Flipboard
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı gösterildiğinde birçok kişi adını ilk kez duymuştu.
Yıllardır Beylikdüzü Belediye Başkanlığını yapıyor olsa da…
O kadar ağır isim arasından neden Ekrem İmamoğlu’nun tercih edildiğini partililer bile anlamakta zorluk çekmişti.
AK Parti de, ilk planda onu dikkate almadı.
Karşısındaki son Başbakan Binali Yıldırım’ın rahatlıkla seçimi kazanacağını düşünüyorlardı.
***
İmamoğlu, İstanbul’un her noktasına gidiyor ve vatandaşlardan oy istiyordu.
Bir gün seçim otobüsünün önüne geçen bir genç ona seslendi.
‘Her şey çok güzel olacak.’
Bir anda İmamoğlu’nun seçim sloganı haline geldi bu söz…
Daha sonra karşı taraf, bunun bir algı çalışması olduğunu, önceden kurgulandığını ileri sürdü.
Ne olursa olsun çok tuttu.
İmamoğlu her yerde ilgi görüyordu.
Eşi Dilek İmamoğlu da hep yanındaydı.
Partisindeki birçok ismin aksine camide fotoğraf veriyor.
Hatta Kur’an-ı Kerim okuyordu.
Alnından hiç eksik olmayan terini, sık sık elindeki peçete ile siliyordu.
Fazlasıyla halktan görünüyordu.
***
Sonunda başardı.
13 bin 729 oy farkla kazandı.
Cumhur İttifakı itiraz etti.
Sandıklar yeniden kuruldu.
Bu kez 800 bin oy farkla ipi göğüsledi.
AK Parti’nin hiç ummadığı taş baş yarmıştı.
Yani…
Elinden bir şey gelmez sanılan kişi kendisinden beklenilmeyen önemli işler yapmıştı.
***
Seçmen her zaman olduğu gibi mağdurdan yana tavrını koymuştu.
Aslında bana göre o seçimin tekrarı, AK Parti için bir kırılma anıydı.
Recep Tayyip Erdoğan’a laf söyletmeyen rahmetli annem bile haksızlığa isyan etti.
Ana haberi Fox TV’de Fatih Portakal’dan dinlemek istediğini söylemeye başladı.
‘O benim anlayabileceğim gibi her şeyi çok doğru anlatıyor’ diyordu.
***
Bugüne gelecek olursak…
İYİ Parti lideri Meral Akşener’in masayı dağıtmayı göze alarak, Millet İttifakı’nın, Mansur Yavaş ile birlikte Cumhurbaşkanı Yardımcısı adayı olarak sahaya sürülmesini sağladığı Ekrem İmamoğlu, Erzurum’da bir grubun taşlı saldırısına uğradı.
Siyasetin gündemi değişti.
İmamoğlu’na bir gün sonra çıktığı Konya mitinginde ilgi büyüktü.
‘Taşlar bana değil demokrasiye atıldı’ dedi ve itidal çağrısı yaptı.
Ayrıca, bunun bir grubun işi olduğunu belirterek, Erzurum’u sahiplendi.
***
İktidar kanadından ise hiç beklemediğim açıklamalar geldi.
İnanamadım.
Çok detaya girmek istemiyorum ama genel olarak, İmamoğlu ve Millet İttifakı provokasyonla suçlandı.
***
Seçime 5 gün kala durum bu…
Son düzlükte gerginlik iyice arttı.
14 Mayıs’a kadar neler yaşanır bilinmez.
Umarım sağduyu kazanır.
Zaten…
Pazar günü sandıklara taş değil, oy atılacak.
Son sözü de bir grup saldırgan değil, millet söyleyecek.
Atatürk’ün, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin duvarında yazan sözünde dediği gibi…
‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.’
