononavirüs testi pozitif çıktı.
Kraliçe II. Elizabeth’in Buckingham Sarayı’nı terk ettiği iddiaları ortaya atıldı.
***
Ve beklenen son…
Boris Johnson koronavirüsün pençesine düştü.
Buna rağmen soğukkanlıydı 55’lik delikanlı!
‘Kendimi izole edeceğim, görevimin başındayım’ dedi ve evine kapandı.
Direniyordu…
***
Bir süre sonra ailelere bir mektupla ‘işlerin iyiye gitmeden önce daha da kötüleşeceğini’ mesajını iletti.
Videokonferans yöntemiyle gerçekleştirilen Bakanlar Kurulu toplantısında da gülümsüyordu.
Ancak bitkin görüntüsü gözlerden kaçmadı!
Önceki gün de hastaneye kaldırıldı.
Yine ‘iyiyim’ demeyi ihmal etmedi.
Ama o artık yoğun bakımda ve oksijen desteği alıyor.
***
İlk günlerde ‘sürü bağışıklığı‘ ile herkese bulaştırarak virüse meydan okuma yolunu seçen İngiltere bugün şokta!
Osmanlı’nın son döneminde Dahiliye Nazırlığı yapmış olan Ali Kemal’in torunu Stanley Johnson’ın oğlu Başbakan Boris Johnson yoğun bakımda.
Ülkede vaka sayısı 50 bini aştı, ölü sayısı 5 bin 500’e dayandı.
Yorum sizin…